Caravaggio kimdir?
Caravaggio olarak bilinen Michelangelo Merisi, Barok sanatçısı ve 17. yüzyılın en çok tanınan İtalyan ressamlarından birisidir. 17. yüzyıl sanatını özellikle kullandığı ışık teknikleri yönünden oldukça etkilemiştir. Bilinen ismi Caravaggio’yu doğduğu kasabadan almıştır. Michelangelo Caravaggio güçlü ışık-gölge kullanımı ve resimsel düzenlemeyi dramatik bir açıdan ele alışıyla barok sanatının en özgün uygulayıcılarından biri olmuştur.
Günlük yaşamdan sahnelerin, rengin ve gölgenin sade ve gerçekçi bir dille betimlendiği, gece resimlerinin yapıldığı bu üslup, Caravaggio’nun özgün üslubuna temel oluşturmuştur.

1600’lü yıllarda Natürmort tarzı oldukça az ilgi görmekteydi. Ancak Caravaggio tarzına eklediği ölüdoğa detaylarıyla bu tarzı güçlendirdi. Asıl sanatsal olanın olanı olduğu gibi yansıtmak olduğunu ileri sürmesi o dönem için oldukça yenilikçi bir yaklaşım olmasının yanında, bu sebeple de oldukça eleştirilmesine sebep olmuştur. Bunun sebebi, dönemindeki çağdaşların Caravggio‘nun en iyisini arayıp seçmek yerine önünde bulunanları seçip çizmesini eleştirmeleridir. Ancak bu, onun sanatıdır en orijinal yönüdür.
Genç oğlanın elini ısıran kertenkelenin etrafındaki meyveler öyle gerçekçi durmaktadır ki nerdeyse alınıp yenebilecek gibidir. Caravaggio modelleri karşılayacak parası olmadığı için elindeki resimleri model olarak alırdı. Özellikle, Meryem çiziminde bir fahişeyi model olarak kullandığı duyulduktan sonra Roma’daki dini otoritelerin hiçbir şekilde onayını almasa da, Caravaggio, karıştığı kavgalardan zaman buldukça realistik çizgileriyle ve ışık gölge kullanımındaki ustalığıyla çağdaşlarını hayretler içerisinde bırakmaya devam etti.
Roma
Caravaggio hızlı çalışırdı, ancak çalıştığı kadar eğlenmeyi de severdi. Biyografilerinden birinde yazılanlara göre ”14 günlük çalışmadan sonra, kılıcı bir yanında, hizmetçisi diğer yanında günlerce çalım atarak gezerdi ve daima bir kavgaya karışmaya hazır gibiydi; bu nedenle onunla anlaşmak gerçekten çok zordu. (Bugün silahlarda olduğu gibi, o dönemde kılıç yasadışıydı ve taşıyabilmek için izin sahibi olmak gerekiyordu. Caravaggio hasmının ceketini tahrip etmekten, garsona tabak fırlatmaktan, muhafızı yaralamaktan defalarca tutuklandı. Kanvası minimum hazırlıkla başlardı ve bazen ona hayal kırıcı gelen bir tasarımı terk eder ve en baştan daha üstün bir resim çizerdi.

Caravaggio’nun tekniği, siniri kadar spontaneydi. Kanvası minimum hazırlıkla boyamaya başlardı, bazen heves kırıcı bir tasarımını bir kenara bırakır daha ihtişamlı bir resme başlardı. Hakkındaki kritiklerden büyük kısmı nizamsız, sert, karakteristik sıradan insanları kendi eserleri için aziz olarak alırdı ve onları tanınır bir biçimde modern ortamlarda çizmesi hakkındaydı. Emmaus’ta Yemek’ gibi birçok resmini kasten, izleyicilerin sanki sahneye tanık oluyormuşçasına hissedebileceği şekilde yapardı.Aynı zamanda ışığı kullanış tarzı onu ayırt eden özelliklerinden bir diğeridir. Işık, yaşanan olayın en heyecanlı ve can alıcı noktasını işaret etmek için çok önemli bir yardımcıdır. Örneğin bu an,müritleri tarafından İsa’nın tanındığı andır. ‘Kertenkele Tarafından Isırılan Oğlan’dan bu yana değişen tarzı burada net olarak görülmektedir. Özellikle vücut anatomilerini resmedişinde oldukça fark göze çarpmaktadır.

Vittrice ailesi için yaptığı, İsa Peygamber’in Gömülüşü, sanatçının gerçekçi üslubunun en etkileyici örneklerinden biridir. Olay gece gerçekleştiğinden, resmin bütününe yoğun bir karanlık egemendir. Kaynağı belirsiz, güçlü bir ışığın yol göstericiliğiyle, konu anlatılmaktadır. En aydınlık ve büyük figür, İsa Peygamber’in vücududur. Meryem Ana ve Mecdelli Meryem, hüzünlü bir teslimiyet içerisinde betimlenmişlerdir. İsa Peygamber’in resmin sol alt köşesine doğru uzanan cansız elinden, sağ üst köşedeki, yaşadıklarına isyan edercesine, kollarını yukarıya doğru kaldırmış genç kadın figürüne doğru geçiş, ölümden yaşama doğru geçişi simgelemektedir. Resimdeki bütün figürler, özellikle İsa Peygamber ve Vaftizci Yahya, büyük bir gerçekçilikle betimlenmiştir. Bu eser, Michelangelo’nun Pieta’sı ile karşılaştırıldığında, gerçekçiliğin taşıdığı duygusal yoğunluğu ile izleyenlerde çarpıcı bir etki bırakmaktadır.

Caravaggio aynı zamanda sokak sahneleri de resmetti. En iyi bilinenler Hilebazlar ve Falcı’dır. Hilebaz adlı resimde masum bir genç birazdan sahtekar kumarbazlar tarafından dolandırılacaktır. Arkası dönük olan hilekar omzunu biraz daha öne eğerek çaktırmadan sakladığı sahte kartına hamle yapar. Üçüncü kişi ise masum kurbanının kartlarına bakarak, suç ortağına işaretini verir. Adeta bu resme bakan herkes bu suça tanıktır.

Kadının cazibesine kapılmış olduğundan erkek, çingene falcının parmağından bir yüzük çıkardığını ve avucunun okunması sürecinde soyulduğunu fark etmiyor. Bunlar oldukça tiyatral sahnelerdir, zamanın Roma’nında kolaylıkla görülebilecek sahneler..
Malta
1606 yılında ressamın öfkesi sınırı aştı. Bir kadın uğruna ya da bir tenis maçı hakkında olduğu söylenen bir tartışma üzerine yaşanan tartışma bir kılıç kavgasına dönüştü. Caravaggio rakibini bıçakladı, muhtemelen onu öldürmeye niyetli olmasa da, adam yarası sebebiyle öldü. Caravaggio adaletle yüzleşmekten kaçtı.
Caravaggio önce Napoli’ye sonra bağımsız hükümdarlık olan ve şövalyeler krallığı olan Malta’ya gitti. Eğer Malta’da şövalye olabilirse, cinayeti için papalıktan af isteyebilmek adına daha iyi bir pozisyonda olurdu. Vaztifci Aziz John’a yaptığı tablonun karşılığında, üyeliğe kabul edildi.
Sosyal standartları gayet yerindeydi ve iki köle ve altınla ödüllendirildi. Her şey yolundaydı ancak öfkesi bir kez daha başına bela açtı. Bir şövalyeyle kavgaya karıştı ve kendisi hapiste buldu. Kaçtı, ancak sınırdan defedildi.
Malta’dan sonra Sicilya’ya yerleşen Caravaggio’nun resimleri, tıpkı onu silahlı şekilde uyumaya ve herhangi bir eleştiriden sonra resimlerini yırtıp atmaya iten ruh hali gibi gitgide karanlık ve gölgeli olmaya başladı.
Napoli
Bu resimde Caravaggio’nun chiaroscuro’nun (ışık-gölge tekniği) karakteristik kullanımı açıkça görülebilir. Kelimenin tam anlamıyla ‘açık-koyu’ olarak tercüme edilen bu teknik, üç boyutlu derinliği yeniden oluşturmak için bir resimde parlak ve gölgeli alanlar arasında güçlü kontrastlar kullanır. Caravaggio, bu tekniğin Rönesans sırasında dramatik bir etki yaratmasına öncülük eden sanatçılar arasındaydı. Chiaroscuro, sonraki İtalyan Barok tarzında da oldukça etkili oldu.
Bu sahne, Salome’ın dansıyla Judea Kralı Herod’un lehine kazandığı Yeni Ahit’teki bir hikayeden alınmıştır. Hayranlığının bir işareti olarak, Herod Salome’a kendisinden bir şey dilemesini ister. Salome’un annesi ve Herodia tarafından Salome, Yahya’nın başını istemeye ikna edilir.
Burada, ışık ve gölgeler arasındaki keskin kontrast, her figürün özelliklerini keskin bir şekilde yansıtır ve sanatçının duygusal tepkilerini keşfetmesini kolaylaştırır. Hem cellat hem de Salome, İncil hikayelerinin diğer Rönesans tasvirlerinin bazen gösterdiği melodramdan yoksun, sahneye ürkütücü bir kalite veren, bağımsızlık ifadelerine bürünmüştür.
Caravaggio, Salome’ı erişilemeyen, mitolojik bir figürden, ruhunun bu anlık görüntüsünde kusurlu bir insan kadınına dönüştürür.
Caravaggio, Sicilya’dan sonra Napoli’ye geri döndü ve , burada bir saldırıya maruz kalarak enfeksiyonlu yaralar aldı ve bu olay, Caravaggio’yu Roma’da işlediği cinayetin affedilmesi umuduyla Toskana’ya geri dönmeye teşvik etti. Caravaggio, Napoli’ye döndü ancak orada kimse onu büyük bir yetenek olarak görmüyordu. Bir gün meyhane çıkışında bir saldırıya uğradı ve ağır bir yara aldı. Planlı bir şekilde gerçekleşen bu saldırının ardından Caravaggio hayatta kalmayı başardı. Tam da bu sırada Roma onu affettiğini açıkladı. Artık evine dönebilir, yeni bir hayata başlayabilirdi.. Eşyalarını yüklenip yola çıktı, ancak yolda büyük olasılıkla sıtma sebebiyle birden hastalandı ve bir kaç gün sonra da öldü.
Caravaggio’nun bu eseri, Barok resim sanatının başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Resim, bir gece sahnesini betimlemektedir. Aziz Francesco, vücudunda stigmatalarının (Hristiyanlıkta İsa peygamberin çarmıha gerildiği sırada bedeninde oluşan yaraların benzeri olan yaralar) ortaya çıkışını, meleğin kollarında mutluluk içinde kendinden geçerek karşılamaktadır. Barok resim sanatının en belirgin özelliği olan gece ışığının kaynağı bu resimde, çobanların yaktığı ateş olarak gösterilmiştir. Resimdeki dramatik ışık-gölge etkisi, ışığın duygunun yoğun olduğu yerlerde, azizin yüzü ve ellerinde, meleğin şefkatli kollarında yoğunlaşması, aziz ve meleğin oluşturduğu çapraz kompozisyon ve resmin bütünündeki teatral atmosfer, Barok resmin ortaya çıkışında öncü olmuştur. Aziz Francesco’nun yüzünün, sanatçının kişisel portrelerini andırması da dikkat çekici bir başka durum.
Son Başyapıtı

Caravaggio, zaman zaman otoportre yapan bir sanatçıdır. Bu eser son otoportresi olma özelliği taşıyor. Başı kesik canavar olarak resmedilen yüz ise Caravaggio’nun kendi yüzüdür. Sanatçı bu konu üzerinde ele aldığı resimlerin neredeyse tamamında kesik kafa olarak kendi portresini kullanmıştır. Bu tablo aracılığıyla affedilme ümidi ile başını papaya sunduğu da diğer bir bakış açısıdır.
Kaynakça:
http://www.leblebitozu.com/caravaggionun-eserleri-ve-hayati/