Türkiye Cumhuriyeti’nin Havacılık Serüveni: İstikbal Göklerdedir!

Editör:
Ece Günay
spot_img

“İstikbal göklerdedir;
Çünkü göklerini koruyamayan milletler yarınlarından asla emin olamazlar.”
– Mustafa Kemal Atatürk

Atatürk Cevat Abbas Gürer ile Türk Kuşunun kuruluş töreninde ataturkinkilaplaricom

Türkiye Cumhuriyeti‘nin havacılık serüveni, 1911 yılının Temmuz ayında Yüzbaşı Fesa ve Teğmen Kenan‘ın Fransa’ya Bleriot Uçak Fabrikası’nın okuluna gönderilmeleriyle başlamıştır. 

I. Dünya Savaşı‘nın kaybedilmesinin ardından askeri teknolojilerin önemi daha iyi anlaşılmıştır ve Kurtuluş Savaşı’nda Anadolu’ya kaçırılan kırık dökük uçaklarla keşif ve bombalama görevleri yapılmıştır. Bu dönemde hem savaşın yol açtığı kayıplar hem de ekonomik yetersizliklerden dolayı uçak imalatına bir türlü geçilememiş, atılan adımlar sadece bakım ve onarım işlerinin yapıldığı birkaç hangar ve istasyonla sınırlı kalmıştır. Uçak imalatımız 24 Haziran 1923’te Vecihi Hürkuş‘un Halkapınar Tayyare Atölyesi‘nde Vecihi K-VI uçağını yapmasıyla başlamıştır.

Atatürk, 1925 yılında Türk Tayyare Cemiyeti kurulduktan sonra uçak imalatının önemini ve dışa bağımlılıkla ilgili düşüncelerini şu sözlerle ifade etmiştir: 

“Eskimiş teknolojileri değil, en yeni teknolojiyi ülkeye getirmediğimiz, getiremediğimiz sürece, yabancı ülkelere bağımlı olmaktan kurtulamayız… Eski teknolojileri bize kolaylıklar tanıyarak getiren yabancı devletlerin kurnazlıklarını anlamamak için insanın ya kör ya da aptal olması gerekir… Biz yeni, genç bir Türkiye kuruyoruz. Dost düşman ülkelerin geride kalmış teknolojilerine gereksinmemiz yok. Ya en yenisini kurar, onlarla boy ölçüşürüz ya da biraz daha sabreder, bunu yapabilecek güce erişmemizi bekleriz.”

Atatürk’ün ileri görüşlülüğü, 1926 yılında Kayseri Tayyare Fabrikası’nın kurulmasını sağlar. En gelişmiş teknolojiyle kurulan fabrika 1939 yılına kadar 212 adet uçak imal edilmiştir.

Vecihi Hürkuş Kimdir?

Cumhuriyet tarihimizin kahraman pilotlarından Vecihi Hürkuş, 6 Ocak 1896’da İstanbul’da doğmuştur. Tophane Sanat Okulu’nda güzel sanatlar eğitimi almıştır alan Hürkuş; 1914 yılında İstanbul-Kahire Seferi’nde Fethi, Nuri ve Sadık Beylerin şehit olmasından etkilenerek pilot olmaya karar vermiş ve Yeşilyurt Tayyare Makinist Mektebi’nden 1915 yılında mezun olmuştur.

I.Dünya Savaşı’nda Bağdat cephesine tayin edilen Vecihi Hürkuş, burada uçak mühendisi olarak görev aldı. Tecrübe uçuşunda geçirdiği kazadan dolayı İstanbul’a dönmek zorunda kalsa da bu olay onu pilot olma sevdasından vazgeçmedi ve Yeşilköy’de bulunan Tayyareci Mektebi’ne giderek 1916 yılında diplomasını aldı.

Pilot Vecihi Hürkuş vizyonergenccom

Hürkuş, 1917 sonbaharında Kafkas Cephesi 7. Tayyare Bölüğü’ne atandı ve burada Rus uçağı düşüren ilk Türk tayyareci oldu. Kurtuluş Savaşı‘na da katılarak İnönü ve Sakarya Savaşlarında keşif ve destek uçuşları yaptı.

Kurtuluş Savaşı’nın ilk uçuşunu yapan ve Yunan ordusuna bomba atarak ilk hava savunmasını gerçekleştiren kahraman pilotumuz ayrıca Seydiköy Hava Meydanı’na inerek savaşın son uçuşunu gerçekleştirmiştir. Bu başarılarından dolayı TBMM tarafından üç kez takdirname alan Vecihi Hürkuş, kırmızı şeritli İstiklal Madalyası kazanmıştır.

Vecihi K-VI: İlk Türk Uçağı

Savaş döneminde malzeme sıkıntısı çekiliyor, askeri teçhizatlar yetersiz kalıyordu. İmkânsızlıkların güçlüğü ortasında harekete geçmeye karar veren Vecihi Hürkuş, uçak tasarımları yapmaya başladı. Yaptığı bu tasarımları projelendirerek bir ilke imza attı ve ilk Türk uçağını ortaya çıkardı.

Hürkuş tarafından projelendirilen ilk uçak, 1923 yılında yanlışlıkla Edirne’ye inan yolcu uçağını almakla görevlendirildi. Görevin sonunda isminin uçağa verildiğini gören Vecihi Hürkuş gururlanarak uçak yapma fikrini iyiden iyiye aklına yerleştirir. Edirne’ye yanlışlıkla inen uçağın isim babası Muzaffer Bey’e projelerini sunan Hürkuş’un fikirleri çok beğenilerek onay alır. Hürkuş, aldığı onay ardından 24 Haziran 1923’te Vecihi K-VI adlı uçağını tasarlar ve teknik çizimlerini kısa süre içinde detaylandırır.

İlk Türk Uçağı Vecihi K VI Mustafa Kemalin Uçakları İsmail Yavuz

Gencecik Cumhuriyet‘in pırıl pırıl pilotu Vecihi, 1924 yılında tamamladığı uçağı Seydiköy Hava Meydanı’na taşır; on beş dakikalık test uçuşunu başarıyla tamamlayan pilotumuz Türkiye’nin havacılıkta geri planda kalmadığını ispatlar. Ne yazık ki bu başarısı fazla uzun sürmez ve izin almadan uçuş yapması gerekçesiyle uçağın yapımı için yetki veren Albay Muzaffer Ergüder tarafından cezalandırılır. Bunun üzerine Hava Kuvvetlerindeki görevinden istifa eden Hürkuş, Türk Tayyare Cemiyeti’ne katılır.

Vecihi Hürkuş’un da yazılmasında büyük rol oynadığı Cemiyet Tüzüğü, TBMM’de kabul edilir ve böylelikle Türk Hava Kurumu kurulur. Hürkuş, Vecihi K-VI adlı uçağını geri alıp Türk Tayyare Cemiyeti’ne bağışlamak ister ancak hurdaya çıkarıldığından dolayı uçağını hiçibr aman geri alamaz.

Tayyare ve Motor Türk Anonim Şirketi (TOMTAŞ)

Türk Tayyare Cemiyeti’nin kurulması ardından Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk‘ün de desteğiyle Kayseri’de uçak fabrikasının açılması için çalışmalara başlandı. Berlin Büyükelçisi Kemaleddin Sami Paşa, Almanya’daki Junkers Uçak Fabrikası‘nın yardımının dokunabileceğini düşündü ve sunduğu raporu inceleyen Türk Hükümeti, Junkers Firması ile şirket kurulmasına izin verdi.

15 Ağustos 1925’te imzalanan anlaşma ile TOMTAŞ kuruldu. Şirket hisselerinin yüzde 51’i T.C. Milli Savunma Bakanlığı’na ait olduğundan TOMTAŞ’ın başına Refik Koraltan getirildi. Şirket sözleşmesi gereği Kayseri’de uçak imalatı, Eskişehir’de ise uçak bakım ve onarımı yapmak üzere fabrikalar kuruldu.

TOMTAŞ Uçak Fabrikası m5dergicom

Kayseri Tayyare Fabrikası‘nın açılışı 6 Ekim 1926’da dönemin Milli Savunma Bakanı Recep Koraltan tarafından gerçekleştirildi. Fabrikada üretilen uçakların test uçuşları ve kontrollerini baş tecrübe pilotu Vecihi Hürkuş yaptı. Fabrikadaki Alman işçilerin ücretlerinin yüksekliği, onarım ve malzemelerin maliyetlerinin artması, Türk işçilere daha düşük ücret verilmesi gibi sorunlar baş gösterince TOMTAŞ krize girmiş ve 28 Haziran 1928 tarihinde faaliyeti son bulmuştur.

Kurulduğu dönemde dünyanın en büyük uçak fabrikalarından biri olan TOMTAŞ‘ın sonunu, havacılık sanayisinden bihaber kişilerin yönetimde olması, Almanlara daha fazla söz hakkı tanınması gibi nedenler getirmiştir.

Vecihi Faham Tayyare İnşa Fabrikası

TOMTAŞ’ın 1928’de kapanması ardından Vecihi Hürkuş THK’de teknik şubede çalışmaya başlamış fakat eski çalışma ortamını bulamamıştır. Bu dönemde yine bir uçak projesi üzerinde çalışan Hürkuş, THK’de uçak yapma fırsatı bulamadığı gibi yapmaması için uyarılır. Hiçbir şekilde destek göremeyeceğini anlayan Vecihi kendi imkânlarıyla projesini hayata geçirmeye karar verir ve Vecihi XIVü hazırlar. Çalışmalarında malzeme bakımından hiçbir sıkıntı çekmez çünkü yerli malı malzeme kullanmıştır.

XIV sayısı, Vecihi Hürkuş’un 1930 yılına dek geliştirdiği projelerin on dördüncüsü olmasından ileri gelmektedir. İlk Türk spor eğitim uçağı Vecihi XIV, 16 Eylül 1930’da ilk uçuşunu başarılı bir şekilde gerçekleştirir.

Vecihi Hürkuş kendi ürettiği uçağın önünde mücerretcom

1933 yılında Kadıköy’de kurduğu fabrikada kendi projesi olan uçakların üretimini gerçekleştiren Vecihi Hürkuş, yalnızca uçak üretmekle kalmamış, Türkiye’nin ilk sivil uçuş okulunu kurarak sivil pilotlar yetiştirmiştir.

Dönemin şartları göz önünde bulundurularak değerlendirdiğimizde; Vecihi Hürkuş, o tarihin dünyadaki sayılı pilotlarından biridir. THK bünyesinde çalışırken Türkiye’deki havacılık çalışmalarına işe yarayacak gözlemlerde bulunmak için Fransa, İngiltere ve İtalya’ya seyahatler gerçekleştirmiş, farklı yerlerde gördüğü değişik uçaklarla tecrübe uçuşları yapmış ve Avrupalıların hayranlığını kazanmıştır.

Fransız gazetelerinde Türk Ası olarak anılan Hürkuş, dış ülkelerde gördüğü saygıyı ne yazık ki kendi ülkesinde görememiştir. Türk havacılığında çığır açacağını umduğu uçağı, üst makamlarca onaylanmamış ve kullanılmasına izin verilmemiştir. Fuat Bulca’nın uzun uğraşları sonucunda THK’den çıkan izin belgesiyle uçağı sertifikalandırmak için parçaları sökerek Prag’a götürülür. Çek Hükümeti, Türk Büyükelçiliği’nin girişimleri ile Hürkuş’un uçağını sertifikalandırılır. Yüksek irtifalarda düşük sıcaklık testinden geçen uçak için “dünyanın en iyi spor tayyarelerinden biridir” ifadesi kullanılmıştır.

Vecihi Hürkuş Türkiye turnesi Muğla Mustafa Kemalin Uçakları İsmail Yavuz

İlerleyen dönemlerde Vecihi Hürkuş, THK adına iki turne gerçekleştirir. Binlerce kilometre uçarak THK’yı tanıtır ve Türk gencine havacılığı sevdirir. Gezileri büyük bir başarıyla tamamlamış ve kurumun bağışları artmıştır. Fakat gittiği yerlerden günlük rapor çekmediği bahanesi sunularak 3 Kasım 1931’de yardımcı makinist Hamit’in görevine son verilir. Vecihi’ye ödenen uçuş tazminatı kesilerek Vecihi-XIV uçuştan men edilir. Bundan sonraki uçuşlar Milli Savunma Bakanlığı bünyesine devredilir. Vecihi Hürkuş bu muameleden sonra THK’den tamamen ayrılır.

Nuri Demirağ Kimdir?

Türk sivil havacılık sanayisinin en önemli isimlerinden biri olan Nuri Demirağ, 1886’da Sivas’ta doğmuştur. Ziraat Bankası sınavlarını kazanarak bankanın birkaç şubesinde çalışmaya başlamış; ardından Maliye Bakanlığı sınavını kazanarak memurluğa adım atmış ve İstanbul’a taşınmıştır.

Nuri Demirağ ürettiği uçağın önünde indyturkcom

1919’da Yunan askerin ettiği hakaret ardından memurluktan istifa eden Demirağ, çalıştığı dönemde edindiği birikimleri kullanarak Türk Zaferi adını verdiği sigara kağıdını çıkarmaya başlar. Sigara kağıdı işi, kendisine fazlasıyla kazandırmıştır. Kurtuluş Savaşı ardından Cumhuriyet’in Demiryolları projesinde müteahhitlik yapar. İş insanı Nuri Demirağ, 548 km uzunluğundaki Samsun-Erzurum demiryolu hattı ile Fevzipaşa-Diyarbakır, Afyon-Antalya, Sivas-Erzurum hatlarında toplam 1012,50 km demir yolu yaparak ana yurdu dört baştan demir ağlarla örmüştür.

Türk sanayisinde neler yapılabileceğini en güzel şekilde ispatlayan Nuri Demirağ’dır. Genç Cumhuriyet’in tam bağımsız adımlarını gerçekleştirmiş, demir yollarını yaparken burada çalışan yirmi yedi bin kişiyi başarılı şekilde yönetmiştir. Bu başarılarından dolayı 1934 yılında Soyadı Kanununu’nun çıkmasıyla Atatürk tarafından Demirağ soyadına layık görülmüştür.

Nuri Demirağ Tayyare Fabrikası

Cumhuriyet’in önderleri havacılık sektörünün sadece askeri alanda sınırlı kalmasını istememiş, toplumun her kesimini gökyüzüne aşina hale getirmeye önem vermişlerdir. Bu bağlamda 1935 yılında Türk Kuşu kurulmuştur. Burada Rusya’dan gelen eğitmenler gençleri eğitiyor, bazıları da yurtdışına eğitime gidiyordu; Sabiha Gökçen de yurtdışına gönderilen bu öğrencilerin öne çıkan ismidir.

Nuri Demirağ Fabrikasının yaptığı ilk uçak bayrakyayincilikcom

Nuri Demirağ, uçak mühendisi Selahattin Alan‘la birlikte 1936’nın ortalarına doğru uçak fabrikasının hazırlıklarına başladı. 17 Eylül 1936’da faaliyete geçen modern üretim binası Beşiktaş’a (bugün Deniz Müzesi olarak bildiğimiz binanın arkasında) yaptırıldı. 22 Ocak 1937’de THK, Nuri Demirağ’a 10 eğitim uçağı ve 65 planör siparişi verdi. Bu siparişler üzerine protokol imzalayan Demirağ bundan cesaret alarak 10 Şubat 1937’de Beşiktaş’taki binayı uçak fabrikası olarak resmen açtı. Bir süre sonra burası üretim için yetersiz gelmeye başlayınca Yeşilköy’de bir çiftlik satın alınarak üretim buraya taşındı. En gelişmiş havaalanlarından biri olan Amsterdam Havaalanı‘nın benzeri Yeşilköy’e yapılır ve fabrikayı da bu havaalanının yanına kurulur. 17 Ağustos 1941 tarihinde, Yeşilköy Nuri Demirağ Tayyare Fabrikası ve Gök Okulu birlikte açılmıştır.

Nuri Demirağ’ın Selahattin Alan’la çalışmasının en büyük nedeni, yerli üretim ve yerli tip uçağın Türk havacılık tarihine kazandırmak istemesiydi. Selahattin Alan’ın MMV-1 uçağının dönüştürülmesi uzun sürmedi ve Nu.D 36 adlı uçak çıkarıldı; isim olarak Nuri Demirağ’ın baş harflerinden ve uçağın üretim yılından esinlenilmiştir.

Nuri Demirağ Gök Okulu avdesodronecom

Kontrol uçuşu sırasında Eskişehir’de kaza geçiren Nu.D 36’nın tasarımcısı ve Selahattin Alan hayatını kaybetmiş ve bu vahim olay üzerine THK verdiği tüm siparişleri iptal etmiştir. Demirağ bu iptale itiraz ederek mahkemeye başvurmuştur ancak karar onun aleyhine çıkmıştır. Bu olay ardından 10 Ocak 1941’de fabrikada üretilen yolcu uçağı ilk uçuşunu gerçekleştirmiş, 7 Haziran’da ise Etimesgut Fabrikası’nda yapılan ilk uçak havalanmıştır.

THK Etimesgut Uçak Fabrikası

1937 yılının sonlarına doğru Mustafa Kemal Atatürk’ün yönlendirmesi artık kendi yerli uçağımızı ve motorumuzu yapmamız yönünde olmuştur. Bu planlamayla Etimesgut Uçak Fabrikası 1939 yılında, Gazi Uçak Motor Fabrikası 1945 yılında planlanmış ve yapılmaya başlanmıştır. 1939-1940 yıllarında inşaatı tamamlanan fabrikada, on dört uçak ve bir planör imal edilmiş ancak THK-16 jet eğitim uçağı sadece proje olarak kalmış ve üretimi gerçekleştirilememiştir.

Etimesgut Uçak Fabrikası fikriyatcom

1945 yılında fabrikaya paralel olarak uçak motor fabrikası projelendirilmiş ve 1948 yılında Atatürk Orman Çiftliği arazisine kurulmuştur. Bir süre yabancı lisanslı uçak motoru imalatı ve onarımı yapan fabrika kapasitesinin çok altında çalıştırılmış, pek çok yan üretimde bulunmuştur. 

THK 16 Jet eğitim uçağı proje aşamasında kalmıştır Mustafa Kemalin Uçakları İsmail Yavuz

THK Etimesgut Fabrikası için havacılığımızın esas başladığı yer dersek yanılmış olmayız. Bu fabrikada yapılam tüm projeler özgün ve yerli üretimdi. İstanbul Teknik Üniversitesi mezunu nesil burada kendine yer bulmuş ve kendi uçaklarını tasarlamıştır. Bu projelerin en önemlileri THK-2, THK-5, THK-10, THK-11, THK-13, THK-15 uçaklarıyla THK-16 jet eğitim uçağıdır. Fabrikada 1941-1950 yılları arasında özgün projeler şöyledir: Mile Magister Uçağı, THK-1 (askeri taşıt planörü), THK-2 (akrobasi eğitim uçağı), THK-3 (tek kişilik akrobası planörü), THK-4 (ilk öğretim planörü), THK-5 (ambulans uçağı), THK-5A (turizm uçağı), THK-12 (yolcu uçağı).  

Uçak üretiminde büyük başarılara ve özgün projelere imza atan fabrika, 1951’de kanunla MKE (Makine ve Kimya Endüstrisi) Kurumu’na devredildi ve böylece Türkiye’nin uçak üretme serüveni tarihe karıştı.

Türk Havacılık Endüstrisi‘nin 1911 yılından başlayarak Etimesgut Fabrikası’nın kapanmasına kadar geçen süreçte en büyük ilham kaynağı dışa bağımlılığı azaltarak yerli üretimi desteklemekti. Türkiye’nin bu dönemlerde izlediği sanayileşme politikası sayesinde genç Cumhuriyet, havacılık sektöründe diğer ülkelerden geri kalmayacağı ve fırsat verildiği anda ilklere imza atacağını kanıtlamış oldu.

Atatürk’ün vefatından sonra uygulanan yanlış politikalar ve yanlış yönetim yüzünden uçak serüvenimiz rafa kalkmış olsa da İstikbal göklerdedir! diyen bir liderin izinden gitmek için girişimlerde bulunmak, bu denli önemli ve köklü bir havacılık tarihine sahip olmak bizim için gurur vericidir. 


Kaynakça

  • Yavuz, İsmail. (2013). Mustafa Kemal’in Uçakları, Türkiye’nin uçak imalat tarihi. İş Bankası Kültür Yayınları, 12-88.
  • “Vecihi Hürkuş kimdir?” KokpitteyizWeb. Erişim Tarihi: 25.10.2023
  • “Nuri Demirağ kimdir?” Savunma Sanayii Dergilik. Web. Erişim Tarihi:25.10.2023
spot_img

1 Yorum

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Anadolu Turnesi: Psikedelik Bir Yolculuğun Sosyolojik Yansımaları

Alternatif rock grubu Venus Music Peace Band'in Anadolu Turnesine dair bir belgesel incelemesi.

Magnum Fotoğrafçısı Elliott Erwitt: Sıradışı Perspektif

Magnum fotoğrafçılarının yeni yazısında Elliott Erwitt'in hayatına ve eserlerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

Star Wars Sith’in İntikamı: Bir Trajedinin Epik Kapanışı

Skywalker'ın öyküsü, galaktik düzenin çöküşünü, dostlukların sonunu ve aşkın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Macbeth Sendromu: Hırsla Yoğrulan Bir Kimliğin Çöküşü

Macbeth Sendromu, bireyin hırs uğruna kimliğini ve vicdanını yitirerek psikolojik çöküşe sürüklenmesini anlatan patolojik bir durumdur.

You’ya Veda: Önceki Sezonda Neler Oldu?

You, beşinci sezonuyla son kez ekranlara gelirken, önceki sezonlarda neler oldu hatırlayalım.

Altı Çizilenlerde Bu Ay: Ahmed Arif | Hasretinden Prangalar Eskittim

Söylenti Edebiyat editörleri, Altı Çizilenler serisinde bu ay, doğum gününde, şiirin aykırı sesi, toplumcu gerçekçiliğin öncülerinden, Türk edebiyatının benzersiz şairi Ahmed Arif'e yer veriyor!

Orta Çağ Avrupası’nda Evlilik, Boşanma ve Eğlence Kültürü

"Ben senin için yaşamayı göze aldım" diyenleriniz varsa, itinayla "Sıkıysa Orta Çağ'da yaşasana" diyebilirsiniz çünkü bu çağda yaşamak sanıldığından çok daha zor.

HBO Max’te İzleyebileceğiniz Yapımlar

İşte HBO Max'te izleyebileceğiniz yapımlar.

Exulansis: Anlaşılamamanın Getirdiği Vazgeçiş

Exulansis, kişinin anlaşılamayacağını düşünerek kendini anlatmaktan vazgeçişini konu alır.

Şahane Hatalar : Kendi Maceranı Kendin Yarat

Sadece hataların sonuçlarına odaklanmak yerine, bu hataların insanları nasıl şekillendirdiğini ve nasıl birer öğrenme fırsatı sunduğunu ele alan sıra dışı kitap: Şahane Hatalar.