Hint mitolojisi kaynaklarında Vişnu‘nun dünya avatarlarından biri olarak geçen Rama, onun dünyaya gelen yedinci avatarıdır. Prens Rama, Vişnu’nun bedenlenmiş hali ve tanrı-insan olarak tanımlanır; Ramayana Destanı’nın baş karakteridir. Ramayana Destanı, Rama’nın hayatı ve örnek yaşantısını anlatır. Prambanan Tapınağı’nın iç duvarları destanın resmedilmiş kabartmalarıyla doludur (Ramayama Destanı ve Hayat Ağacı).

Her zaman adaletten ve doğru olandan yana olan Rama, dine bağlılık ve edebi kurtuluşa ulaşma yolunda Hindular için rol model olmuştur. Bir Hindu’nun nasıl olması gerektiği Rama’nın karakteri ve yaşantında gösterilmiştir.
Ramayana Destanı ve 7 Kitabı
Ramayana kelime olarak “Rama’nın Serüvenleri” anlamına gelmektedir. Hint mitolojisi ve Hint tarihinin en önemli iki destanından biridir. Diğeri ise Mahabrata‘dır (Hindu Dini Geleneğinde Rama Avatarasının Örnekliği). Ramayana Destanı‘nın Bilge Valmiti tarafından yazıldığına inanılmakta hatta Valmiti’nin Rama’nın çağdaşı olduğu ve destandaki bazı bölümleri tanık olarak yazdığı söylenmektedir.
Zaman içinde farklı Ramayana nüshalarının çıktığı söylenmekte ve destana sonradan yapılan eklemelerden bahsedilmektedir fakat “orijinalinin Valmiki’nin yazdığı Ramayana olduğu ve Rama’nın Şiva’nın avatarası olduğu gerçeğinin her nüshada belirtildiği ifade edilir” (Hindu Dini Geleneğinde Rama Avatarasının Örnekliği).

7 bölüm ve 500 şarkıdan oluşan manzum destan 24 bin dizedir. Sadece bir hikâyeden ibaret olmamakla birlikte içinde dini ve felsefi öğeler barındırmaktadır. Bu dini ve felsefi öğretiler Rama’nın karakterinde kişiselleştirilmiştir. Ramayana, destan olarak sadece Hindistan’da değil Güneydoğu Asya’daki çoğu ülkede oldukça popülerdir.
Destan 7 kitaptan (kanda) oluşmaktadır. Bu 7 kitabın her birinde Rama’nın hayatının farklı bölümleri anlatılır.
1) Bala Kanda
Çocukluk anlamına gelen Bala Kanda’da Kosala Krallığı’ndan Kral Dasharatha, üç kraliçesi ve oğulları anlatılmaktadır. Rama ve kardeşi Lakşmana’nın Bilge Vişvamitra ile ormanda yaptıkları yolculuklardan bahsedilir. Bu yolculukta kardeşler Bilge Vişvamitra’dan silah sanatı, felsefe, kültür ve yaşamla ilgili eğitim alırlar. Bu kitap Rama’nın prenses Sita ile evlenmesiyle son bulur. (Ramayana Destanı’na Kısa Bir Bakış)
2) Ayodhya Kanda
Ayodhya’nın kitabı olarak çevrilmektedir. Rama Ayodhya kentine geri döndüğünde, Kral Dasharatha tahtı ona vermek ister fakat karısı ona karşı çıkar. Kraliçe, kralın ona sözü olduğunu söyleyerek tahtı kendi oğlu olan Bharata’ya vermesi gerektiği söyler. Kral, Rama’yı 14 yıllığına sürgüne gönderir ve taht Bharata’ya kalır. Rama, karısı ve kardeşi kenti terk ettikten sonra kral ölür, Bharata geri dönmelerini ister fakat Rama babasına verdiği sözü tutarak sürgünden geri dönmez. Bharata Rama’yı onurlandırmak için Rama’nın ayakkabısını tahta koyar (Ramayana Destanı- Özhan Öztürk).
3) Aranya Kanda
Ormanın kitabı anlamına gelmektedir. Sürgündeki Rama, karısı Sita ve kardeşi Lakşmana ormanın derinliklerinde 13 yıl boyunca barışcıl bir şekilde yaşarlar. Rama, bir bilgeden iblislerin yaşadığı Pançavati’de yaşaması tavsiyesini alır ve buraya giderler. Burada iblis Ravana’nın kardeşi Rama’ya aşık olur ve Rama tarafından reddedilir. Bunun üzerine Rama’dan intikam almak için karısı Sita’ya saldırır. Rama yardıma gelen bütün iblisleri yenmiştir fakat bu esnada Ravana Sita’dan etkilenerek onu kaçırır. Bunun sonucunda kitap Rama ve Lakşmana’nın Sita’yı aramaya çıkmasıyla son bulur.
4) Kişkindha Kanda
Vanara Krallığı’nın kitabıdır. Vanara Sankritçe’de orman adam anlamına gelmektedir fakat kelime daha sonra maymunlar anlamında kullanılmaya başlanmış ve maymun adamlar olarak tasvir edilmiştir (Ramayana Destanı’na Kısa Bir Bakış). Rama ve Lakşmana, Sita’nın yerini bulmak için Vanara Krallığı’yla işbirliği yapar ve uçan maymun olarak tasvir edilen Hanuman’dan yardım alırlar. Hep birlikte Sita’nın nerede olduğunu öğrenirler.
5) Sundara Kanda
Güzellik kitabı anlamına gelmektedir. Ravana’nın yaşadığı Lanka’ya (Sri Lanka) ulaşmak için Rama ve Lakşmana Hanuman’dan yardım alır. Yolda başsız iblis Kabandha’yı öldürürler. Hikayeye göre Hanuman zıplayarak Lanka’ya ulaşır ve buraya köprü kurar böylelikle Rama, kardeşi ve maymunlar ordusu Ravana’ya ulaşır. Bu köprü Rama Setu olarak bilinir ve günümüzde Hindistan ile Sri Lanka’yı birbirine bağlayan Adem Köprüsünün burası olduğu söylenmektedir.
6) Yuddha Kanda
Savaş kitabı anlamına gelir. Ravana’ya karşı olan savaş anlatılmaktadır. Sonunda Rama ve arkadaşları Ravana’yı yenerek Sita’yı kurtarırlar. Rama, Sita ve Lakşmana Ayodyha’ya geri döner.
7) Uttara Kanda
Cevaplar kitabı anlamına gelir. Sita’yı kurtardıktan sonra Rama, Sita’nın sadık kalıp kalmadığından şüphelenir ve onu ormana sürgüne gönderir. Bilge Valmiki’nin himayesinde Sita ikizlerini doğurur ve yetiştirir. Tesadüfen ikizler Ayodha’ya geri döner. Rama onları kabullenir ve Sita’nın da dönmesini ister.
Doğruluğun ve Dharma’nın Temsili Rama
Dharma, Hindu geleneğinde birden fazla ifadeye karşılık gelmektedir. Kanun, dini düzen, din, davranış ilkeleri gibi anlamlara gelirken, evrenin işleyişini ve dengeyi sağlayan ilkeler bütünü anlamına da gelmektedir. Dharma, Hindu dininin temel hususlarını oluşturmaktadır. ”Bu doğrultuda Rama, yaşayan dharma örneği olarak görülür.” (Hindu Dini Geleneğinde Rama Avatarasının Örnekliği). Her kararında ve eyleminde dharmaya uygun hareket etmiş ve karar vermiştir. Doğru ne ise ve dharma neyi gerektiyorsa ona göre hareket etmiş ve bu konuda kesinlikle taviz vermemiştir.
Örnek olarak, Ramayana destanında anlatıldığı gibi Rama, babasının ölümünden sonra ülkesine dönebilecekken dharmaya uygun olarak sürgünde kalmayı seçmiş ve 14 yıllık sürgün süresini doldurmuştur. Dharmanın her şeyin üstünde olduğunu vurgulayarak nasıl anlaşılması ve uygulanması gerektiğini göstermiştir.
Rama, insan ilişkilerinde de Hindular için örnek teşkil etmektedir. İdeal bir evlat, ideal bir eş ve ideal bir kardeştir. Babasının sözünden çıkmaması, aile bireylerinden herkesi önemsemesi, aile bütünlüğünü koruması açısından ideal bir kişidir. Eşi Sita ile olan ilişkisi, Hindular için örnek evliliğin temsilidir ve evlenen çiftlere model olarak gösterilmektedir. Öte yandan kardeş olarak Rama, her zaman kardeşi Lakşmana’yla birlikte hareket etmiş, Bharata’nın kral olmasına ses çıkarmamış ve her zaman kardeşlerine destek olmuştur.

Rama, yoksul durumda olanların ve ihtiyaç sahiplerinin her zaman yanında olmuş, adalet ve doğrulukla davranmıştır. Destana göre, o korunmak için yanına gelen kimseyi geri çevirmemiştir. Bu doğrultuda ‘’Ramayana’da Rama en mükemmel sığınak olarak betimlenir’’ (Hindu Dini Geleneğinde Rama Avatarasının Örnekliği). Hindulara göre sosyal düzenin devamlılığı ve adaletin sağlanması için de Rama’nın yaşantısı örnek olarak gösterilmektedir.
Rama, destanda güçlü ve dayanıklı bir kahraman olarak anlatılmaktadır. Geniş omuzlu, uzun kollu, dayanıklı ve yakışıklıdır. En iyi okçu olduğu söylenir. İnsanlar ve şeytani varlıklar tarafından yenilmezdir. Destandaki bir çok hikayede de şeytani varlıkları yenen cesur bir savaşçıdır. Fakat kana susamış bir savaşçı değildir; gerekmedikçe savaşmamış, kan dökmeyi son çare olarak görmüştür. Rama için en önemli olan şey dharmadır. Hatta dharmayı korumak adına eşi Sita’dan bile şüphe duymuştur. Ravana’yı öldürüp Sita’yı kurtardığı sırada eşinin sadakatinden şüphe duyarak onu sürgüne göndermiş ve ikiz çocuklarının sürgünde büyümesine neden olmuştur. Dharma adına yaptığı bu gibi bazı hareketler destanda haklı gösterilmeye çalışılmış, her şeyi dharma uğruna yaptığı vurgulanmıştır (Hindu Dini Geleneğinde Rama Avatarasının Örnekliği).
Destanda Rama, her şeyin koruyucusu ve en iyi yönetici olarak geçmektedir. Kardeşleriyle yaptığı konuşmalarda ideal yönetiminin nasıl olması gerektiği hakkında bilgiler verilmiş ve sorduğu sorular aracılığıyla ideal yönetimi anlatmıştır. Hatta Rama’nın yönetimi anlamına gelen Rama-racya kavramı kullanılmaktadır. Rama-racya adalet, barış ve doğruluk üzerine kurulan yönetim şeklini ifade eder. Destanda Rama’nın yönetiminde siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel olarak her şeyin en güzel biçimde yaşandığı anlatılmaktadır.
Görüldüğü üzere Vişnu’nun en önemli avatarlarından biri olan prens Rama karakteriyle, ideal Hindu’nun nasıl olduğu anlatılmaktadır. İdeal bir evlat, ideal bir eş, ideal kardeş, adil yönetici, üstün bir kahraman ve her zaman doğruluktan yana olan biridir. Dharmadan ayrılmayan, inancını her zaman koruyan biri olarak Rama, Hindulara önderlik ve rehberlik etmesi için nesiller boyunca anlatılmaktadır.
Kaynakça
- Kutlutürk Cemil. ‘’Hindu Dini Genelenğinde Rama avatarasının Örnekliği’’. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 55:1. 2014. ss.17–33
- Doğan Didem. “Ramayana Destanı ve Hayat Ağacı”. Opus Travel. https://www.opus.travel/@didem/ramayana-destani-ve-hayat-agaci. Erişim: 13.09.23
- Kara,A. “Ramayana Destanı’na Kısa Bir Bakış”. Din ve Mitoloji. https://www.dinvemitoloji.com/2021/01/ramayana-destanina-kisa-bir-bakis.html?m=1 Erişim: 13.09.23
- Öztürk Özhan. “Ramayana Destanı”. Özhan Öztürk Makaleleri. 22 Şubat 2018. Ramayana Destanı (Hint Mitolojisi) — Özhan Öztürk Makaleleri (ozhanozturk.com) Erişim: 13.09.23