Mr. Brainwash Bir Sanatçı mı Yoksa Ticari Bir Başarı mı?: Exit Through the Gift Shop Belgesel İncelemesi

Editör:
Gülizar Nehir Gülkanat, Eyüp Can Gürer
spot_img

2010 yılında yayımlanan Exit Through the Gift Shop belgeseli, sokakların muzip ve gizemli sanatçısı Banksy’nin yönetmenliğinde Thierry Guetta nam-ı diğer Mr. Brainwash’ın yönetmenlikten sanatçılığa giden yolunu ele alarak izleyiciyi çeşitli sorgulamalara itiyor. Belgesel boyunca akıllardaki en belirgin soru şu oluyor: Mr. Brainwash başarılı bir sanatçı örneği mi yoksa ticari zekanın ortaya çıkardığı kusursuz bir alter ego mu?

Thierry’nin Hikâyesi ve Yönetmenliğe Doğru Giden Yol

Thierry Guetta left with Shepard Fairey right Kaynak mediumcom

Thierry Guetta aslen Fransız bir göçmendir. 1980’li yılların sonunda Amerika’ya göçen Thierry oldukça mütevazı bir ailenin babasıdır. Üç çocuğu ve eşinin geçimini ise vintage kıyafetler satarak sağlamaktadır. O zamanlarda da ticari zekasının ve şeytan tüyü barındıran kişiliğinin örnekleri görülmektedir zira bazı zamanlarda 50 dolara mâl ettiği ürünleri çok büyük fiyatlara satmaktadır.

Thierry’nin yönetmenlik merakının başlangıcı ise belgeselin ilerleyen bölümlerinde görülmektedir. Çocukluk yıllarında annesinin hastalığının ondan gizlenmesi ve aniden annesini kaybetmesi onda derin bir travma yaratmıştır. Bu kaybından sonra hiçbir anı kaçırmamak için elinde kamerasıyla gezmeye başlar. Kamerası onun adeta gözleri, hafızası hâline gelmiştir. Hayatta belki de son kez yaşayabileceği anları sonsuza kadar yaşatabilmek için her şeyi kayıt altına almaya başlamıştır.

90’lı yıllarda zirvesini yaşayan sokak sanatı ile tanışması hayatını değiştirmiştir. Space Invader isimli sokak sanatçısı kuzeni ile başlayan bu merakı giderek artmıştır ve çıktığı bu yolculukta birçok sokak sanatçısı ile tanışma fırsatı bulmuştur. Kimi zaman sokak sanatının inceliklerini öğrenmiştir kimi zamansa kendisini tekinsiz olayların içerisinde bulmuştur. Zamanla kendisini geliştirmeye başlamış ve tek bir hedefe konsantre olmuştur: Banksy ile tanışmak.

Banksy ile tanışma hevesi her geçen gün katlanarak bir artış gösterse de ona ulaşmak çok zordur çünkü Banksy’nin en karakteristik özelliği gizli kalmış kimliğidir. Günümüze kadar birçok spekülasyon ile kimliği çözülmeye çalışılan Banksy, neredeyse ulaşılması imkansız biridir. Yaptığı provokatif çalışmalarla ününe ün katan Banksy, işlerini ortaya koyduktan hemen sonra izini kaybettirerek kayıplara karışmaktadır. Belgesel süresince onu siyahlar içerisinde ve sesi değiştirilmiş bir şekilde görürüz. Bu hâli izleyenlerde büyük bir merak ve ilgi uyandırmaktadır.

Banksy ile Kurduğu Güven Bağı

Banksy Flower Chucker Kaynak oggustocom

Uzun uğraşlar sonucu Banksy’e ulaşan Thierry, onun dünyasında büyülü bir yolculuğa çıkmaktadır. Banksy’nin güvenini kazanmak için elinden geleni ardına koymayan Thierry, kendini çeşitli tehlikelere atarak kanıtlama gayreti içerisine girmektedir. Banksy’nin onunla çalışmayı kabul etmesinin temel nedeni, yaptığı işler boyunca bunun toplumda yarattığı etkileri görebilmek ve eserlerin hazırlanma sürecinin inceliklerini ortaya koyabilmek adına bu aşamaların kayıt altına alınması fikrinin hoşuna gitmesidir.

Banksy birlikte çalışılması oldukça güç bir sanatçıdır. Kendini her tür tehlikeye korkusuzca atmaktadır ve yaptığı işler dünya çapında büyük ses getirmektedir. İşlerinin büyüklüğünden ötürü haliyle herkesin gözünün önünde olan bu sanatçı aslında kalabalıklar arasında kaybolan, sıradan görünümüyle izini kaybettiren ve herkes gibi olan sıradan bir insandır. Onu gizemli kılan da budur. İçimizden biridir ve belki sokakta her gün herkesin gördüğü bir kişiliktir, kendisini göz önünde tutarak kamufle etmektedir. Bu işin zorluğu yadsınamayacak ölçüde büyüktür.

Thierry, Banksy ile çalıştığı süre boyunca ondan çok etkilenir. Sanatı ve kişiliği onun benliğinde büyük bir iz bırakır. Banksy ne derse yapacak hâle gelmiştir hatta belgeselde geçen Disneyland bölümünde Banksy yüzünden tehlikeye giren ve polisler tarafından sorgulanan Thierry ne pahasına olursa olsun onu ele vermemiştir. Bu hayranlığın büyüklüğü zaman içerisinde onun bakış açısında ve hayatı algılayış biçiminde de değişimler meydana getirmiştir.

Mr. Brainwash’ın Doğuşu ve Banksy’nin Etkisi

Kaynak debellefeuillecom

Thierry zaman geçtikçe kendisini sokak sanatının cazibesine kapılmış hâlde bulur. Özellikle Banksy’nin Amerika’da gerçekleştirdiği sergisi onda büyük bir hayranlık uyandırmıştır. 2000’lerden itibaren sokak sanatçılarının eserlerinin büyük fiyatlara satılmaya başlanması da bu sanatın cazibesini arttırmıştır.

Belgeselin ortalarında Banksy ile Thierry sergilerden ve geçirdikleri uzun bir zamandan sonra bir film işine girmeye karar verirler. Thierry’nin elinde muazzam kayıtlar vardır ve Banksy’e göre bu kayıtların bir filme dönüştürülmesi sokak sanatının ideolojik boyutunu ve sanatın üretim aşamasını göstermesi bakımından oldukça yararlı olacaktır. Ne var ki Thierry’nin film yapma konusunda hiçbir tecrübesi yoktur, hatta çektiği kayıtları ikinci defa izlemez. Onun için önemli olan kayıtların çekiliş aşamasıdır.

Hiçbir tecrübesi bulunmamasına rağmen Thierry, Banksy’nin verdiği görevi yerine getirmek için altı ay boyunca uğraşır ve sonucunda ortaya bir iş çıkarır fakat bu iş bir film niteliği bile taşımamaktadır. Banksy’nin söylediğine göre izlenmesi katlanılamaz derecede zor olan bir fragmandan ibarettir. Bu fragman bitmek bilmez ve başarıdan oldukça uzaktır.

Thierry’nin bir film oluşturmaya yatkın olmadığını gören Banksy, ona sokak sanatında ilerlemesi konusunda tavsiyeler verir. Thierry ise elbette bu tavsiyenin peşinden gitmekte geç kalmamak için elinden geleni yapar. Belgeselin sonlarına doğru Thierry’nin Mr. Brainwash adıyla bir sergi açmak için çalıştığı görülür. Bu sergi esasında birçok sanatçının eserlerinin bir araya getirilmesiyle oluşturulan, bir çeşit karma sergi niteliği taşımaktadır. Sergi hazırlıkları sırasında bir sakatlık yaşayarak ayağını kıran Thierry bir umutsuzluk sarmalının içerisine düşse de Banksy’den gelen “ilahi yardım” ile sergisini tamamlamayı başarır ve Life Is Beautiful isimli sergisini Mr. Brainwash kimliği altında açar.

Mr. Brainwash’ın Sanatı Gerçek Bir Sanat Mı?

Kaynak mrbrainwashcom

Belgeselin sonlarına doğru Mr. Brainwash alter egosuyla kazandığı başarılarına karşılık, Thierry’nin sanatsal yetkinliği izleyici tarafından sorgulanmaya başlanıyor. Birçok sanatçının başarısını kendine mâl ederek kazandığı başarı, ister istemez sanatın sınırlarının incelenmesine ve düşünülmesine sebep oluyor.

Thierry aslında birçok sanatçının geçtiği zorlu yoldan geçmemiş, bir anda başarının kapılarını aralamıştır. Toplumun gösterdiği ilgi onda bir sanatçı olduğu yanılsamasını yaratmıştır. İşin özüne baktığımızda sanatı çoğunlukla etkilendiği kişilerden öykünmeyle oluşturulmuştur. Hatta Banksy’nin sanatının yansımalarını onun çalışmalarında görmek mümkündür. Peki sanat yaratmak gerçekten bu kadar basit bir süreçten mi ibarettir?

Toplumun eğilimlerini ve sanata karşı geliştirdikleri bakış açılarını bu bağlamda ele almak gerekir. Her yüzyılda kendisini kabul ettiren ve revaçta olan çeşitli eğilimler bulunmaktadır ve 90’ların sonu 2000’lerin başından itibaren sokak sanatının da çağdaş sanat içerisindeki konumu buna bir örnektir. Halkın içeriğini önemsemeden yalnızca o dönemin modası olduğu için Mr. Brainwash’a gösterdiği ilgi belki de sokak sanatının ve çağdaş sanatın değerinde bir sarsılmaya neden olmaktadır. Mr. Brainwash’ın bugün de hatırı sayılır bir kitlesinin olması bize sanatın ideolojik boyutunun hala daha tam olarak algılanamadığını, moda olarak nitelendirdiğimiz şeylerin kitleler üzerinde yarattığı etkinin ne kadar büyük olduğunu göstermektedir.

Sizler de sokak sanatının heyecanlı ve yaramazlık dolu dünyasında bir yolculuğa çıkmak isterseniz fragmanı izleyebilirsiniz:

Kaynakça

Mattei, Selena. ‘’Bay Beyin Yıkama: Bir Sokak Sanatı Fenomeninin Yükselişi’’. Artmajeur Magazine. Artmajeur Dergisi. 2 Temmuz 2024, https://www.artmajeur.com/tr/magazine/8-sanatcilar-portreler/bay-beyin-yikama-bir-sokak-sanati-fenomeninin-yukselisi/335713. 6 Temmuz 2024.

‘’Sokak Sanatının Evrimi: Grafitiden Ana Akıma’’. YapıKredi Blog. YapıKredi. 4 Temmuz 2023. https://www.yapikredi.com.tr/blog/yasam/kultursanat/detay/sokak-sanatinin-evrimi-grafitiden-ana-akima. 6 Temmuz 2024.

 

 

 

spot_img
Zeynep Alara Karagöz
Zeynep Alara Karagöz
Tutkularım, yaşamımın ve sanatımın rengidir.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Anadolu Turnesi: Psikedelik Bir Yolculuğun Sosyolojik Yansımaları

Alternatif rock grubu Venus Music Peace Band'in Anadolu Turnesine dair bir belgesel incelemesi.

Magnum Fotoğrafçısı Elliott Erwitt: Sıradışı Perspektif

Magnum fotoğrafçılarının yeni yazısında Elliott Erwitt'in hayatına ve eserlerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

Star Wars Sith’in İntikamı: Bir Trajedinin Epik Kapanışı

Skywalker'ın öyküsü, galaktik düzenin çöküşünü, dostlukların sonunu ve aşkın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Macbeth Sendromu: Hırsla Yoğrulan Bir Kimliğin Çöküşü

Macbeth Sendromu, bireyin hırs uğruna kimliğini ve vicdanını yitirerek psikolojik çöküşe sürüklenmesini anlatan patolojik bir durumdur.

You’ya Veda: Önceki Sezonda Neler Oldu?

You, beşinci sezonuyla son kez ekranlara gelirken, önceki sezonlarda neler oldu hatırlayalım.

Altı Çizilenlerde Bu Ay: Ahmed Arif | Hasretinden Prangalar Eskittim

Söylenti Edebiyat editörleri, Altı Çizilenler serisinde bu ay, doğum gününde, şiirin aykırı sesi, toplumcu gerçekçiliğin öncülerinden, Türk edebiyatının benzersiz şairi Ahmed Arif'e yer veriyor!

Orta Çağ Avrupası’nda Evlilik, Boşanma ve Eğlence Kültürü

"Ben senin için yaşamayı göze aldım" diyenleriniz varsa, itinayla "Sıkıysa Orta Çağ'da yaşasana" diyebilirsiniz çünkü bu çağda yaşamak sanıldığından çok daha zor.

HBO Max’te İzleyebileceğiniz Yapımlar

İşte HBO Max'te izleyebileceğiniz yapımlar.

Exulansis: Anlaşılamamanın Getirdiği Vazgeçiş

Exulansis, kişinin anlaşılamayacağını düşünerek kendini anlatmaktan vazgeçişini konu alır.

Şahane Hatalar : Kendi Maceranı Kendin Yarat

Sadece hataların sonuçlarına odaklanmak yerine, bu hataların insanları nasıl şekillendirdiğini ve nasıl birer öğrenme fırsatı sunduğunu ele alan sıra dışı kitap: Şahane Hatalar.