Sinema tarihinin en büyük oyuncularından: Alfredo James, bilinen adıyla Al Pacino. 1940 doğumlu oyuncu , İtalyan bir ailenin oğlu olarak New York’ta doğmuş 20’li yaşlarında tiyatroya merak salmış, 90’ların sonunda ise efsane olarak anılmaya başlanmıştı. Peki 1992 yılında Scent of a Woman filminde sergilediği performansla En İyi Drama Erkek Oyuncu Oscarı dahil olmak üzere kariyeri boyunca elli üç ödül kazanan Al Pacino’nun bize göre unutulmaz üç performansı sizler için derledik.
1- Scarface
Filmin gösterime girdiği dönemde ülkemizde Tony Montana karakteri Sicilyalı olarak lanse edilse de karakterimiz Kübalı bir delikanlıdır. Ülkesindeki devrim sonrası ABD’ye göç etmiş , kız kardeşi ve annesiyle birlikte yaşamaya başlamış bir serseridir. Zaman zaman sosyalizme zaman zaman kapitalizme küfürler yağdırırken şimdilerde mafya sempatisi taşıyan birçok insanın idolü haline gelen Tony Montana karakteri Al Pacino’nun yakaladığı dengeli ve inandırıcı oyunculuğunun güzel bir örneğidir.
“Manny Ribera: Bence elindekiyle mutlu olmayı bilmelisin.
Tony Montana: Sen elindekiyle mutlu ol.Ben hakettiklerimi istiyorum.
Manny Ribera: Neyi hakediyorsun peki.
Tony Montana: Dünyayı dostum ve içindeki her şeyi…”
2- … And Justice For All
Arthur Kirkland karakteri üzerinden adalet sisteminin çökmüş yapısını gözler önüne süren ve seyirciyi adalet kavramı üzerine düşünmeye sevk eden film 1980 yılında En İyi Erkek Oyuncu dalında Al Pacino’ya oscar adaylığı getirmiştir. New York’un en iyi ve dürüstlüğü ile tanınan avukatı Arthur Kirkland kötü ünüyle tanınan ve geçmişte müvekkilini işlemediği bir suç yüzünden hapse gönderen yargıç Fleming‘i savunması istenildiğinde zor anlar yaşar. Al Pacino bu zor anları mesleki bir çatışma olarak değil , her insanın yaşadığı bir iç hesaplaşma olarak sergilemeyi başarıyor. Bu ancak onun gibi büyük bir aktörün başarabileceği bir durum.
“– Burada bir soyguna karıştığın yazıyor.
+ Hayır. Bir zenci yakalamaları gerekiyordu. Bu, sigara gibidir. 20 dakikada bir, bir tane zenci yakalamak zorundalar.”
3- Scent of a Woman
Ve karşınızda 1993 yılında Al Pacino’ya En İyi Erkek Oyuncu Oscarı kazandıran Türkçe ismiyle ‘Kadın Kokusu’ filmi. Eski bir ordu mensubu olan yalnız, yaşlı, kadınlara düşkün ve görme engelli olan bir karakter (Frank Slade) olarak karşımıza çıkan aktör bu rolü için görme engelliler için açılmış bir okulda bolca zaman geçirmiş ve bir hayli gerçek bir oyunculuk ortaya koymuştur. 90’ların atmosferini hissettiren film , kolej öğrencisi Charlie’nin bakıcılığını yapmayı kabul ettiği Frank Slade karakteri ile ilişkisini ekrana taşıyor.
“Hayatım boyunca bacakları değil de, kolları boynuma dolanan bir kadın aradım.”