Aklı, iç görüsü ve zamansız insan portreleriyle günümüzde hala en çok okunanlar arasında yer alan, edebiyata yön vermiş İngiliz yazarlardan Jane Austen, yaşadığı dönemde toplum tarafından tanınmış bir yazar değildi. 16 Aralık 1775’te dünyaya gelmiş ve 27 Nisan 1817 tarihinde henüz kırk bir yaşındayken, göğüs kanseri nedeniyle hayata veda etmiş yazarın romanları, genel olarak 19. yüzyıl İngiltere’sinin kırsal kesimlerinde geçer. Austen, eserlerinde dönemin toplumsal geleneklerini, sosyal hiyerarşiyi konu alır. ‘‘Regency’’ döneminin kadına uyguladığı tüm kısıtlamalara rağmen yazarın kadın kahramanları, iradeli, bağımsız, zeki ve toplumsal dayatmalara meydan okuyan kişilerdir. Austen romanlarının kalbinde yer alan aşk, evlilik, ahlak, sosyal sınıf temaları yazarın keskin aklı, yerinde gözlemleri ve ince alaycı tavrıyla yeniden keşfedilir. Jane Austen’in kullandığı dil, zengin diyaloglar, zekice yazılmış karakterleri, dönem değişse de günümüzde güncelliğini korumaya devam eder. Zamansız yazar Jane Austen’in tamamlanmış altı romanına kronolojik sırayla bir göz atıyoruz. Keyifli okumalar!
1. Aşk ve Mantık (1811)

”Mantığının eleştirdiğini, merhametinin savunmasına izin verme.”
Jane Austen‘in yayımlanmış ilk romanı “Akıl ve Mantık” (Sense and Sensibility), yetişkinliğe adım atan iki kız kardeş olan Elinor ve Marianne Dashwood‘un hikayesini aktarır. Babalarının ölümünün ardından aile mülkünü terketmek zorunda bırakılan aile, Devonshire kırsalında yer alan bir kulübeye yerleşir. Roman, kız kardeşlerin sahip olduğu farklı mantık ve duyarlılıklar arasındaki çatışma aracılığıyla sevgi, kayıp duygusu, dünyayı, insanları ve kendilerini anlama üzerine deneyimlerini anlatır. 1795 yılında Steventon‘da yaşadığı zamanlar romanı ilk başta Elinor & Marianne ismiyle taslaklayan Jane Austen kimi kaynakların aktardığına göre metni mektuplardan oluşan bir roman olarak yazmıştı. Ancak buna dair günümüze kalan bir kanıt bulunmuyor. Yazar 1797 ve 1809 yıllarında romanı tekrar gözden geçirmiş ve 1811 yılında da son haliyle anonim olarak yayımlatmıştır.
2. Gurur ve Önyargı (1813)

”Düşüncelerinden taş çatlasa dönmeyenlerin ilk başta doğru düşünmeleri özellikle önemlidir.”
Tamamlamış olduğu romanların ikincisi ve en ünlüsü olan “Gurur ve Önyargı” (Pride and Prejudice) tüm dünyayı kasıp kavurdu. Pek çok yazar tarafından modifiye edilerek tekrar tekrar kaleme alındı, siyah perdeye farklı farklı uyarlamaları yansıdı. Güney İngiltere‘nin sosyetesini ele alan roman evililik amacıyla yapılan kurların, toplumsal itibarın, toplumun kadınlardan beklentilerinin neden olduğu modern anksiyeteyi aktarır. Zamanın hukuk sistemi nedeniyle aile mülkünü miras alma hakkı olmayan beş bekar kızı olan Bennet ailesi romanın merkezinde yer alır. Romanın kadın kahramanı Elizabeth Bennet evliliğin güç ve statünün aksine karşılıklı sevgi ve saygı için yapılması gerektiğini savunur. Jane Austen romanda aynı zamanda Bay Collins, Bayan Bennet, Lydia, Leydi Catherine de Bourgh gibi karakterler üzerinden üstü kapalı şekilde kurumsal ve toplumsal eleştirilerde bulunur. Taslak halinden adı “First Impressions” olan roman geçirdiği revizyonlar sonrası “Pride and Prejudice” adını alır ve 1813 yılında yayımlanır.
3. Mansfield Park (1814)

”Ama gerçekten de insanlar doğanın yüceliğini daha derinden duyabilseler, onun güzelliğine dalarak kendilerini unutabilseler, kötülük de azalırdı.’‘
Yazarın yayımlanmış üçüncü romanı “Mansfield Park”, on yaşındayken zengin teyzesinin ve eniştesinin yanına, onlarla birlikte Mansfield Park’ta yaşaması için gönderilen Fanny Price‘ı konu alır. Fanny, şımartılmış kuzenleri, umursamaz Leydi Bertram ve her işe burnunu sokan Bayan Norris‘in emri altında aileye hizmet ederek büyür. Fanny, tüm bu olanlar arasında sevgi eksikliği, yalnızlık ve rekabet duygularıyla mücadele eder. Jane Austen romanda evlilik, din, sınıf farkı, sömürgecilik faaliyetleri, kölelik sistemi gibi temalar üzerinde durur. Romanı 1811 ve 1813 yılları arasında Chawton‘daki evinde kaleme alan yazar, 1814 yılında da tamamlanmış haliyle yayımlatır.
4. Emma (1815)

”Karşımıza çıkan mutluluk anlarını hemen yakalamak gerek! Uzun uzun hazırlanıp beklemek her şeyi bozuyor çok zaman.”
Tamamlanmış romanların dördüncüsü olan “Emma”, yazarın yaşadığı sırada yayımlanan son romanıdır. Kurgusal Highbury Kasabası‘nda geçen öykü, kendini çöpçatanlık yaparak ve arkadaşlarıyla komşularının hayatlarına burnunu sokarak eğlendiren ”hoş, zeki ve zengin” Emma Woodhouse‘u konu alır. Emma, Jane Austen’in kadın kahramanları içinde para için evlenmeye ihtiyaç duymayan tek karakterdir. Buna rağmen romanda kadınların fırsat eksikliği, var olmak için başkalarına bağımlı olmak zorunda kalışları, evlilik, toplumsal sınıf gibi konular yer almaktadır. Aynı zamanda sağlık, maskülenite, iyi ebeveynlik temaları da işlenmektedir. Roman, Jane Austen’in “Mansfield Park”ı yayımlattığı süreçte kaleme alınmış, 1815 yılında da yayımlanmıştır.
5. Northanger Manastırı (1817)

“Yanlış olduğunu düşündüğüm bir şeyi yapmaya ikna edilemiyorsam kandırılmam da mümkün değil.”
Yazarın ölümünden sonra (posthumous) yayımlanan iki romandan ilki olan “Northanger Manastırı” (Northanger Abbey), 1817 yılının Aralık ayında Austen’in ölümünden altı ay sonra baskıya girdi. Roman, ülkenin kırsal kesiminde çalışan bir din adamının on çocuğundan biri olan on yedi yaşındaki kızı Catherine Morland‘ı ve onun ”roman kahramanına” dönüşme hikayesini anlatır. Keyifli vakit geçirme amacıyla komşuları Bay ve Bayan Allen tarafından Bath gezisine davet edilen Catherine, aşk, arkadaşlık, toplumsal hırslar, dönemin modası gibi konular üzerine maceraya atılır. Sıkı bir gotik roman okuru olan Catherine, okuduklarından da çok etkilenir. Hayatı, kendini adeta bir gotik roman karakteri gibi hayal ederek, başına gelenleri romantize ederek yaşar. Zaman zaman hayal gücü tarafından hayal kırıklığına uğratılan Catherine zamanla, yetişkinliğe adım attıkça, gerçekle kurguyu ayırmayı öğrenir. Evlilik, toplumsal sınıf ve sınıfsal hırslar, okurluk gibi temaları ele alan roman aynı zamanda 1790‘larda popülerliğinin zirvesini yaşayan gotik romanları da hicveder.
6. İkna (1817)

“Evet. Biz kesinlikle sizin bizi unuttuğunuz kadar çabuk unutmuyoruz. Bu belki de bir erdem değil de bizim yazgımız. Elimizde değil. Evde kapalı yaşıyoruz, sessiz, hapisteymiş gibi bir yaşam sürüyoruz ve düşüncelerimiz bizi kemiriyor.”
Jane Austen’in tamamlanmış ve ölümünden sonra yayımlanmış romanlarının sonuncusu olan “İkna” (Persuasion), 1817 yılının Aralık ayında “Northanger Abbey” ile aynı zamanlarda yayımlandı. Romanın baş karakteri Anne Elliot, 27 yaşında olup, Austen’in en olgun kadın kahramanıdır. Anne, hikayenin başlangıcından sekiz yıl önce, gelecek vaat eden bir deniz subayı olan Frederick Wentworth‘le nişanlanmış ancak çevresi tarafından bu nişandan vazgeçmeye ”ikna edilmiş” ve sonuç olarak da başkasıyla evlenememiş bir kadındır. Anne’in borç batağında olan ancak sosyal ayrıcalıklardan yararlanabilmek için hala üst sınıfmış gibi yaşayan ailesi, borçlarını kapatabilmek umuduyla kiraya verir. Bunun sonucunda Uppercross‘taki kız kardeşine kalmaya giden Anne’in yolu, artık savaş kazanmış bir yüzbaşı olan Wentworth’le tekrar kesişir. Romanda aşk, kayıp, pişmanlık, ikinci şans, gurur ve hırslar gibi temalar işlenir.
Kaynakça:
Jane Austen, A Brief Biography. JASNA (Jane Austen Society of North America). Web. 05.08.2024.
Hasty, Ashley. Jane Austen Novels in Order. Hasty Book List. Web. 05.08.2024.
Jane Austen’s Novels. Jane Austen’s House. Web. 05.08.2024.