Asırlar boyu insanların severek tükettiği yaz aylarının vazgeçilmez içeceği; limonata. Bu yazımızda sizlerle limonatanın etimolojisini ve tarihçesini inceleyeceğiz. Ayrıca asırlardır severek tüketilen bu içeceğin ana malzemesi olan limondan bahsedeceğiz.
Limonata Kelimesinin Etimolojisi

Limonata kelimesi İtalyanca limone kelimesinden türetilmiştir. Bu sözcük Arapça “līmūn ليمون” sözcüğünden gelmektedir. Dilimize İtalyancada kullanılan “limon ve şekerle yapılan içecek” anlamına gelen “limonata” kelimesinin alıntılanmasıyla geçmiştir. Yazılı kaynaklara göre İtalyanca kökenli limonata kelimesi 19.yüzyıldan itibaren Osmanlı Türkçesinde yer alır. 1876 tarihli Ahmed Vefik Paşa’nın Lehçe-i Osmani sözlüğünde limonata bir kelime olarak yer alır.
Limonatanın Tarihçesi

Limonatanın tarihi tahmin ettiğimizden çok daha eskilere, antik döneme kadar uzanıyor. Kökeni M.Ö. 1. yüzyılda Mısır’a dayandırılmakta. Biraz daha günümüze yaklaştığımızda limonata benzeri içeceklerin Orta Çağ’da Arap ve İran mutfağında kullanıldığı bilgisini çeşitli kaynaklardan ediniyoruz. Elbette limonatanın hammaddesi de bu dönemler içerisinde değişiyor. Orta Doğu mutfağında limondan önce kullanılan bir narenciye türü daha var; ağaç kavunu (citron). Kaynaklara göre turunçgiller ailesinin ilk örneği olan bu meyve oldukça kalın ve diğer narenciye çeşitlerine nazaran daha pütürlü bir yüzeye sahip. Bu meyve her ne kadar Akdeniz coğrafyasında yetiştiriliyor olsa da ülkemizde pek bilinmiyor. Ağaç kavununun kökeni de Çin, Malezya ve Hindistan tarafları. Büyük İskender’in Hindistan seferi sırasında bu meyveyle tanışmasıyla meyve Akdeniz coğrafyasına getiriliyor.
Limonataya ilişkin ilk tarif Orta Çağ döneminden kalma Arapça yazılmış yemek tarifinde yer alır. Tarifte ağaç kavunu meyvesinin suyuna şeker kamışı veya bal eklenerek hazırlanan bir şuruptan bahsedilir. Yoğun kıvamda olan bu şurubun sulandırılarak içildiği de tarifte belirtilmiştir.
Meyvelerin Güneşi; Limon

Yeryüzünde insanlık tarihinin çok daha öncesinde var olan limon ağacı, meyvesiyle geçmişten bugüne değerini koruyan bir bitki olarak karşımıza çıkmaktadır. Botaniğin babası olarak adlandırılan Yunan filozofu Theophrastus, Historia Plantarum adlı kitabında limondan Pers meyvesi olarak bahsetmiştir. Kitapta limonun “Meyvesi yenilebilir değil ama enfes kokusu var” diyerek hangi alanlarda kullanılabileceği hakkında da bilgi vermiştir.
M.S. 10. yüzyılda Roma İmparatorluğu’nda önemli bir meyve haline gelen limon, Mısır ve diğer ülkelerde de önemini korumuş hatta saraylarda tıbbi malzeme olarak kullanılmıştır. Araplar tarafından M.S. 1000- 1150 yılları arasında İran ve Hindistan’dan getirilen meyvenin Akdeniz bölgesinde yayılması sağlanmıştır. Limon o dönemde de mutfak, temizlik ve kozmetik gibi birçok farklı alanda kullanılır. Limon kadar değerli olan ve estetik açıdan göze hitap eden limon ağaçları da bahçelerde süs amaçlı kullanılmıştır. Böylece limon günümüze kadar çeşitli alanlarda kullanılan bir meyve haline gelmiştir.
12. yüzyılda Arap hekim İnb-i Jumay tarafından kaleme alınan “Limon Hakkında: İçimi ve Tüketimi” adlı kitapta ilk kez limondan yapılan limonata tariflerine yer verilmiştir. Kitapta üç çeşit limonata şurubu tarifinden bahsedilir. Bunlar; limon suyu ve şekerle hazırlanan şurup, nane ve limonla hazırlanan şurup ve ayva suyuyla hazırlanan şuruptur.
Osmanlı Mutfağında Limonata

Dünya mutfakları arasında önemli bir yeri olan Osmanlı mutfağı farklı yemek tarifleriyle halen adından söz ettirmektedir. Elbette sadece yemekleri ile değil yemeklerin yanında vazgeçilmezimiz olan meşrubatlarıyla da adından söz ettirir. Elbette bu envaiçeşit içerisinde birbirinden değerli birçok meşrubat vardır. Bu meşrubatlardan en çok tercih edileni şerbetlerdir. Şerbetler, Osmanlı mutfağında çok değerlidir. Bu sebeple şerbet yelpazesi oldukça geniştir. Reyhan, kuzukulağı, menekşe, gül gibi çiçeklerden yapılanlar; ayva, nar, elma, koruk gibi meyveden yapılan çeşitli şerbetler vardır. Bunlardan günümüzde de çok tercih edilen bir tanesi vardır ki birçok hastalığa da oldukça faydalıdır.
Sarayda verilen ziyafetlerde en çok ikram edilen içeceklerden olan limonata, Avrupa’da yapılan limonatalardan biraz daha farklıdır. Sarayda yapılan bu limonatada şekerli suyla pişirilen yumurta beyazı yoğun bir kıvama gelinceye kadar kaynatılır. Daha sonra içerisine limon suyu eklenerek soğumaya bırakılır. Soğuyan bu karışım tülbentten geçirilerek ikram edilmeye hazır hale getirilir.
Fransız seyyah Tavernier, 17. yüzyılda Osmanlı ziyareti sırasında limonata hakkında “Türklerin gündelik içecekleri” olarak bahsetmiştir. Ayrıca Türk limonatasının içerisine katılan misk ve amberden dolayı Avrupa’daki limonatalardan farklı olduğunu belirtmiştir. Seyyahın da bahsettiği gibi Türklerin gündelik içeceğine dönüşen limonata zamanla sadece zenginlerin değil halkın da tüketebildiği bir içecek haline dönüşmüştür.
Ayşe Fahriye Hanım, 1883 yılında “Ev Kadını” adlı Osmanlıca yayımlanan yemek kitabında limonata tarifine yer verir. Verilen bu tarif limonata adıyla Osmanlı Türkçesiyle yayımlanan ilk tariftir.
“Meşhur olan limonu sıkıp, toz şekerle karıştırıp miktar-ı vafi su dahi ilavesiyle süzmekten ibaret ise de en alası bir bergamotun kabuğunun sarılığı ince rende ile alıp şekerle porselen havanda havan ile kamilen ezip limon ve adi su ilave etmeli ve kaffesi hallolunca süzmeli. Eğer bergamot bulunmaz ise limonun kabuğu üzerinde olan sarısını rendeleyip şekerle ezmelidir. Bir de mevsimi olup da mezkur limon kabuğu ile birkaç adet taze nane yaprağı ezilir ise daha latif olur. Fakat limonata çokça durur ise acıyacağından limon suyunu istimal olunacağı vakit karıştırmak lazımdır.” (Ayşe Fahriye, Ev Kadını)
Tarife bakıldığında günümüz limonata tariflerine oldukça benzer olduğu görülmektedir.
Alanya Fıstıklı Limonata

Ülkemizde farklı yörelere ait farklı limonata çeşitleri vardır. Bunlardan biri de coğrafi işaret alan, Antalya’nın Alanya ilçesinde sevilerek tüketilen fıstıklı limonatadır. Daha çok özel günlerde tüketilen bu limonatanın tarifi klasik limonata tariflerine benziyor. Onu diğer limonatalardan ayıran özelliği isminden de anlaşıldığı gibi fıstıklı olması. Genellikle içerisinde kavrulmuş ve kabuğundan ayrılmış tuzsuz yer fıstığı kullanılan bu limonata, damak zevkine göre Antep fıstığı kullanılarak da hazırlanıyor. 2024 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescillen bu içecek 17 Nisan 2024 tarihi itibariyle Mahreç İşareti ile koruma altına alınmıştır.
Adriyatik’ten Bir Lezzet: Limoncello

İtalya’nın Amalfi bölgesindeki limonlarla hazırlanan bu içecek gastronomi literatüründe adından oldukça fazla söz ettiriyor. Tarihi 1900’lere dayanan ve bir çeşit likör olan bu içeceğin ev yapımı olanı daha çok beğeniliyormuş. Tarifine gelecek olursak ana malzememiz elbette taze ve doğal limon. En makbulünün Amalfi bölgesindekiler olduğunu söylemiştik. Limonun sarı kısımları beyaz kısımları alınmadan dikkatlice soyuluyor. Soyulan bu kabuklar bir kavanoza alınıp üzerlerine biraz alkol dökülerek üç gün bekletiliyor. Üç günün sonunda hazırlanan şekerli suyun üzerine bu karışımın suyu dökülüyor ve limoncello tüketilmeye hazır hale geliyor.
Yeni Nesil Limonata: Cool Lime

Popüler kültürün eskiyi farklı şekillerde önümüze tekrar çıkardığı günümüzde limonata da yenilenmiş haliyle karşımıza çıkıyor.
Yaz aylarında kahve zincirlerinin en çok satış yaptığı ürün olan cool lime aslında hepimizin bildiği naneli limonata. Hazırlanışı da oldukça basit. Rendelenmiş limon kabuklarının üzerine eklenen nane yaprakları, şeker ve limon suyunun karıştırılmasıyla elde edilen özüt üzerine yeterli miktarda su eklenilerek tüketiliyor. Sosyal medyanın etkisiyle kısa sürede popüler hale gelen bu içecek, market raflarında da yerini almaya başladı. Her ne kadar limonataya benzese de marketlerde satılan limonatalardan tadı biraz farklı. Denemediyseniz bir şans vermelisiniz. Bu yeni nesil içeceği soğuk içmeyi unutmayın.
Kaynakça
“Limonata.” Nişanyan Sözlük. WEB. 18.09.2024
“Limonata.” Etimoloji Türkçe. WEB. 18.09.2024
Langgut, Dafna. (2017). The Citrus route revealed: from Southeast Asia into the Mediterranean. HortScience 52: 814-822.
Yüncü, H.R. (2020). Lemonade: More Than a Drink. GSI Journals Serie B: Advancements in Business and Economics,
(ABE), 2 (2): 20-32
Sonneman, T. (2012). Lemon: A Global History. Reaktion Books
Koff, G. S. Paquette, E. L. Cullen, J. Gancarczyk, K.K. Paulette R. Tucciarone, P.R. ve Noah S. Schenkman (2007). Comparison Between Lemonade and Potassium Citrate and Impact on Urine ph and 24-Hour Urine Parameters in Patients with Kidney Stone Formation. UROLOGY 69 (6), 1013-1016
“LIMONCELLO (Aile tarifiyle en sevilen İtalyan likörü Limonçello)”. WEB. 20.09.2024
“FISTIKLI LİMONATA ALANYA’NIN TESCİLLİ LEZZETİ OLDU”. WEB. 20.09.2024
Ayşe Fahriye, Ev Kadını, Istanbul, no. 628. Turgut Kut (hzl.). Ev Kadını 1883, Istanbul : Çiya Yayınları 2017, s. 162.