Kuranı Kerim de KISSALARIN EN GÜZELİ diye geçen Divan edebiyatında birçok şairin mesnevilerine konu olan hikayedir. Yusuf suresinde anlatılır ve bu kıssa :
Hz. Yusuf un ibretlik hayat hikayesidir.
Edebiyat dünyasında bir kısım yazarlar hikayeyi kendi öznelliklerine göre yorumlayarak yazmışlardır. Eserin Türk edebiyatında birden çok varyantı bulunmakla birlikte en ünlüsü Ali’ nın- Kıssa-i Yusuf adlı eseridir. Divan edebiyatı sanatçılarından Taşlıcalı Yahya da Batı( Tevrat versiyonu ) ve Doğu( Kuran versiyonu ) da ortak tema olarak işlenen konuyu mesnevi olarak ele almıştır. Ayrıca günümüzde değerli yazarımız Nazan Bekiroğlu da bu kıssayı Yusuf ile Züleyha- kalbin üzerinde titreyen hüzün adlı kitabında anlatır.
Yusuf kıssası kıskançlık, iffet, ayrılık acısı, aşk,doğruluk ve haklılığın karşılıksız kalınmayacağını anlatan güzel bir hikayedir. En güzel yanı ise hikayenin Kuran güvencesi altında olmasıdır.
Hz. Yusuf , Yakup peygamberin oğludur. On bir kardeştirler. Bir gece Yusıf bir rüta gçrür ve babasına anlatır:
” Düşümde Güneş’i gördüm canım baba.
Yakup titredi.
Sonra Ay’ ı gördüm, diye ilave etti.
Yakup ürperdi.
Sonra on bir yıldız gördüm yanı sıra.
Yakup yumdu gözlerini. İçinden bir deniz geçti.
Geldiler, teker teker, gökten yanı başıma indiler. Döndüler çevremi bir kez . Sonra önümde…
Yakup yumdu gözlerini daha sıkı, açtı gözlerini daha büyük içindeki göklere.. ” (s.25)
Babasının en gözde çocuğudur ve rüyası üzerine babası daha bir titrer. Bu durum kardeşleri tarafından kıskanılmasına ve O’nun gezme bahanesi ile dışarı çıkarılıp ve kuyuya atılmasına sebep olacaktır. Hayatı bu andan itibaren oldukça değişecek ve O’nu yoldan geçen bir kervan bulacaktır ;esir pazarına götürecektir.
Peki Yusuf un babası ne haldedir ? Yusuf un babasına oğlunu bir kurdun yediği söylenir ve kanlı gömlek de beraberinde verilir ; bir boya ile kızartılmış . Babası bu hüznü ömrü boyunca kalbinde taşıyacaktır.
” Söze en büyükten bir küçüğü başladı.
Baba , dedi , babacığım.
Bir küçüğü devam etti:
Bir yarış yapıyorduk, giysilerimizi çıkarmıştık
çıkarmıştık, başına da Yusuf u bırakmıştık, kimsecikler çalmasın diye.(…)
En büyükleri dedi:
Bir de ne görelim? Yusuf u kurt yememiş mi ? Yedikten sonra utanmadan
bir de geriye Yusuf un gömleğini bırakmamış mı ?(…)
Yakub susarak ağladı. Ama sabır acıya mani değildi. O kadar acı çektiğini ki Yakub, Yakub’un Neşeler Evi, Külbe-i Ahzan’a dönüştü, Hüzünler Evi.” (S .43)
Züleyha bu sırada Potifar ile evlidir ve sevmeden istemeden evlenmiştir, mutsuzdur.
Yusuf , Züleyha ya esir pazarından eşinin aldığı bir köle olarak getirilir.
Züleyha Yusuf un güzelliği karşında hislerini gizleyemez ve aşık olur.
” Yusuf, dedi , Züleyha, sen benim, evvel düşen şehrimsin, ahir düşen şehrimsin. Ezel düşen şehrimsin, ebed düşen şehrimsin. Yusuf, dedi Züleyha; kalbin sen , benimsin yalnız benimsin; kalbin ben , seninim yalnızca seninim. ” (S.121)
Fakat bu aşka Yusuf karşılık vermez. Züleyha ise bu güzelliği odasına çağırır ve aşka davet eder. Yusuf her ne kadar seviyorsa da evli olan Züleyha’nın bu isteğine karşılık vermek istemez ve arkasını dönüp gitmek üzereyken Züleyha gömleğinden tutup çeker ve gömlek yırtılır.
” Yusuf ‘ un gömleği gün gelir, kurtuluşum parçaladı, der de bırakırlar Yakub’un kucağına. Yusuf un gömleği gün gelir asarlar Mısr’ın kapısına. Yusuf gömleğinden, gömleği Yusuf un şimdi Züleyha’nın elinde.” (S. 111)
Bu sırada Züleyha’nın kocası gelir ve Züleyha Yusuf u suçlar.
” Züleyha atıldı, inanma ona!
Yusuf fısıldadı, inan bana!
Züleyha haykırdı inan bana. İnan bana ! ” ( S 111)
Yusuf zindana atılır.
Adil olacağına güvenilen büyüklere danışılır ve gömleğin arkası yırtıksa kadın, ön yırtıksa erkek suçludur , derler. Gömleğin arkası yırtıktır . Bu Isparta karşısında Züleyha, O’nun Rabbini bildiğini ve iffetli olduğunu söyler.
” Yanlış hesap gittiği yerden geri döner nasılsa günü gelince. “ (s .117)
Yusuf’a ise içeri atıldığı zindandan Allah tarafından rüya yorumlama bahşedilir.
” Hiçbir rüya bir diğerinin tekrarı olmazken, görülmüş bir rüyayı bir daha gören. Ve görülmüş bir rüyanın üzerinden yeni bir bilgiyle geçen Yusuf adlı kendi rüyasının yorumuyla başlayan yorum ilmi verildi.” ( S. 156)
Ve bu şekilde Yusuf, Mısır ‘ da yüksek makama getirilir. Bu sırada Züleyha’nın kocası ölür ve Yusuf ile Züleyha evlenir.
” Firavn, Yusuf’u Mısr’a aziz yaptı önce, sonra Züleyha ile evlendirdi. ” ( s.177)
Ve yazımızı şu güzel Emrah Çam’ın güzel şiirini vererek bitirelim:
Her yan Züleyha dolu
Yusuf olmak yürek ister..
Not:Alıntılanan kitabımız :Timaş Yayınları,Nazan Bekiroğlu, Yusuf ile Züleyha.