Genç yetişkinlerin sıkça kafa yorduğu konular arasında 20’li yaşlar ve beraberinde getirdiği kaygılar bulunuyor. Geleceğe dair belirsizlikler, “Şimdi ne olacak?” sorusu… Önümüzde bir sürü seçenek ve karar vermesi zor durumlar bulunuyor. Ne yapsam benim için daha iyi olur? Ben bu hayattan ne istiyorum? İlkokulda sorulduğunda cevap vermesi kolay bir soruydu. Peki ya şimdi? Bu endişelerin kaynağını anlayıp başa çıkma yollarını keşfe çıktık.
Çeyrek Yaş Krizi Nedir?

Çeyrek yaş krizi, çoğu gencin 20’li yaşlarında, özellikle üniversiteden mezun olduktan sonra gelen “Şimdi hayatımla ne yapacağım?” kaygısıyla başlayan ve bizi oldukça strese sokan bir dönemdir. 20’li yaşlarımızdan 30’lu yaşlarımıza kadar sürebilir. Çeyrek yaş, “Evlenip aile mi kursam, kariyerime mi odaklansam, yurtdışına gitmek benim için mantıklı mı, ayrı eve mi çıkmalıyım, doğru bir meslek seçimi mi yaptım?” gibi sorularla başlayıp devam eden bir süreçtir. Bu yaşlarda ne yapacağımızı, hayatımızı nasıl yönlendireceğimizi seçmek oldukça streslidir. Ne yapacağımızı bilemeyiz ve bu stres hali, sadece zihnimizde değil, aynı zamanda fiziksel olarak da kendini göstermeye başlar. Baş ağrısı, mide bulantısı, şiddetli terleme ve ayak sallama gibi semptomlar görülebilir. Psikolojik olarak kendimizi kaybolmuş hissederiz.
Toplum Baskısı ve 20’li Yaşlar

“Ne olacak senin bu halin? Ee okudun da ne oldu? Evlilik yok mu evlilik? Çocuk ne zaman? Evlilik için yaşın çok küçük değil mi? En iyisi yurtdışına gideceksin!” Bu cümleler size de tanıdık geldi mi? Toplum her zaman bizden bir şeyler bekliyor değil mi? Kendi koyduğu kurallara göre üzerimizde bir baskı oluşturuyor ve onların dediğine uysak bile yargılayacak başka bir şey buluyor kendine. Toplum baskısından bağımsız, özgürce yaşayan kaç kişi görüyorsunuz çevrenizde? Kabul etsek de etmesek de bu baskı üzerimize karabasan gibi çökmüş durumda.
Daha 20li yaşlarının başında olan bir genç, hayatını şekillendirmeyi denerken toplumu mu dinleyecek, kendi sesini mi? Daha ne istediğimizi anlamakla uğraşırken bir de sürekli başkaları bize ne istememiz gerektiğini söylüyor. Bu da haliyle kafa karıştırıyor ve belki de yapılan yanlış seçimlerle sonuçlanıyor. En basiti; üniversite ve bölüm seçimlerimizde bile, kendi istediğimiz ve yeteneğimiz olan bölümü ikinci plana atıp toplumun bizden ne beklediğine bakıyoruz.
Evrimsel Sebepler

Kendi benliğini bulmayı deneyen, hayatını inşa etmeye çalışan her birey, çeyrek yaş krizi yaşayabilir. Sonuçta hayat belirsizdir. Evrimsel sebeplere baktığımızda ise biz insanlar, her zaman güvende hissetmek isteriz. Temel ihtiyaçlarımızdan biri de güven duygusudur. 20li yaşlarımızın getirdiği bu belirsizlik, beraberinde güvensizlik hissini de getirir. Bu güvensizlik hissiyle baş etmeye çalışan insanda ister istemez bir panik havası oluşur. Bu, insanın doğasında vardır.
Siz de Yaşıyor Olabilir misiniz?

20’li yaşlar belirsizliklerle doludur ama bir o kadar da güzeldir. Çeyrek yaş krizi gelip geçici bir durum ve 20’li yaşlarındaki çoğu genç bunu yaşıyor. Elbet bu stresli zamanlar da geçecek ve çok güzel anılar sizi bekliyor olacak. Geleceği kontrol edemeyeceğinizin farkına varın ve ne istediğinizi bulmak için toplumu değil, kendi sesinizi dinleyin.
Yazardan bu yazıyı okuduktan sonra dinlemeniz için bir şarkı önerisi:
Kaynakça
Çok, F. ve diğerleri. “Yetişkinliğe Geçiş Sürecinde Gelişimsel Bir Kriz: Çeyrek Yaşam Krizi.” Humanistic Perspective, vol.5, no.2, 16 Haz. 2023, pp. 898-920. https://dergipark.org.tr/tr/pub/hp/issue/77874/1253697
Cebeciler, İ. “Bir Genç Yetişkin Problemi: Çeyrek Asır Krizi.” Hiwell, 17 Tem. 2023, https://www.hiwellapp.com/blog/ceyrek-asir-krizi
Kazaz, G. “Çeyrek Yaş Krizi Denemesi!.” Bianet, 11 Ocak 2014, https://bianet.org/yazi/ceyrek-yas-krizi-denemesi-152731
Kapak görseli: webtekno.com