Sadece kurulduğu yüzyılın değil tüm müzik tarihinin en çığır açıcı ve etkileyici müzik gruplarından biri olan The Smiths‘in adını hepimiz duymuşuzdur. 1982’de Morrissey ve Johnny Marr tarafından kurulan grup, aralarına Andy Rourke ve Mike Joyce‘un da katılmasıyla ilk şarkıları olan “Hand in Glove”u 1983 yılında yayımladı. 1984’te yayımlanan ve grubun adını taşıyan ilk albümleri “The Smiths” ile alternatif rock dünyasını derinden sarstılar. Duygusal derinlikleri ve melankolik temalarıyla dinleyicilere ulaşan The Smiths; yalnızlık, aşk, toplumsal yabancılaşma ve kimlik arayışı gibi evrensel konuları şarkılarında cesurca işledi. 1987’deki dağılmalarından sonra bile, The Smiths’in müziği zamansız kalmayı başardı ve derin bir kültürel etki yarattı. Yalnızca beş yıl süren müzik serüvenlerinin etkisi kırk üç yıldır devam ediyor.
Bu yazıda, her dinleyişte ruhunuza dokunacak ve tekrar tekrar dinleyeceğiniz sekiz unutulmaz The Smiths şarkısını derledik. Keyifli okumalar ve dinlemeler dileriz.

1. Please, Please, Please Let Me Get What I Want
“Please, Please, Please Let Me Get What I Want“, yayımlandığı dönemde The Smiths’in genç dinleyicileri üzerinde büyük bir etki yarattı. Şarkı, 1984’te “Hatful of Hollow” albümünde yer aldı. Şarkı, özellikle ergenlik dönemindeki yalnızlık ve hayal kırıklığı temalarını ustalıkla işleyerek birçok kişinin hislerine tercüman oldu. Dönemin alternatif rock sahnesinde dikkat çekici bir yer edinen bu parça, zamanla kült bir klasik olarak kabul edildi ve farklı sanatçılar tarafından da coverlandı.
So, for once in my life
(Bu yüzden hayatımda bir kez olsun)
Let me get what I want
(İstediğim şeyi almama izin ver)
Lord knows it would be the first time
(Tanrı biliyor ya bu ilk olacak)
2. Heaven Knows I’m Miserable Now
“Hatful of Hollow” albümünün ikonik parçalarından bir diğeri olan “Heaven Knows I’m Miserable Now“, sorgulayıcı ve karamsar sözleriyle yaşamın sıradan zorluklarını ve içsel çatışmalarını cesurca ortaya koyarken dinleyicileri hem düşündürtüyor hem de ortaya koyduğu müzikle kulaklarını kutsuyor. Bu parça, dinleyicilere kendi içsel çatışmalarını sorgulatırken, aynı zamanda yaşamın tatlı acı gerçeklerini keşfetmeleri için bir kapı aralıyor.
I was looking for a job and then I found a job
(Bir iş arıyordum ve sonra bir iş buldum)
And heaven knows I’m miserable now
(Ve tanrı biliyor ki şimdi perişanım)
In my life, why do I give valuable time
(Hayatımda neden değerli zamanı veriyorum)
To people who don’t care If I live or die?
(Yaşamamı ya da ölmemi umursamayan insanlara?)
3. How Soon Is Now?
Bireyin varoluşsal sorgularını ifade eden güçlü bir manifesto olan “How Soon Is Know?“, yalnızlık ve aidiyet arayışının karmaşık duygularını mükemmel bir şekilde ifade eder. The Smiths’in sanatsal derinliğini en iyi yansıtan eserlerden biri olarak, bu parça, hem duygusal hem de zihinsel bir yolculuğa çıkarır. Dinleyicilerin hayatın karmaşası içinde kendi kimliklerini bulma mücadelesine bir ayna tutar.
You shut your mouth, how can you say
(Sen, kapa çeneni nasıl söylersin)
I go about things the wrong way?
(Her şeyi yanlış anladığımı)
I am human and I need to be loved
(Ben bir insanım ve sevilmeye ihtiyacım var)
Just like everybody else does
(Diğer herkes gibi)
4. This Night Has Opened My Eyes
“The Night Has Opened My Eyes“, karamsar ve düşünceli atmosferiyle bireysel kayıpların ve hayal kırıklıklarının ağırlığını hissettirir. Bu parça, hayatın acı gerçekleriyle yüzleşmenin ve değişimin gerekliliğini vurgular. Zamanla, bu parça, grubun en etkileyici ve unutulmaz eserleri arasında yer almayı başarmıştır.
This night has opened my eyes
(Bu gece gözlerimi açtı)
And I will never sleep again
(Ve bir daha asla uyumayacağım)
5. There Is a Light That Never Goes Out
Grubun 1986 yılında çıkan The Queen Is Dead albümünde yer alan “There Is a Light That Never Goes Out“, Morrissey tarafından yazılmış ve Johnny Marr tarafından bestelenmiştir. Bu şarkı The Smiths’in en ikonik ve en sevilen şarkılarından biridir. Morrissey’in sözlerindeki karamsar ama bir o kadar da romantik temalar, dinleyiciyi içsel bir yolculuğa çıkararak şarkıya eşsiz bir anlam katar. Bu yönüyle şarkı gerçek bir bittersweet deneyim sunar.
And if a double-decker bus crashes into us
(Ve eğer çift katlı bir otobüs bize çarparsa)
To die by your side is such a heavenly way to die
(Senin yanında ölmek, ölmek için kutsal bir yol)
6. I Know It’s Over
1986’da yayımlanan The Queen Is Dead albümünde yer alan “I Know It’s Over“, The Smiths’in en dokunaklı ve melankolik parçalarından biridir. Bu parça, aşkın sonlanmasının getirdiği derin acıyı ve yalnızlık hissini çarpıcı bir şekilde yansıtır. Morrissey’in sözleri, geçmişle yüzleşmenin zorluğunu, hayal kırıklığını işleyerek aşkın geçiciliği üzerine düşündürür.
I know it’s over, and it never really began
(Bittiğini biliyorum, zaten hiç başlamamıştı)
But in my heart it was so real
(Ama kalbimde çok gerçekti)
7. Never Had No One Ever
1986’da yayımlanan The Queen Is Dead albümünde yer alan “Never Had No One Ever“, yaşamın sunduğu hayal kırıklıkları ve ilişkilerdeki boşlukları sorgularken bireyin yalnızlığını kabullenmesini de ortaya koyar. Morrissey’in sözleri, derin bir melankoli ve içsel çatışma taşırken dinleyicilere samimi bir duygusal deneyim sunar. Bu parçada, kişinin yalnızlıkla yüzleşmesi ve geçmişte yaşadığı kayıplarla barışması gerektiği mesajı öne çıkar. Johnny Marr’ın akustik gitarı ve melodik yapısı, sözlerin yarattığı hüzünlü atmosferi pekiştirir.
I had a really bad dream
(Gerçekten çok kötü bir rüya gördüm)
It lasted twenty years, seven months and twenty-seven days
(20 yıl, 7 ay ve 27 gün sürdü)
And I know, I know that I never, ever, had no one ever
(Ve biliyorum, biliyorum ki asla, asla… hiç kimsem yoktu)
8. Back to the Old House
1984’te yayımlanan Hatful of Hollow albümünün bir parçası olan “Back to the Old House“da, tema geçmişe özlem ve kaybedilen bir evin hatıraları etrafında dönerken insanın kendi geçmişiyle yüzleşme zorunluluğunu da vurguluyor. “Eski eve dönmek” ifadesi, sadece fiziksel bir mekânı değil, aynı zamanda bir yaşam tarzını, yaşanmışlıkları ve o dönemin ruhunu da simgeliyor. Bu bağlamda, dinleyiciler kendilerini eski anılarının içinde buluyor, kaybettikleri şeylerin ağırlığını hissediyor. Şarkı, hem hüzünlü bir melankoli barındırırken hem de nostaljik bir umut sunuyor.
And you never knew
(Ve sen asla bilemeyeceksin)
How much I really liked you
(Seni ne kadar sevdiğimi)
Because I never even told you
(Çünkü sana hiç söylemedim bile)
1980’lerin alternatif rock sahnesinin en etkileyici gruplarından biri olan The Smiths, elbette ki 8 şarkıdan ibaret değil. Ancak, grubun kariyerinin en çarpıcı ve etkileyici parçalarından bazıları, onların müzikal mirasını öne çıkarıyor. The Smiths’in müziği; yalnızlık, aşk, kayıplar ve kimlik arayışı gibi derin temaları işlerken, gençlik kaygılarını da ustalıkla yansıtıyor. Bu bağlamda, grubun eserleri, sadece o dönemin değil, günümüzün insanına da hitap ediyor.
Kaynakça
- Öne çıkarılan görsel pinterest.com sitesinden alınmıştır.
- “Please, Please, Please Let Me Get What I Want” Genius. Web. 07.02.2025
- “Heaven Knows I’m Miserable Now” Genius. Web. 07.02.2025
- “How Soon Is Know?” Genius. Web. 07.02.2025
- “The Night Has Opened My Eyes” Genius. Web. 07.02.2025
- “There Is a Light That Never Goes Out” Genius. Web. 07.02.2025
- “I Know It’s Over” Genius. Web. 07.02.2025
- “Never Had No One Ever” Genius. Web. 07.02.2025
- “Back to the Old House” Genius. Web. 07.02.2025