Bilimkurgunun altın çağına Robert Heinlein ve Arthur C. Clarke ile birlikte önderlik etmiş olan Isaac Asimov; yazarlık hayatına, Vakıf serisi başta olmak üzere yüzlerce farklı kurgu ve kurgu dışı eser sığdırmıştır. Özellikle toplumsal analizleri ile öne çıkan, yazarlığının yanı sıra bilim insanı kimliği ile de bilinen Asimov’u A’dan Z’ye inceliyoruz.
“Hayatın en üzücü yanı, bilimin bilgi toplama hızının toplumun bilgelik edinme hızından daha yüksek olmasıdır.”
Asimov

Isaac Asimov‘un doğum tarihi hakkında belirsizlikler bulunsa da 2 Ocak 1920’de Rusya’da doğduğu kabul edilmektedir. Küçük yaşta ailesi ile birlikte Amerika’ya göçmüş ve hayatının sonuna dek orada yaşamıştır. Yapay zeka, robot etiği gibi kavramlar üzerinde duran Asimov’un çok verimli bir yazım hayatı olmuştur. Aldığı bilimsel eğitimi yaratıcı yazarlık yeteneği ile birleştiren Asimov, zamansız eserleriyle birlikte halen bilimkurguya yön vermekte olan önemli bir isimdir.
Bilim ve Bilim Kurgu
Yazar kimliğiyle bilinse de Asimov, bilim dünyasının önemli bir insanı olarak kabul edilmektedir. Columbia Üniversitesinde kimya eğitimini tamamlayan ve doktorasını da aynı üniversitede yapan Asimov, hayatının bir kısmını üniversitede eğitim vererek geçirmiştir. Yazar kimliği bilim insanlığına, bilim insanı kimliği ise yazarlığına büyük katkıda bulunmuştur.
Çocukluğu ve İlgi Alanları

Rusya’dan Amerika’ya küçük yaşta göç etmiş olan Asimov’un ailesi, şekerci dükkanı işletmektedir. Vaktinin çoğunu babasının dükkanında geçiren Asimov, dükkandaki çoğunluğu bilim kurgudan oluşan dergilere duyduğu ilgiyle birlikte okuma yazmayı çok küçük yaşta öğrenmiştir. Bilimsel yönü daha ağır basan bu dergiler, Asimov’un kariyer seçiminde etkili olmuştur ve onu tutarlılıkları ile öne çıkan hard science fiction alanına itmiştir.
Daneel Olivaw
Daneel ya da tam adıyla Robot Daneel Olivaw, Robot serisinin ana karakterlerinden biridir. İnsana birebir benzeyen ilk robot olması ile dikkat çeken Daneel, Üç Robot Kanunu’nu özveri ile uygulayan bir robot iken ilerleyen zamanlarda insanlığın varlığını sürdürmesine yardımcı olan koruyucu bir kişilik haline gelmiştir.
En İyi Olma Yolunda Atılan Adımlar

Asimov kariyeri boyunca kurgu dışı bilimsel eserlerinde pek çok atıf alan önemli bir isim olmuştur. Kurgu eserlerinde ise özellikle bilim kurgu ve fantezi edebiyatının mihenk taşı olarak görülen Hugo ve Nebula Ödülleri‘ne birden fazla kez layık görülmüştür. Hatta Vakıf serisi 1966 yılında tüm zamanların en iyi serisi olarak kabul edilmiştir.
Fanların İsteği İle Devam Eden Seri
Yazdığı kısa öykülerin birleştirilmesi ile oluşturulan Vakıf serisi ilk olarak bir üçleme olarak yayımlanmıştır. Kitap haline getirildikten sonra ün kazanan bu seri, hayranlarının ilgisini çekmiş olacak ki Asimov’a serinin devamını yazması için yoğun bir baskı yapılmıştır. Hayranlarının isteğine yaklaşık otuz yıl sonra karşılık vermiş olan Asimov; Vakıf serisini, daha önce başlamış olduğu Robot ve Galaktik İmparatorluk serileri ile birleştirip büyük bir Asimov evreni haline getirmiştir.
Galaktik İmparatorluk Serisi

Kronolojik olarak Robot ve Vakıf serileri arasında köprü görevi gören Galaktik İmparatorluk serisi birbirinden bağımsız üç ayrı kitaptan oluşmaktadır. Kitaplar kronolojik olarak sıralanmıştır fakat birbirinin devamı değildir. Asimov evrenini derinleştirmek isteyenler tarafından mutlaka okunmalıdır.
Hari Seldon
Vakıf’ın kuruluşuna önderlik eden Hari Seldon, Asimov’un yarattığı en önemli ve en derin karakterlerden biridir. Vakıf’ın belkemiğini oluşturan psikotarih kavramını bulan Seldon, kimi zaman insanlığın unuttuğu bir karakter kimi zaman ise kutsal kabul ettiği bir peygamber olarak görülmüştür.
İnsanlığın Kutsallığı
Ailesinin Amerika’ya göç etmesi sayesinde İkinci Dünya Savaşı’nın dehşetini yaşamaktan kurtulan Asimov, insanın varlığına her zaman büyük bir değer atfetmiştir. Her ne olursa olsun insanlığın devamının kutsal bir amaç olarak kabul edilmesi gerektiğini düşünen Asimov, yazdığı eserlerde de bu düşünceyi temel ilke haline getirmiştir. Fikirleri sayesinde 1984 yılında American Humanist Association (AHA) tarafından yılın hümanisti ödülüne layık görülmüştür.
John W. Campbell

Asimov’un çok verimli bir şekilde çalıştığı fakat henüz üne kavuşmadığı dönemlerde Astounding dergisi editörü John W. Campbell ona yol göstermiştir. Özellikle yazdığı kısa öykülerde editörlüğünü yapan Campbell zamanla Asimov’un en yakın arkadaşlarından biri olmuştur. Bilim kurgunun altın çağını yaşamasının mimarı olan Campbell ile tanışmasını Asimov, doğru yerde doğru zamanda ve doğru nedenlerle bulunmasına bağlıyor.
Kısa Öyküler
Asimov’un bu denli verimli bir hayat geçirmesinin temel sebebi çoğunlukla kısa öyküler yazmasıdır. Kariyerinin yükselişini sağlayan Nightfall (1941) isimli öykü başta olmak üzere onlarca farklı kısa öykü kaleme almıştır. Öykülerinin yazımı ve başlıkları konusunda çoğu zaman zıt düşseler de editörü John W. Campbell tarafından pek çok yardım da almıştır.
Last Question
The Last Question -ya da Türkçe ismiyle Son Soru– öyküsü, Asimov’un en beğendiği öykü olmuştur. Doya Doya Yaşadım isimli otobiyografisinde bu öykü ile ilgili düşüncelerini şöyle aktarır: “…insan zekasının (ya da kendi zekamın) sınırları nereye uzanıyor diye düşünmeye başlamıştım. Oturup Son Soru‘yu yazmaya koyuldum. Topu topu dört bin yedi yüz kelimeyle insanlığın, bilgisayarların ve evrenin on trilyonluk tarihini anlattım. Tek cümlede dahi tereddüt etmeden öyküyü yalnızca iki oturuşta yazıverdim. Daha yazmaya başlar başlamaz bunun çok özel bir öykü olacağını anlamıştım.”
Multivac isimli bir bilgisayara asırlar boyu farklı insan ve varlıklar tarafından sorulan “entropiyi geri çevirmenin bir yolu var mıdır?” sorusu ile birlikte Asimov, evrenin yaratılışına ışık tutmaya çalışmıştır.
Mantığı ve Dine Bakış Açısı
Musevi kökenli bir ailede yetişmiş olan Asimov‘un dinle arası hiçbir zaman çok iyi olmamıştır. Bir bilim insanının olması gerektiği gibi mantığını her zaman duygusal öğelerin önüne koyan Asimov’a göre Tanrı tartışmaları mantık dışında kalır. Akılcılık ilkesi gereği Tanrı’nın varlığı ya da yokluğunu kanıtlamayı boşa harcanmış bir vakit olarak görür.
Nightfall Öyküsüyle Değişen Bir Kariyer
Asimov, Nightfall‘dan önce onlarca farklı öykü yazmış ve onlarca kez ret almıştır. Özellikle Campbell tarafından reddedilen eserlerini defalarca kez yeniden yazmış ve bazılarını direkt çöpe atmıştır. Yazar olarak üretkenliğinden bir şey kaybetmese de ilk günkü hevesinin artık olmadığını fark etmiştir. Tam da bu esnada kendisinin favorisi bile olmayan Nightfall öyküsü sayesinde kariyerinin dönüm noktasını yaşamıştır.
Okuma Sırası

Üç farklı evreni birbirine bağlayarak devasa bir hikâye ortaya çıkaran Asimov’u okumanın pek çok farklı yolu vardır. Yayımlanma tarihi ve kronolojik sıraya göre iki temel okuma sırası vardır. Fakat tavsiye edilen sıra şu şekildedir:
- Sonsuzluğun Sonu (Bağımsız Kitap)
- Vakıf (Vakıf Üçlemesi 1. Kitap)
- Vakıf ve İmparatorluk (Vakıf Üçlemesi 2. Kitap)
- İkinci Vakıf (Vakıf Üçlemesi 3. Kitap)
- Çelik Mağaralar (Robot Serisi 1. Kitap)
- Çıplak Güneş (Robot Serisi 2. Kitap)
- Şafağın Robotları (Robot Serisi 3. Kitap)
- Robotlar ve İmparatorluk (Robot Serisi 4. Kitap)
- Vakıf’ın Sınırı (Vakıf Serisi 4. Kitap)
- Vakıf ve Dünya (Vakıf Serisi 5. Kitap)
- Vakıf Kurulurken
- Vakıf İleri
Vakıf ve Dünya kitabı ile bu evrene son noktayı koyan Asimov, tüm bu oluşumun temellerini okuyucuya gösterdiği ve Vakıf’ın öncesini anlatan Vakıf Kurulurken ve Vakıf İleri kitaplarını yazmıştır. Seriyi tamamlayan okurun her şeyin başlangıcını görmesi tatmin edici olacaktır.
Tüm bunların yanı sıra, kronolojik olarak Robot ve Vakıf serilerinin arasında yer alan Galaktik İmparatorluk serisi ve robot hikâyelerinin toplandığı Ben, Robot kitabı bağımsız kitaplar olarak da okunabilir.
Ölüm Nedeni
Bilimkurgunun önde gelen ismi Asimov, 6 Nisan 1992’de yetmiş iki yaşında hayatını kaybetmiştir. Ölüm nedeni ailesi tarafından çoklu organ yetmezliği olarak belirtilse de yıllar sonra asıl ölüm nedeninin HIV kaynaklı kalp krizi olduğu açıklanmıştır. Geçirmiş olduğu ameliyat sırasında kan transferi nedeniyle AIDS hastalığına yakalanan Asimov’un asıl ölüm nedeni, toplumsal önyargı oluşturacağı için direkt olarak açıklanmamıştır.
Psikotarih
Psikotarih ya da orijinal ismiyle psychohistory, gerçek bir bilim olmasının yanında kendini Asimov’un eserlerinde de göstermiştir. Bilhassa Vakıf serisinin temelini oluşturan psikotarih kavramı matematik, istatistik ve sosyolojiyi birleştirir. Aynı zamanda bir toplumun davranışlarının tahmin edilebilirliğine odaklanır. Bahsi geçen toplum ne kadar büyükse tahmin etmesi o kadar kolay olur. İnsan sayısı azaldıkça tahmin edilebilirlik o kadar düşer. Yalnızca bir insanın davranışlarını tahmin etmek ise imkansıza yakındır. 1976 yılında verilen röportaj gösterir ki Asimov bu konsepti oluştururken insanları gaz moleküllerine benzetmiştir. Moleküller her ne kadar tahmin edilmez olsa da gazların tamamı halen belirli bir kurala sadık kalır.
Fakat psikotarih ne kadar detaylı olursa olsun bazı konularda yetersiz kalmıştır. Zihinsel kontrol yeteneği olan robotlar ve mutasyona uğrayıp manipülasyon ve telepati yeteneği kazanan Katır karakteri bunun en önemli örneklerindendir. Katır karakterinin eklenmesinde, Seldon Planı’nın bozulmasını isteyen editör Campbell’in büyük bir payı vardır. Campbell bu hamlenin seriyi daha da derinleştireceğine inanmıştır.
Roma İmparatorluğundan Esinlenilen Bir Galaktik İmparatorluk

Galaktik İmparatorluk kavramını oluştururken Roma İmparatorluğun çöküşünü temel alan Asimov toplumun sosyal yapısını Roma İmparatorluğuna benzetmiştir. Bunu daha geniş çaplı bir toplum üzerinden yapan Asimov, tıpkı asla yıkılmayacağı düşünülen Roma İmparatorluğu gibi güçlü bir yapı meydana getirmiştir.
Sonsuzluğun Sonu
Orijinal ismiyle The End of Eternity, insanlığın zaman yolculuğunu bulup toplum üzerinde mutlak hakimiyete sahip olduğu ve sonsuz bir döngü içinde olduğu bir dönemi anlatır. Bu sonsuzluğu kabullenip insanlığı kontrol etmek ile bu döngüden çıkıp yüzünü göğe çevirmek arasında önemli bir seçim yapılacaktır.
Şarkılardaki Yansıması
Asimov’un eserlerinin etkisi öyle yaygınlaşmıştır ki kendisini farklı disiplinlerde de göstermeye başlamıştır. İngiliz grup The Alan Parsons Project’in 1977 tarihli I Robot isimli albümü Asimov’a direkt gönderme yapmaktadır. Eserin isim haklarının o tarihte başka biri tarafından satın alınmasından dolayı grup, eserin ismindeki (I, Robot) virgülü kaldırıp albümün ismini I Robot koymuştur.
Tutarsızlıklar
Yazdığı farklı evrenleri sonradan birleştirme kararı alan Asimov’un çalışmalarında tutarsızlıklar olmaması beklenemezdi. Bazı bölümleri tekrar yazdığı bilinen Asimov’un son yılları, yarattığı evrendeki tutarsızlıkları ortadan kaldırmaya çalışmakla geçmiştir.
Uyarlamalar
Böylesine geniş bir evren yaratan bir yazarın sinema uyarlaması olmaması tuhaf karşılanırdı. Pek çok yönetmene ilham kaynağı olmuş Asimov’un kitapları ve kısa öyküleri pek çok kez sinemaya uyarlanmıştır. Aynı isimli uzun öyküsünden uyarlanan Bicentennial Man, 2004 yapımı Will Smith’in yer aldığı I, Robot filmi ve 2021 yapımı Foundation dizisi en önemli örneklerindendir.
Üç Robot Kanunu
Asimov’un yazınında büyük bir yer kaplayan robotlar, beraberinde insan-robot ilişkisine dair pek çok problem de getirmiştir. Bilinçli makineler olan robotların insanlığın yararına yönelik kodlanması bazı durumlarda çelişkilere neden olmuştur. Bu çelişkilerin ortadan kaldırılması adına Asimov, özellikle kısa hikâyelerini topladığı Ben, Robot kitabında Üç Robot Kanunu’na yer vermiştir. Bu kanunlar şöyledir:
1- Robotlar, insanlara zarar veremez ya da eylemsiz kalarak onlara zarar gelmesine göz yumamaz.
2- Robotlar, Birinci Kanun’la çelişmediği sürece insanlar tarafından verilen emirlere itaat etmek zorundadır.
3- Robotlar, Birinci ya da İkinci Kanun’la çelişmediği sürece kendi varlıklarını korumak zorundadır.
İnsanlığın tamamının refahı, insanın bireyselliğinden daha önemli olduğu için Birinci Kanun başta olmak üzere Üç Robot Kanunu zamanla yetersiz kalmaya başlamıştır. Bu sorunu ortadan kaldırmak adına, diğer üç kanundan daha önemli Sıfırıncı Kanun ortaya konulmuştur. Bu kanun şöyledir: “Robotlar, insanlığa zarar veremez ya da eylemsiz kalarak insanlığa zarar gelmesine göz yumamaz.” İnsan türünün devamlılığı amaç edinen bu kanunlar bazen birbiri ile çelişebilir. Bu durumlar da robotların pozitronik beyninin zarar görmesiyle sonuçlanmaktadır.
Vakıf
Vakıf ya da orijinal ismiyle Foundation, Asimov’u Asimov yapan temel eserdir. İnsanlığın nihai amacını gerçekleştirip farklı gezegenlere yerleştiği ve Galaktik İmparatorluğu kurduğu bir dönemde geçen Vakıf serisi öncelikle kısa hikâyeler halinde yazılmış ve Vakıf üçlemesi olarak kitap haline getirilmiştir.
Hari Seldon, yaratmış olduğu psikotarih bilimi sayesinde bu devasa imparatorluğun yakın zamanda çökeceğini ve insanlığın yüzyıllar sürecek karanlık bir barbarlık sürecine gireceğini tahmin etmiştir. Bu süreyi olabildiğince kısaltmak adına galaksinin iki ayrı ucunda iki farklı Vakıf kuran Hari Seldon, insanlığın kolektif olarak varlığını sürdürmesini amaçlamıştır. Bilimin, dinin ve paranın insan üzerinde mutlak hakimiyetine odaklanan Vakıf serisi, Asimov evrenine kronolojik sırayla bakıldığında Vakıf ve Dünya kitabı ile sonlanmıştır.
Yapay Zeka Etiği
Asimov’un hayal ettiği insansı robotlar, günümüzdeki robotlar ile benzerlik göstermese de bilinç kavramı başta olmak üzere insan ve robot ayrımının nerede bitip nerede başladığı konusu soru işareti haline gelmiştir. Üç Robot Kanunu’na göre Asimov, robotları bir hizmetkar olarak görmek yerine onları insanlığın koruyucusu olarak konumlandırmıştır.
Zamansız Eserler

H. G. Wells, Jules Verne ve Mary Shelly gibi önemli isimlerin yolunu açtığı bilimkurgu türü, Asimov ve diğerleri sayesinde zirveye ulaşmıştır. Günümüzde dahi okurların yüzünü gökyüzüne ve geleceğe çevirmeyi amaçlayan bu eserler asırlar boyunca insanlara ilham kaynağı olmaya devam edecektir.
Kaynakça:
- Asimov, Isaac. Dolu Dolu Yaşadım. Hitkitap, İstanbul: Temmuz 2007.
- “Isaac Asimov 100 Years on” The Register, web Erişim Tarihi: 30 Ekim 2024
- “Isaac Asimov Röportajı (1987)”, Evrim Ağacı, web Erişim Tarihi: 30 Ekim 2024
- Öne Çıkan Görsel Linki