Netflix’in 3. sezonunun olmayacağını duyurduğu Punisher dizisi, Netflix’in Marvel ile anlaşmalı olduğu birkaç diziden bir tanesiydi ve çok sevilen bir dizi olmayı başarmıştı.
2017 yapımı, Steve Lightfood’un ürettiği ve IMDB puanı 8.6 olan dizi, Frank Castle isimli eski bir askerin ailesinin öldürülmesi üzerine, Frank’in bunu yapanlardan intikam almaya başlamasını konu alır.
Klasik bir intikam hikayesi gibi gözükse de, işin arkasında dönen başka ölümler, güçlü insanların da bu işin içinde olması, ortaya çıkan başka ihanetler, olayın içine sizi biraz daha çekiyor ama asıl diziyi izleten şey, kesinlikle Frank Castle rolüdür. Jon Bernthal’ın oynadığı bu karakter onunla birleşmiş gibi, aslında ortada rol bile yok gibi, gerçek birini izliyoruz adeta.
Aslında kötü şeyler yapan bu kişinin, en başta bir sebebinin olması ve karakterinin diplerindeki sonradan ortaya çıkacak olan sıcaklık, aslında onu sevilen bir karakter yapıyor, hatta bir kahraman. Başrolün yanı sıra yan rollerde de çok güçlü isimler ve karakterler var.
Billy Russo rolünde Ben Barnes, güçlü bir kadın karakter olan Dinah Madani’yi canlandıran Amber Rose Revah, rahibimiz John rolündeki Josh Stewart, Curtis rolünde Jason Moore, Micro lakabıyla dahi Ebon Moss-Bachrach ve daha da fazlası.
Dizideki aksiyon dolu olayların sizi içine çekmesi dışında, karakterlerin hepsinin oldukça gerçekçi, kendilerine has özelliklerinin olması ve iyiyi iyi, kötüyü kötü olarak kabul etmeniz hatta kötüye bile hayranlık duymanız, bölümlerin çok çok heyecanlı geçmesi, gerçekten sezonu nasıl bitirdiğinizi anlamamanıza sebep oluyor.
Bunun yanı sıra psikolojik altyapısı olan bölümler karakterler ve olayların da olması, diziyi sadece aksiyon, dövüş içerikli olmaktan çıkarıyor ve bu, kesinlikle diziyi daha da güzelleştiriyor, sıradanlaşmaktan alıkoyuyor.
Bir şeylerin sebebini görmeniz, buna dayandırılması, izleyiciyi rahatlatıp soru işaretlerini ortadan kaldırıyor ve geriye diziyi büyük bir merak ve gerilimle izlemek kalıyor.