Erlik Han, Türk mitolojisi ve Türk halk inancında önemli bir figürdür. Erlik, ölüler diyarının hükümdarı olarak kabul edilir; ölüm, tüm hastalık ve felaketlerin tanrısı olarak görülür. Kara Ruhlar Diyarı‘nın hükümdarı olan Erlik Han, bu diyarda ölülerin ruhlarını yönetir.
Erlik Han’ın Kökeni ve Mitolojik Rolü
Evren, içinde zıtlıklarla var olmuştur. İyi ve kötü, karanlık ve aydınlık, yer ve gök, güzel ya da çirkin… Her şeyin zıttı ile var olan bu evrende iyi, affedici ve insanları gözeten ilahlar olduğu gibi; evrenin başına gelen tüm kötülüklerin sorumlusu olarak tutulabilecek ilahlar/varlıklar da bulunmaktadır. Türk mitolojisinde iyi tanrıların şeytani düşmanı kimdir diye baktığımızda ise karşımıza Erlik Han çıkar. Orta Asya kökenli bir mitolojik figür olan Erlik Han; Türk, Moğol ve Altay kültürlerinde varlığını sürdürmektedir; Kazakistan ve Kırgızistan gibi Orta Asya ülkelerinde de yaygın olarak bilinmektedir.

Erlik Han, yeraltında kara güneş ile aydınlanan, çamur ve demirden yapılmış bir sarayda yaşar. Bu saray, Toybadım ismini taşıyan ırmağın yanında yer alır. Toybadım ırmağı, insanların acısı ve hüznü ile beslenir; insanların gözyaşlarından oluşan bu ırmağın üzerinde at kılından bir köprü vardır.

Kimi inançlarda Erlik Han ve Kök Tengri (gök tanrısı) arasında bir çekişme olduğu söylenir. Bazı kaynaklara göre Erlik ve Umay, Tanrı Ülgen tarafından yaratılmış üç kardeşten ikisidir ve birbirleriyle rekabet içindedirler. Erlik’in ailesi hakkında farklı inançlar ve mitler vardır: 7 veya 9 oğlu, 2 ya da 9 kızı olduğu gibi. Erlik Han’ın çocukları, Kara Oğlanlar ve Kara Kızlar olarak adlandırılır.
Erlik Han’ın erkek evlatları:
• Karaş Han (Karanlık Tanrısı)
• Kerey Han (Arabozuculuk Tanrısı)
• Matır Han (Cesaret Tanrısı)
• Kömür Han (Kömür Tanrısı)
• Şıngay Han (Kargaşa Tanrısı)
• Padış-Pıy Han (Felaket Tanrısı)
• Yabaş Han (Bozgun Tanrısı)
• Temir Han (Demir Tanrısı)
• Uçar Han (Haber Tanrısı)
Erlik Han’ın kızlarından ise sadece ikisinin ismi bilinir: Erke Solton ve sekiz gözlü Kiştey Ana. Bu Kara Kızlar; tepe gibi yüksek memeliler, siyah kıvırcık saçlılar, utanmaz maskaralar veya yer yarığı gibi çatal göğüslüler gibi şehvet dolu sözcüklerle anılır. Kara Kızlar’ın görevi ise yeraltına inen şamanın aklını karıştırmaktır.
Erlik Han‘ın mitolojik rolü, ölümden sonraki hayat ve ölümün doğasına dair inançlarla yakından ilişkilidir. Ona yapılan ritüeller, ölülerin ruhlarının güvenli bir şekilde yeraltı dünyasına geçişine yardımcı olmayı amaçlar. Erlik, yeraltı dünyasının hükümdarı olarak ölülerin ruhlarına öncülük eder ve onları ölüm sonrası hayatlarına hazırlar. İnsanların yaşamını kısalttığına, ölüme sebep olduğuna da inanılır. Erlik’in hüküm sürdüğü yer, Türk ve Moğol mitolojilerinde Yer Altı Dünyası veya Ölüler Diyarı olarak adlandırılır.
Erlik Han’ın bir diğer özelliği de, insanların ruhlarını alabilmesidir; bu nedenle, ölüm ve sonrası yaşamın doğasına dair pek çok efsane Erlik ile ilişkilendirilmektedir. İnsanların ölümlerinden sonra ruhlar, önce Yer Altı Dünyası’na götürülür. Erlik, buraya getirilen ruhların kötü veya iyi olduklarına karar verdikten sonra onlara uygun cezalar veya ödüller verir.
Erlik Han Tasviri
Erlik Han‘ın sembolize edilişi ve tasviri farklı kültürlerde değişkenlik gösterebilir; ancak genellikle siyah ve kıvırcık saçlı, kara gözlü, çatal sakallı, büyük ve sivri azı dişli ve sağlam vücutlu bir figür olarak tasvir edilir.
Sembolik rengi siyah olan Erlik Han; ölüm ve ölümden sonraki yaşamdan sorumlu olan tanrı olarak kemikler ve iskeletle beraber tasvir edilebilir. Kimi çizimlerde kılıç tutan bir savaşçı olarak anlatılan Erlik Han deyince akla ağaç köklerine benzeyen boynuzlar, uzun saçlar, kılıç, kalkan, mızrak ve ok gelir. Hakkında ulaşabildiğimiz kaynaklarda yazana göre Erlik’in vücudu yılanlarla kaplıdır; kara atının kamçısı ve yuları yılan şeklindedir.

Erlik Han’ın tasviri, Moğol ve Türk mitolojilerinde farklılık gösterebilir. Moğol mitolojisinde, Erlik genellikle çirkin ve kötücül bir görünüme sahiptir. Türk mitolojisinde ise kötülüğü temsil etmesine rağmen daha iyi görünümlü ve daha güçlü bir karakter olarak anlatılmaktadır.
Erlik Han ile İlgili Efsaneler
Ulu Tengri tarafından lanetlenen Erlik Han, gökyüzüne asla çıkamaz; çünkü orası onun için yasaklanmış alandır. Ulu Tengri’ye ihanet ettiği için Yer Altı Dünyası’na sürgün edilmiştir. Erlik, tengriye karşı olan nefretini insanların aklını baştan çıkarmakla kusmuştur. İnsanların tengrinin değil, kendi halkı olmalarını istemiştir. Altay Yaratılış Destanı’nda Erlik’in kovuluşundan şöyle bahsedilir:
“Tanrı kızıp bağırdı, sesi göğe çınladı:
İn yerin dibine, in artık in, in buradan!
Neyin var neyin yoksa, al tümünü, buradan in!
Kur yerin en dibine, ne istersen kendine!
Topla damını, deveni, in yerin en dibine!
Kendine ne istersen, ordunu, askerini!
Kur yerin en dibine, sarayını, kaleni!
Sönmez ateş alevi, göklerde hiç sönmesin,
Ne güneş ve ne de ay gözüne görünmesin!
Yerin en diplerine seni kapatacağım!
Bil, seni kıyamette ancak çağıracağım!”
“…Erlik onlara: “Bu meyvelerden yiyiniz” dedi. Törüngey istemedi fakat karısı yedi. Meyve çok tatlıydı. Meyveyi alıp kocasının ağzına sürdü. O anda her ikisinin tüyleri dökülüverdi. Utandılar, ağacın altına saklandılar. Derken tanrı geldi. Bütün ulus tanrıdan gizlendi. Tanrı haykırdı: “Törüngey Törüngey, Eje Eje neredesiniz?”. Onlar: “Ağaç altındayız, sana varamayız” dediler…”

Bir diğer mit ise, Erlik Han’ın yasaklanan meyvenin ağacına giderek, uyumakta olan bekçi yılanın içine girmesi hakkındadır. Böylece Eje’nin yasaklı meyveyi yemesi ve Törüngey’in de bu meyveden tatmasını sağlamıştır. Bunun üzerine tanrı, Eje’yi çocuk doğurmak ve Törüngey’i tanrı katından kovmakla cezalandırır. Tanrı, insanlara artık yardımcı olmayacağını söyleyerek kendi katına çekilir ve onları terk eder. Erlik’in insanlara yaptığı bu kötülük, sonrası için ilk adımını oluşturur; bundan sonra en büyük arzusu dünyaya kötülüğü yaymak olacaktır.
Türk mitolojisi ve şamanizminde yeraltı dünyasının hükümdarı olarak kabul edilen Erlik Han; Ölüm, hastalık, kötülük ve felaketlerin tanrısı olmasının yanı sıra bazı hikayelere göre, ölümünden sonra insanların ruhlarını alarak onları yeraltı dünyasında yönetir. Bazı inançlarda ise Erlik, iyi insanların ruhlarını cennete gönderirken, kötü insanların ruhlarını cezalandırmak için cehenneme gönderir.
Erlik Han ölümü, hastalığı ve tüm kötülükleri dünyaya yaymak için elinden geleni yapar; tüm canlılara salgın hastalıklar ve ölüm yoluyla bulaşır, yakaladığı bedenlerin ruhları onun hizmetkârı olur. Oğulları ve kızlarıyla birlikte kötülüğü yaymak için savaşan Erlik, efsanelerde Türk mitolojisinin önemli bir sembolü olarak yerini almaktadır.
Kaynakça
- Daştan, Nilhangül.“Cennetten Kovulma Motifinden Semavî Dinler İle Bazı Mitolojilerdeki (Sümer, Türk Ve Yunan) Görünümü”. Erişim Tarihi: 18.02.2023
- Çoruhlu, Yaşar.”Türk Mitolojisinin Ana Hatları”. Erişim Tarihi: 18.02.2023
- Köken, Merve.”Türk Mitolojisi”. Erişim Tarihi: 18.02.2023
- Turan, Ahmet Burak.”Türk Canavarları Sözlüğü”.Erişim Tarihi:18.02.2023