Thor ve Avengers filmlerinde karşımıza Antogonist (kötü karakter) olarak çıkan Loki, Avengers: İnfinity War’da kendini feda ederek biten süreçte bir Anti-Hero’ya dönüşmüştü. Zamanla onun gelişimine tanıklık etmiştik. Çok sevilen karakterlerden olan Loki’nin dizisi, Haziran 2021’de ilk bölümü yayınlandığında çok heyecanlanmıştık. Dizinin önemli özelliklerinden birisi Marvel’ın yeni fazlarına konu olacak olan çoklu evrenlere ilk adımı atmasıydı. Ayrıca Thanos’un ardından bizleri ana kötümüzle tanıştırdı.
Dizi Avengers: End Game’de yer alan sahneyle; Loki’nin Tesseract’ı çalıp, Avengers’den kaçmasıyla başlıyor. Loki, Moğolistan’da Gobi Çölüne düşüyor (Bu sahneyle Iron Man’de yer alan Tony Strak’ın çöle düşmesine gönderme yapılıyor). Zaman Varyansı Kurumu tarafından, yani TVA, onu Kutsal Zaman Çizgisini ihlal ettiği için tutuklanıyor. Olması gereken zaman çizgisine gönderilirken TVA ajanlarından olan Mobius, Loki’den Loki varyantını bulmak için yardım istiyor ve olaylar bu şekilde gelişiyor.
Sevgili okuyucular, yazımızın buradan sonrası Spoiler içerebilir.
TVA
İlk bölümlerde karşımıza bolca çıkan TVA gizemli bir havaya sahip olması, hoş bir arka plan sunulmasına neden oluyor. Dizinin Yapım Tasarımcısı Kasra Farahani TVA seti için “Mad Men & Blade Runner’ın dünyalarının birleşimi olarak” nitelendiriyor. Aynı zamanda TVA tüm güç dengelerini değiştiriyor. Iron Man filminde Avengers: İnfinity War filmine kadar olan süreçte başa bela olan Sonsuzluk Taşları TVA’da bir kağıt tutacağı olarak kullanılıyor. İlk bölümde 2012’den sonra Loki’nin neler yaşadığını göstermeleri, her şeyden haberlerinin olmaları Loki’ye Glorious Purpose (Görkemli Amaç) hakkında bir sorgulama yapmasına neden oluyor. Dizide dikkat çeken noktalardan biri çoklu evreni düzene sokmaya çalışan TVA’nın özgür iradeyi neredeyse yok etmesi. Loki bir protogonist’e (baş kahraman) dönüşerek özgür irade için savaşmaya karar veriyor.
He Who Remains
Küçükken TVA tarafından kaçırılan Loki’nin kadın versiyonu olan Sylvie, TVA’yı devirmeye çalışıyor. Son bölümde Loki ile birlikte Miss Minutes’un He Who Remains ismiyle tanıttığı bir karakterle karşılaşıyorlar: Iron Lad, Rama-Tut, Victor Timely, Scarlet Centurion, Immortus, Kang the Conqueror gibi isimlerle çizgi romanlarda boy gösteren Nathaniel Richards’ın ta kendisidir.
İki Loki’yle karşılaşınca karakter TVA’yı neden kurduğunu, Kutsal Zaman Çizgisini neden koruması gerektiğini anlatıyor. Geçmişinde kendi varyantlarıyla savaşmak zorunda kalan ve sonunda kendi evrenini korumaya başladığını anlatan Kang the Conqueror, yerini iki Loki’ye vermek istese de Sylvie tarafından öldürülüyor. Loki dizisinde çıkan bu karakter her ne kadar bizlere kötü adam olarak gözükse de diğer varyantlarına nazaran daha iyi bir varyant diyebiliriz. Onun ölmesiyle birlikte Kutsal Zaman Çizgisi bozulduğu için diğer varyantları artık yeni Avengers’ımızın yeni antigonistleri olacak. Çizgi romanlardan Kang the Conqueror’ın süper kötü olduğunu biliyoruz. Thanos’un ardından ana kötümüzle tanımış oluyoruz; en azından varyantıyla. Yani dizinin son bölümü Loki’yle alakalı olmaktan daha çok yeni süper kötüsü tanıtmak amacındaydı.
Lokiler ve Loki
Loki, zamanın sonuna, Void denilen yere gittiği zaman diğer Lokiler ile karşılaşıyor. Thor’u öldürdüğü için Kutsal Zaman Çizgisini bozan Çocuk Loki, Infinyt War’daki kaderinden kaçmayı başarmış Classic Loki, bizim tanıdığımız Loki’ye en yakın olanı. Bunların yanında Siyahi Loki ve Timsah Loki gibi ilginç diyebileceğimiz Loki’ler de mevcut.
Aralarında geçen bir konuşmayla birlikte Loki ister istemez kendini daha çok sorgulamaya başlıyor. Aynı zamanda Classic Loki’nin bir illüzyon yaratarak Thanos’tan nasıl kaçtığını anlatması birçok hayran tarafından Infinity War’daki Loki’nin ölmediği teorilerini konuşulmaya başlamasına neden olmuştu.
Yönetmen Herron, Loki ile Sylvie’nin 3. Bölümdeki Lamentis macerasında birbirlerini tanıma fırsatını bulmasını küçük ama gerekli bir adım olarak tanımlıyor. İki karakterimiz trendeki sohbetleri sırasında hayatlarına hem erkek hem de kadınların girdiğini söylemesiyle birlikte, biseksüel onur bayraklarının renk paletine sahip bir ortamda olmalarının dikkatimizi çektiğini söylemek isteriz. Narsist bir karakter olan Loki’nin kendisinin kadın versiyonuyla romantik bir ilişki yaşaması onun karakter gelişimini elbette geriye atıyor; çünkü bizler hala Loki’nin narsistliğinden hiçbir şey kaybetmediğini görüyoruz.
Sürekli kaybeden Loki, kendini döngüde bulduğunu ifade ediyor. Sif ile yaşadığı bir anıya hapsedilen Loki’ye Sif, yalnız olduğunu ve sonsuza kadar yalnız kalacağını dile getiriyor. Loki de bu döngülenen anıda yaptığı kötülüklerle bir kez daha yüzleşip, onları kabulleniyor.
Bazı hayranlar Loki dizisini çok sevseler de yeterli olmadığını dile getirdiler. Gönül isterdi ki Mobuis ve Loki’nin zamanla ilgili dedektiflik hikayelerini izleyebilseydik. Dizinin alt yapısı çok güzel olsa da 6 bölüm için harcandığını söyleyebiliriz. Bunun nedenlerinden birisi, Marvel’ın filmlerdeki olaylar için dizileri alt yapı olarak kullanması diyebiliriz. Bizler, Loki dizisinin temel amacını Marvel’ın yeni kötüsünü tanıtmak ve çoklu evren savaşlarına bir giriş yapmak olduğunu düşünüyoruz. Elbette dizi; sinematografisiyle, müzikleriyle, oyucularıyla yeni sezon için bizleri bekleten bir dizi oldu.
Çok daha iyi olabilir miydi? Kesinlikle!
