Leyla ile Mecnun dizisiyle geniş kitlelere adını duyuran, kariyerine oyunculukla başlamış ama zamanla müzik ve kamera arkasında da yeteneklerini sergilemiş olan Ali Atay, kitlesini de gün geçtikçe arttırıyor. Atay, zamanla sadece oynadığı karakterler ve oyunculuğu ile değil yönetmenliği ve senaristliği ile de beğeni ve övgü almaya başladı. Peki konservatuvardaki lakabı Wunderkind (harika çocuk) olan bu çok yönlü sanatçıyı daha yakından tanımaya ne dersiniz?
İlk Yılları
1976’da Rizeli bir ailenin çocuğu olarak Rize’de doğmuş olsa da Ali Atay’ın oraya dair pek anısı yok çünkü sonrasında ailesi önce Ankara’ya sonra da İstanbul’a göç etmiş. Çocukluk günleri ilkokul ikinci sınıfa kadar Ankara’da; sonrasında da İstanbul’un tarihi semtlerinden biri olan Kocamustafapaşa’da geçmiş. Güzel de bir çocukluk geçirmiş, arkadaşlarıyla lise hayalleri kurmuş ve hatta tüm arkadaşları oynuyor diye lisans çıkarttırıp Yedikule Spor kulübünde top bile oynamış. Sonrasında bu alanda o kadar da yetenekli olmadığına karar vermiş.
Başarılı bir öğrenciymiş, özellikle de geometride. Asıl hikâye lise öğrencisi oluşuyla başlamış. Hayatına ekilen oyunculuk tohumlarının başlangıç noktası lisedeki İngilizce öğretmenine aşık olması, onun drama derslerine katılabilmek için tiyatro kolunu seçmesi ve İngilizce piyeslerde yol alması olmuş. Sonrası ise bambaşka bir hikâye.
Oyunculuğa Doğru
Hayatta herkesin dönüm noktası olan bir olay vardır. Ali Atay için de bu babasının ölümü olmuş. Ölümün varlığıyla kendini aramaya başlayan Atay, işletme okumayı planlayan bir öğrenciyken yönünü değiştirip konservatuvara gitmeye karar vermiş. İlk başta ailesinden gelen bir tepki ile karşılaşsa da hedefine ulaşmış ve konservatuvarı kazanmış. Üstelik liseden itibaren hayatında sadece oyunculuk değil, müzik de var olmuş.
Konservatuvarda lakabı ‘Wunderkind’ olan Atay’ın en yakın arkadaşı da Berkun Oya‘ymış. Öyle ki 1999’da mezun olduklarında beraber Krek Tiyatro Topluluğu’nu kurmuş ve 2010’a kadar da aktif bir şekilde tiyatro ile uğraşmışlar. İlerleyen zamanlarda ise Krek’i ayakta tutabilmek için farklı işlerde çalışmaları gerekmiş. 2003 yapımı Şapkadan Babam Çıktı dizisi de bu çabalardan birinde ortaya çıkmış. Müşfik Kenter ve Ali Atay‘ın oynadığı dizinin senaristliğini de Berkun Oya üstlenmiş. Ali Atay’ın Deneyimlerinden ve tiyatroyu daha çok sevmesinden kaynaklı televizyon ile pek yıldızı uzun süre barışmamış. Onu televizyonla barıştıracak proje, aynı zamanda onu zirveye çıkaran ve geniş kitlelere adını duyurmasını sağlayan Leyla ile Mecnun olmuş.
Leyla ile Mecnun (2011)
Efsanevi Leyla ile Mecnun aşkını modernize ederek yayınlamayı hedefleyen ve bunu yaparken de absürt ögeleri ve durum komedisini kullanan dizinin senaristliğini Burak Aksak, yönetmenliğini ise Onur Ünlü üstlenmişti. 2011 yapımı dizinin bizim için önemli olan kısmı ise Ali Atay’ı televizyonla barıştırmış olması. Dizide Mecnun rolünü üstlenen Atay, fenomen olan karakteri ve replikleriyle geniş kitlelere ulaşmıştı. Televizyonla barışmasını sağlayan bu yapımda üç sezon televizyonda yer almış, 2013 yılında biten dizi 2021 yılında bir dijital platformda tekrar başlamış ancak 2023’te tamamen seyircilerine veda etmiş oldu. Böylece Ali Atay da yaklaşık 144 bölüm Mecnun Çınar karakterini seyircilerle buluşturmuş oldu.
Masum (2017)
Konservatuvardan arkadaş olan Ali Atay ve Berkun Oya’nın kendi kurdukları Krek Tiyatro Topluluğu’nda sergiledikleri ve yazımını Berkun Oya’nın yaptığı Ali Atay’ın ise oyuncu kadrosunda yer aldığı Bayrak oyunundan uyarlanmış dijital dizidir. Aynı zamanda ilk yerli dijital dizi projemiz olan Masum da Ali Atay da başrollerden biri olmuştur.
Dijital bir platform üzerinden yayınlanan dizi bir kıyı kasabasında yaşayan emekli Başkomiser Cevdet, eşi Nermin ve oğlu Tarık’ın hayatına odaklanmıştır. Tarık’ın eşi Emel ve abisi Taner bir trafik kazasında ölmesi üzerine Cevdet’in eski öğrencisi Yusuf Komiserin, yakın arkadaşı Taner’in esrarengiz ölümünü aydınlatmak için Başkomiser Selahattin tarafından kasabaya gönderilmesiyle de olaylar gelişmeye başlar.
Limonata (2014)
“Ertan ile konuşa konuşa rol alacağım proje, ‘madem oynuyorum ben yazayım, madem yazıyorum ben çekeyim.’ durumuna kadar geldi. Başlangıçta oyuncu olarak dahil olduğum projeyi çekmeye başladım. Bu arada ‘limonata’ya kadar fotoğraf dahi çekmemiş bir adamım!”
Limonata (2014), Ali Atay‘ın ilk yönetmenlik ve senaristlik deneyimi olan filmidir. Aslında filmin tohumları da Atay ile Ertan Saban’ın beraber rol aldıkları bir dizi zamanı aralarındaki sohbetlerde atılıyor. Ancak akıllarındaki şey istedikleri projede oyuncu olarak yer almak. “İkna olduğum fikri hemen hayata geçirme gibi bir huyum var.” diyen Atay, Saban ile olan sohbetin devamında mevzunun hem yönetip hem çekmeye geldiğini söylüyor.
Limonata’nın hikayesi, Makedonya’da yaşayan Suat isimli eski bir tır şoförünün ölümcül bir hastalık nedeniyle yatağa düşmesiyle başlamış oluyor aslında. Suat’ın oğlu Sakip’i yanına çağırıp ölmeden önceki tek dileğinin Selim adındaki ikinci çocuğunu bulmak ve ondan helallik istemek olduğunu söylemesiyle Sakip babasının emektar arabasını alarak elinde yalnızca kardeşinin adı ve eski bir adres ile yola çıkıyor ve Limonata macerası da böylece tam anlamıyla başlamış oluyor.
Ölümlü Dünya (2018)
“İnsanlar ne yapacaklarını bilmiyorlardı, ben böyle bir senaryo nasıl olacak diye düşünüyordum falan. Kimse rahat değildi açıkçası. Böyle bir tedirginlikle çıktık sete ve böyle bir tedirginlikle bitirdik. Montajda da aynı tedirginlik devam etti, ta ki gala gününe kadar. Seyirci nasıl bulacak, bu şakalara sadece biz mi gülüyoruz, bu mizah onlara ürkütücü mü gelecek filan.”
Dilden dile dolaşan dizileri ve filmleri olan Ali Atay’ın oyunculuğundaki favori projemi seçemesem de çoğumuz gibi kamera arkasında favorim Ölümlü Dünya serisi. Ali Atay‘ın hem yönetmenliğini yaptığı hem de senaryo ekibinde yer aldığı komedi, aksiyon, macera türündeki Ölümlü Dünya serisinin ilk filmi 2018’de, ikinci filmi ise 2023 yılında vizyona girdi ve büyük beğeni topladı.
Filmin ilki, uluslararası kiralık bir suç çetesinin Türkiye’deki işlerini halleden bir ailenin o suç çetesiyle ters düşmesiyle, onlardan kaçarken yaşadıkları komik ve aksiyonlu olayları konu alıyor. Atay’ın bir röportajında bahsettiği gibi ilk etapta olumsuz tepkiler gelse de zamanla seyirci projeyi anladı ve arkasından övgüler gelmeye başladı. Sonuç olarak seyircinin en çok beğendiği ve Ali Atay’ın yönetmenliğinin ve senaristliğinin en çok övgü aldığı projelerden biri oldu.
Bir Oyuncudan Daha Fazlası
Liseden beri ilgi alanlarından biri müzik olsa da kariyerine tiyatro ve dizi oyunculuğu ile başlayan oyuncu önce dizide (Leyla ile Mecnun) söylediği şarkılarla profesyonel anlamda müzik alanına yönelmiş sonrasında ise dizideki rol arkadaşlarıyla kurdukları Leyla The Band ile yeni şarkılar çıkarıp pek çok şehirde konserler vermişlerdi. Çıkardıkları şarkılar arasından Yokluğunda şarkıları en çok dinlenenler listelerinde uzun süre yer aldı.
