Mitoloji Okumaları: Odysseia’da Geçen Karakterler

Editör:
Sudenur Sarıyıldız, Mehmet Samet Acar, Guşef Alhas
spot_img

Odysseia Destanı, Antik Yunan‘ın ünlü halk ozanı Homeros tarafından yaklaşık MÖ 8. yüzyılda yazılan ve günümüze kadar aktarılan önemli eserlerden biridir. Kahramanlığın, inancın, adaletin ve sabrın işlendiği bu uzun destan yirmi dört bölümden oluşmaktadır. Odysseia Destanı, Odysseus‘un Truva Savaşı‘nın ardından hüküm sürdüğü İthaka kentine olan yolculuğunu anlatır. Onu bekleyen karısı Penelope ve oğlu Telemachus’un yanına dönmek üzere Truva kentinden yelken açar. Odysseus’un bu zorlu yolculuğu yaklaşık on yıl kadar sürmüştür.

Lotus Yiyenler

Lotus yedikten sonra kendinden geçenler theimaginativeconservativeorg

Odysseus ve gemisi, açık denizde karşılaştıkları fırtına nedeniyle bu adaya ulaşırlar. Kafaları karışmış ve ne yapacaklarını bilemez bir halde ada sakinlerini görürler. Nerede olduklarını ve nasıl buradan gidebileceklerini sormalarına karşın, ada halkı hiçbir şey söylemez. Onun yerine adada yaygın bir şekilde görülen lotus çiçeğinden ikram ederler. Merakına yenik düşenler lotusu yer ve derin bir uykuya dalar. Adadaki bu bitki; yiyenleri uyuşturur, sonsuza kadar adada kalmalarını sağlar ve geçmişlerini unutturur. Durumun farkına varan Odysseus, diğerlerinin lotusu yemesini engeller. Yerdeki adamları gemiye taşırlar ve adadan hızlıca uzaklaşırlar.

Cylopes 

Polyphemus ve Odysseus Pellegrino Tibaldi The Blinding of Polyphemus c 1550 1 wwwwgahuhtml mttibaldi12scene1html

Başka bir kıyıda yiyecek aramak için duran Odysseus ve adamları, uzakta bir çoban kampı görür. Odysseus, birkaç adamıyla birlikte ticaret yapmak için yanlarına şarap alarak gemiden inerler. Kampın yanındaki mağara dikkatlerini çeker. İçeri girerler ve masada duran yiyecekleri görürler. Açlıktan gözleri kararan Odysseus ve adamları; karınlarını bir güzel doyururken mağaranın sahibi, Poseidon‘un oğlu, büyük dev Polyphemus, çıkagelir. Polyphemus bir Cylopes’tur. Cylopeslar, iri ve kaslı bir yapıya sahip varlıklardır. Alınlarının ortasında bir tane gözleri vardır. Genellikle insanlardan uzak, izole yerlerde yaşarlar.

Odysseus ticaret için geldiklerini anlatmaya çalışsa da kendinden geçen Polyphemus, mürettebattan iki kişinin kafasını yumruklarıyla var gücüyle ezer. Ölenleri orada bırakıp giden dev, ertesi gün sabah ve akşam kalan artıkları yemeye gelir. O sırada Odysseus akıllıca bir plan yapar. Yanında getirdiği şaraptan Cyclops’a yediklerini hazmetmesi için ikram eder. Şarabın etkisiyle yere yığılan Polyphemus teşekkür etmek için Odysseus’a ismini sorar. Gerçek ismini söylemeyen Odysseus, “Ben hiç kimseyim” der. Derin bir uykuya dalan Polyphemus’un alnındaki gözünü oyarcasına bir kazık sokar ve onu kör eder. Öldürmemeye dikkat eder çünkü mağaranın girişini kapatan büyük kayanın eninde sonunda kaldırılması gerekiyordur. Acı ve dehşet içinde kıvranan Polyphemus büyük bir çığlık koparır. Adadaki diğer Cyclops’ların dikkatini çeker ve diğerleri de mağaranın girişine gelir. Merak içinde içerde ne olduğunu, kimin onu öldürmeye çalıştığını sorarlar. Acı içinde kıvranan Polyphemus şu cevabı verir: “Hiç kimse”. Her şey Odysseus’un planladığı gibi ilerlemektedir.

Ertesi gün kayayı kaldırmaya giden Polyphemus mağaradaki koyunlarını otlatmak için içerden çıkarır. Her koyuna tek tek, dikkatlice bakar. Ancak bu sırada Odysseus’un bir planı daha vardır. Kendilerini koyunların altına görünmeyecek şekilde sıkıca bağlarlar ve bu sayede gemiye ulaşırlar. Büyük kayanın tepesinde dikilen Polyphemus, kızgın bir şekilde olağan gücüyle gürler. Aldığı bu zafer karşısında sevinen Odysseus, çok büyük bir hata yapar. Gerçek isminin ünlü Truva kahramanı Odysseus olduğunu haykırır. Adadan ayrıldıktan sonra Poseidon’un oğlu olan Polyphemus babasına ona saldıranın ismini söyler ve denizlerin tanrısı, Odysseus’u yaptıkları karşısında cezalandıracaktır.

Circe

Circe John William Waterhouse Circe Offering the Cup to Ulysses 1891 World History Encyclopedia

Başından bir sürü olay geçmesine rağmen Odysseus’un ilerlemekten başka şansı yoktur. Yolunu bulma umuduyla yelken açan Truva kahramanı Aeaea adasına ulaşır. Orada bir kamp kurar ve adamlarını yiyecek bulmaları için gönderir. Odysseus’un adamları adanın içine doğru ilerlerken ihtişamlı büyük bir kapıda güzelliğiyle parlayan, güneş tanrısı Helios’un kızı Circe‘yi görürler. Kapının önünde aslanlar ve kurtlar yatmaktadır. Circe adamları sıcak bir karşılamayla içeri davet eder, şarap ve peynir ikram eder. Olacaklardan habersiz olan adamlar, yemeğin içindeki büyülü malzemenin farkında değillerdir.

Odysseus’un adamları derin bir uykuya dalar. Uyandıklarında artık bir insan değillerdir, domuz formunda uyanırlar. Aralarından biri diğerleri gibi ikram edilen yiyeceklerden yememiştir. Bu sayede bütün olaya şahit olmuştur. Hızla Odysseus’un yanına haber vermek için koşarak gider. Haberi alan Odysseus, apar topar adanın içine doğru yola koyulan Odysseus, Hermes tarafından durdurulur. Hermes, Circe’nin büyüsünden etkilenmemesi için ona bir ot uzatır. Odysseus, Hermes’in elinden otu alır ve hızla Circe’nin yanına gider. İkram edilen şaraba otu karıştırır. Odysseus’un hala insan formunda kalması Circe’yi şaşırtır. Bu fırsattan yararlanan Odysseus, kılıcını çeker ve kılıcını Circe’nin boğazına dayar. Eğer adamlarını tekrar insana dönüştürmezse canını alacağını yüzüne haykırır. Korku içinde kıvranan Circe, anlaşmayı hemen kabul eder. Domuz formundaki adamları tekrar eski haline çevirir. Odysseus’un yaptığı bu kahramanlığa hayran kalan Circe, onu yatak odasına davet eder. Bu birliktelikten Telegonus isimli bir oğulları olur. Bir yıl kadar adada kalan Odysseus, artık yola koyulması gerektiğinin farkına varır ve adadan ayrılır.

Sirenler

Sirenler myfairylandjimdofreecom

Tekrar yolculuğa koyulan Odysseus ve gemisi uzaklardan tatlı bir melodi duyarlar. Bunlar denizdeki sirenlerdir. Güzel sesleriyle insanı büyülerler ve kendilerine çekerler. Ancak Odysseus buna hazırlıklı gelmiştir. Circe’nin tavsiyesi üzerine yanında getirdiği bal mumu ile adamlarının kulaklarını tıkamasını sağlar; ancak kendisi bunu yapmaz. Geminin direğine kendisini bağlar ve adamlarına her ne olursa olsun kulaklarındaki bal mumunu çıkarmamaları için emir verir.

Sirenlerin şarkısı gittikçe yakınlaşır ve daha gür duyulur. Odysseus iliklerine kadar bu büyülü melodiyi hisseder. Adamlarına, kendisini bırakmaları için yalvarır ama bir cevap alamaz. Bütün gücüyle sirenlerin şarkısına direnen Odysseus, sonunda karaya ulaşır. Öte yandan, sirenler için durum farklıdır. Eğer bir ölümlü melodilerine direnir ve başarılı olursa sirenler kendilerini öldürür. Odysseus’un iradesi sirenlerin şarkısına üstün gelir ve ufukta ilerlemeye devam ederler.

Penelope

Penelope ve eş adayları Modern muse Penelope and her Suitors 1912 by John William Waterhouse artukorgdiscoverartworkspenelope and the suitors 108091

Yirmi yılı aşkın bir süredir denizlerde, evi olan İthaka‘ya geri dönmeyi dört gözle bekleyen Odysseus sonunda amacına ulaşır. Ancak karaya ayak basar basmaz Athena tarafından durdurulur, hüküm sürdüğü şehrin eskisi gibi olmadığını söyleyerek onu yaşlı bir dilenciye dönüştürür. Sarayına bu şekilde girmesi gerektiğini söyler. O sırada ona olan aşkı ve inancını bir gün bile yitirmeyen Penelope, Odysseus’u yirmi yıldır beklemektedir. Ancak çevredekilerin önerisi ve baskısı üzerine yeniden evlenmesi gerekmektedir. Şehrin dört bir tarafından Penelope ile evlenmek için gelen adaylar Odysseus’un sarayında kalırlar, onun yemeklerini yiyip kıyafetlerini giyerler. Penelope her ne olursa olsun Odysseus’a sadık kalır, geri döneceği günü bekler.

Evliliğin ertelenmesi için bir plan kuran Penelope, Odysseus’un babası Laertes’e bir cenaze örtüsü dikmeye başlar. Bittiğinde, adaylardan biriyle evleneceğine söz verir. Odysseus’un yollarını gözleyen Penelope, diktiği örtü bitmeye yaklaştığında her gece gizlice uyanır ve örtüyü sökmeye başlar. Yaptığı şey anlaşılınca artık bir aday seçmek zorunda kalır. O sırada İthaka’ya ayak basan Odysseus, ilk önce sadık hizmetkarı Eumaeus‘un yanına dilenci kılığında gider. Kral Odysseus’u görüp mutlu olan hizmetkârı hemen ona yemek ve şarap ikram eder. O sırada oğlu Telemachus çıkagelir. Yıllarca babasını aramıştır ve artık yorgun düşüp İthaka’ya geri dönmüştür.

Telemachus saraya doğru ilerlerken hizmetkârın bir yabancıyla yemek yediğini görür ve onlara katılmak ister. Dilenci kılığındaki adamın gerçek kimliğini bilen hizmetkâr ikisine biraz zaman verir ve oğlunun geldiğini haber vermek için Penelope’nin yanına gider. Oğluyla baş başa kalan Odysseus, Athena’nın lütfuyla gerçek kimliğine geri döner. Şaşkınlıktan nutku tutulan Telemachus, ne yapacağını bilemez. Dizlerinin üstü yere çöker, ağlamaya başlar. Onca yıldır babasını göremeyen Telemachus kollarını açıp babasına sıkıca sarılır. Bu birleşmeden sonra Odysseus tahtına göz diken ve Penelope ile evlenmeye gelen adayları şehrinden kovmak için saraya doğru yola koyulur. Tekrar yaşlı bir dilenci kılığına bürünür ve saraya doğru yola koyulur.

Penelope, evleneceği kişiyi seçmek için bir yarışma düzenler. Odysseus’un yayıyla 12 baltanın içinden ok atmayı becerebilen kişiyle evlenecektir. Penelope’nin sinsice hazırladığı bu oyunda kimse Odysseus’un geride bıraktığı yayını bile kaldıramaz. Odysseus, yarışmaya katılmak ister ancak hâlâ yaşlı bir adam formundadır. Etrafındakiler gülmeye ve dalga geçmeye başlarlar. Yayını alır ve 12 baltanın ortasından kolaylıkla geçirir. Yaşlı bir dilenci formundan sıyrılıp Truva kahramanı Odeysseus olarak bu sefer de yayını, tahtına ve Penelope’ye göz dikenlerin üstüne çevirir ve hepsini öldürür. Bu uzun ve zorlu yolculuğun ardından sonsuz aşkı Penelope’ye kavuşur.


Kaynakça

Padman, Rhianna. “6 Greek Gods and Their Role in Homer’s Odyssey.” TheCollector, 19 Sept. 2023, Web.

Hamilton, Edith. Mythology (75th Anniversary Illustrated Edition). Black Dog & Leventhal, 26 Sept. 2017.

“Odysseus’ Journey Home.” Tripline, Web.

Kapak Görseli: commons.wikimedia.org

spot_img
Tuğba Özel
Tuğba Özel
florebo quocumque ferar.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Magnum Fotoğrafçısı Elliott Erwitt: Sıradışı Perspektif

Magnum fotoğrafçılarının yeni yazısında Elliott Erwitt'in hayatına ve eserlerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

Star Wars Sith’in İntikamı: Bir Trajedinin Epik Kapanışı

Skywalker'ın öyküsü, galaktik düzenin çöküşünü, dostlukların sonunu ve aşkın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Macbeth Sendromu: Hırsla Yoğrulan Bir Kimliğin Çöküşü

Macbeth Sendromu, bireyin hırs uğruna kimliğini ve vicdanını yitirerek psikolojik çöküşe sürüklenmesini anlatan patolojik bir durumdur.

You’ya Veda: Önceki Sezonda Neler Oldu?

You, beşinci sezonuyla son kez ekranlara gelirken, önceki sezonlarda neler oldu hatırlayalım.

Altı Çizilenlerde Bu Ay: Ahmed Arif | Hasretinden Prangalar Eskittim

Söylenti Edebiyat editörleri, Altı Çizilenler serisinde bu ay, doğum gününde, şiirin aykırı sesi, toplumcu gerçekçiliğin öncülerinden, Türk edebiyatının benzersiz şairi Ahmed Arif'e yer veriyor!

Orta Çağ Avrupası’nda Evlilik, Boşanma ve Eğlence Kültürü

"Ben senin için yaşamayı göze aldım" diyenleriniz varsa, itinayla "Sıkıysa Orta Çağ'da yaşasana" diyebilirsiniz çünkü bu çağda yaşamak sanıldığından çok daha zor.

HBO Max’te İzleyebileceğiniz Yapımlar

İşte HBO Max'te izleyebileceğiniz yapımlar.

Exulansis: Anlaşılamamanın Getirdiği Vazgeçiş

Exulansis, kişinin anlaşılamayacağını düşünerek kendini anlatmaktan vazgeçişini konu alır.

Şahane Hatalar : Kendi Maceranı Kendin Yarat

Sadece hataların sonuçlarına odaklanmak yerine, bu hataların insanları nasıl şekillendirdiğini ve nasıl birer öğrenme fırsatı sunduğunu ele alan sıra dışı kitap: Şahane Hatalar.

Yahya Kemal Şiirlerinde Yedi Farklı Tema

"İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar." Türk edebiyatına hayalinden kelimeler armağan ve miras bırakan Yahya Kemal Beyatlı.