Vladimir Vladimiroviç Mayakovski, 19 Temmuz 1893 yılında Gürcistan’da dünyaya gelmiştir. 12 yaşında iken 1905 devrimi döneminde Çarlığa karşı eylemlere katılmıştır ve ilerleyen yaşlarda da politik konularla ilgilenmiştir. 1917 Ekim Devrimi’nden sonra Bolşevikleri desteklemektedir. Devrimi sadece politik olarak ele almayan Mayakovski, eski sanat anlayışının da yıkılması gerektiğini ifade etmiştir. Sanatı kitlelere mal etme, halk ile buluşturma Mayakovski başat olmak üzere, Rus fütüristlerin belirgin özelliklerindendir.
Mayakovski şiir anlayışını 1926 yılında “Şiir Nasıl Yapılır?” adlı metininde dile getirmektedir. Bu yazıda, ilk olarak Mayakovski’nin temsilcisi olduğu Rus fütürizmine değinilecektir sonrasında ise “Şiir Nasıl Yapılır?” isimli metne sağdık kalarak Mayakovski’nin şiir anlayışı ele alınacaktır.
Rus Fütürizmi Nedir?
Fütürizm, 20.yüzyılın başlarında İtalya’da ortaya çıkmış bir sanat akımıdır. Öncüsü İtalyan şair Marinetti’dir. İtalyan Fütürizmi ile Rus Fütürizmi birbirinden ayrılmaktadır, hatta ilerleyen dönemlerde Gramsci’nin “İtalyan Fütürizmi kendi özelliğini yitirmiştir.” Dediğine de şahit oluruz. Mayakovski’nin temsilcisi olduğu Rus fütürizmi; tüm otoritelere karşıdır, toplumsal etik, estetik görüşlere son verme niyetinde olup geleneksel beğeniye karşı çıkar. Rus fütüristler alışılageldik kurallara, noktalamaya uymayacaklarını da duyurmuşlardır. Kendilerini “yenilikten yana” olan bir konumda görmektedirler. Aynı zamanda klasik edebiyata da karşı çıkmışlardır. Rus fütürizmi kendi içinde gruplara ayrılır ancak çok uzun olduğundan mütevellit bu gruplara yazıda yer verilmeyecektir. Kruçyonıh, D.Burliyuk, Mayakovski, N.Burliyuk ve Livşits önemli temsilcilerindendir.
Mayakovski’nin Şiir Anlayışı
Rus fütürizmin önemli temsilcisi olan Mayakovski, nefretinin romantik-eleştirel küçük burjuvalara yönelik olduğunu eserinde birincil ifade olarak belirtmektedir. Ona göre şair kendi poetik kaidelerini ortaya koymalıdır. Fütürizm Bildirisi’nde de yer aldığı üzere yazımını yüreklilik, başkaldırı ve gözü peklilik çerçevesinde gerçekleştirir. Eski sanat anlayışının yıkılmasını isteyen Mayakovski, yeniliği şiir için zorunlu tutar eğer eskiden yararlanılacaksa da bunun yeni malzemenin niceliğine uygun olacak şekilde ele alınması gerektiğini ifade eder. Onun şiir anlayışına göre şiirdeki “anahtar sözcük” genellikle baştan ortaya çıkar ve o sözcük şiirdeki fikri karakterize eder, gelen diğer sözcükler ise anahtar sözcüğe bağlı olarak gelir. Kendi kendini oluşturan sözcüklere önem veren Mayakovski, ritme de bir hayli önem vermektedir. Öyle ki, onun için akışı düzenlemek, çevredeki seslerin keşfini gerçekleştirmek şiirsel çalışmanın mühim bir ayağını oluşturur hatta noktalamadan daha önemlidir. Şair ritim duygusunu benliğinde geliştirmeli ve ezber kalıplara düşmemelidir. Mayakovski şiiri bir üretim olarak gördüğü için düşünmeden, uğraşmadan, ezbere gidilerek meydana getirilen şiirlere sıcak bakmamaktadır fakat bu sanatı yalnızca üretime indirgediğine işaret etmez. Şairler tarafından, her şiirsel çalışmanın yöntemi öğrenilmelidir ve yeni yaratımlar için gereken üretim becerilerine hakim olunmalıdır. Ezber kalıplara karşı olduğunu belirttiğimiz Mayakovski, şiir üretmek için her gün çalışılması gerektiğini söyler ve kendisi de 10 saatten fazla çalıştığını ifade eder. Yani şiiri bir iş olarak görür. Romantik-eleştirel küçük burjuvalara karşı nefret besleyen şair, rasyonel olmayan şiirsel içeriklerden kaçınılması gerektiğini aktarır. Onun şiir anlayışına göre şairler anlatacağı konuyu “şiir dışında” başka bir yöntemle anlatamayacaksa kaleme sarılmalıdır. Şair bunların yanında; sosyal beklentiyi doğru anlamak için hayatın tam da ortasında olmalı, gündelik yaşamdan, tarihten, bilimden haberdar olmalıdır. Politik açıdan net bir tavır sergileyen Mayakovski, “apolitik sanat masalını paramparça etmeli” ifadesini eserinde okurlarıyla paylaşır. Son olarak şairin şiir anlayışını anlamak ve görmek adına bir şiirine yer vermek gerekmektedir:
Telo tvoye Senin bedenini
budu bereç i lyubit koruyacağım ve seveceğim,
kak soldat, obrublennıy voynoyu savaşta sakatlanmış
nenujnıy, niçey, yararsız, kimsesiz bir askerin
berejet kendi tek bacağını
svoyu yedinstven nuyu nogu. koruduğu gibi.
KAYNAKÇA
M.Ö Parer, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dergisi (2002) 42,1-2 43-65
Mayakovski (2018), Şiir Nasıl Yapılır (2.Baskı), Kadıköy