Müzik ve Rüyaların Dansı: Lucid Dreaming ile Sanatı Birleştirmek

Editör:
Rümeysa Yıldız
spot_img

Lucid Dreaming, (bilinçli rüya) rüya gördüğümüz esnada rüyada olduğumuzu farketme, rüyaları yönetme yeteneğidir. Bu yetenek, daha yüksek yaratıcılık ve farklı düşünme eğilimi ile ilişkilidir. Rüyalarımızda tüm arzularımızın mümkün olduğu ve bilinçaltımızın serbestçe gezindiği bir film seyrederiz. Müzik ve rüyaların dansıdır bilinçli rüyalar, çünkü rüyanın ahengini bizim bilinçaltımız belirler. Maestro, yönetmen, sanatçı bizizdir. Rüyalar, birçok sanatçıya ilham kaynağı olmuş çok renkli resim paleti gibidir. Sanatçı istediği resmi çizebilir, istediği besteyi yapabilir veya istediği sanat eserini ortaya koyabilir. Lucid dreaming deneyimlerinin sanat yaratıcılığa etkisine, sanat eserlerinde rüya temalarının kullanımına ve bilinçli rüya araştırmalarının sanata etkilerini beraber inceleyelim.

Sanat Eserlerinde Rüya Temalarının Kullanımı

Edward Burne Jones-Küçük Briar Gül Döngüsünden Uyuyan Prenses

Pek çok ressam, müzisyen, yazar ve bilim adamı eserlerini bilinçli rüya görme yoluyla yarattı. Görsel sanatlarda rüyalar daha fazla ilhamı ortaya çıkarıyor. Edward Burne Jones adında bir ressam, Helicon Dağı’nda on iki ilham perisini rüyasında gördüğü berrak rüyasından esinlenerekKüçük Briar Gül Döngüsünden Uyuyan Prenses”çizdi. 

Edward Burne-Jones sergisi

Salvador Dali-The Elephants

“Filler”, Salvador Dali’nin 1948’de tamamladığı sürrealist (gerçeküstücü) bir tablodur. Resim; çorak, rüya gibi bir manzarada duran inanılmaz derecede uzun, cılız bacakları olan iki fili tasvir ediyor.Fillerin uzun bacakları, sanki hayvanlar her an çökebilirmiş gibi bir kırılganlık ve dengesizlik duygusu uyandırır. Beyaz, çorak manzara, bu boşluk ve güvencesizlik hissini pekiştiriyor ve resmin genel kompozisyonu, rüya gibi, başka bir dünyaya ait bir nitelik sunuyor.

“Filler” deki filler aynı zamanda bilinçaltının işleyişini ve bilinçli farkındalığın yüzeyinin altında yatan hatıraları ve duyguları temsil ediyor olabilir. Uzun, cılız bacaklar, hatıraların kırılgan doğasını ve geçmiş deneyimler ile şimdiki bilinç arasındaki zayıf bağları sembolize edebilir. Fillerin uzun bacakları resimde eğlenceli ve esprili bir unsur olarak da görülebilir; bu, Dali’nin sürrealist tarzının ve gerçeklik ile bilinçaltı arasındaki sınırları keşfetmeye olan ilgisinin klasik bir örneğidir. Uzatılmış bacakların absürtlüğü, resme tuhaf ve fantastik bir nitelik katıyor.

Joan Miró-Photo:This Is the Color of My Dreams

Joan Miró’ya ait bu çalışma, 1924-1927 yılları arasında oluşturulan ve metni esrarengiz sembollerle birleştiren, rüyalara ve bilinçaltına olan ilgisini yansıtan “peinture-poésie” (resim-şiir) olarak bilinen bir serinin parçasıdır. Tuval neredeyse boş, çok geniş bir his veriyor ve bir köşesinde güzel bir kaligrafiyle yazılmış “photo” kelimesi var. Diğer köşede parlak mavi tonunda bulut benzeri bir boya lekesi var ve onun altında ince, neredeyse görünmez çizgilerle, eski bir okul kitabından gelmiş gibi görünen hassas bir yazıyla yazılmış birkaç kelime var: ” Ceci est la couleur de mes rêves “, “bu benim hayallerimin rengi” anlamına geliyor. Mavi renk, Miró’nun zihninin ve hayallerinin sınırsızca aktığı bir yeri temsil ediyor olabilir ve belki de rüyaları mavinin bu özel tonunda renklendirilmişti.

Max Richter-Sleep
Max Richterin 5 Mayıs 2018de New Yorktaki Sleep performansı

“Dünya için kişisel bir ninni” olan Sleep , geceleri uzanmış bir izleyici kitlesiyle duyulmak üzere Max Richter tarafından tasarlandı. Duraklamayı ve dinlenmeyi teşvik eden Richter, dinleyicilerin uykuya daldığı, bilinç ve bilinçli rüya hallerine girip çıktığı 31 kesintisiz parça üzerinden klasik ve elektronik müziğin mükemmel bir karışımını yarattı. Sinir bilimcilerin tavsiyeleriyle geliştirilen uyku projesi özellikle ilgi çekiyor. Amaç, uyku ve uyanıklık durumları arasında duyulabilecek, bilinçli rüya görmenin bir biçimi olan bir müzik parçası yaratmaktı.

Piyanist ve besteci Max Ritcher “Sleep” isimli albümünün canlı performansını izleyicileri uyumaları için uygun bir şekilde kurgulandı ve ardından albümün yapım sürecini anlatan bir belgesel de yayınlandı. Uyku, meditasyon ve odaklanmak için bir mobil uygulaması da bulunuyor. Bu belgeselde sekiz saatlik bu eserin nasıl ortaya çıktığını aşama aşama anlatan, Richter ve ona eşlik eden Yulia Mahr’ın , Los Angeles’taki performansına hazırlık sürecini anlatıyor.

 

“Benim için Uyku, bilinçli zihninizin tatilde olduğu bu alanın nasıl müziğin yaşanabileceği bir yer olabileceğini görme girişimidir.” — Max Richter

“Geceleri dinlenmesi gereken bir eser. Umarım insanlar bunu dinlerken uykuya dalarlar, çünkü proje aynı zamanda müziğin bilinçle nasıl etkileşime girdiğine dair kişisel bir keşif; benim için başka bir büyüleyicilik. Başka herhangi bir şeyden daha fazla zamanı uyuyarak geçiriyoruz; ortalama yaşamda bu birkaç on yıla denk geliyor. Varlık ile yokluk arasında (ve kişisel olarak benim için tüm işlerin yapıldığı yer) bu askıya alınmış animasyon durumu hayatımızın ne kadar mucizevi bir parçası.”

Max Richter

Lucid Dreaming Deneyimlerinin Sanat Yaratıcılığına İlhamı

Salvador Dali

Salvador Dalí’nin yaratıcılık tekniğini gösterir, büyük bir anahtar elinden kaydığında ve bir tabağı parçaladığında Dali uyanır.Bu düzensiz bir düşünce süreci ve tuhaf çağırışımlara sahip olduğunuz ideal bir durum yaratabilir. Eğer aklınıza iyi bir fikir gelirse, onu yakalama yeteneğine de sahipsiniz. Sanatçının bilinçdışı zihnini özgürleştirdiği Sürrealizm’in ortasında Salvador Dalí yeni bir yöntem öneriyor: çılgın, muğlak, absürd görüntülerle, bağlantılar kurarak ve bunları yorumlayarak gözlemcinin bilinçdışını özgürleştirmesini sağlıyor. Sanatçı şunu söylüyor: “Gördüklerimiz eşyalarda değil, ruhlarımızdadır.” DALI

Rene Magritte

Seçmeli yakınlıklar felsefesi” ona bir rüyadan uyandıktan sonra geldi.1930’lardan itibaren Magritte, farklı türdeki nesnelerin ortaya çıkardığı belirli sorunlara çözümler bulmaya çalıştı; bu, ona günlük yaşamın en yaygın ve sıradan unsurlarına meydan okumasını ve yeniden yapılandırmasını sağlayan bir yöntemdi. Bu sorunlar, onları çözecek bir görüntü bulana kadar onu takıntı haline getirdi. Bu felsefi yöntem, 1932 yılında bir rüyadan uyandığında aklına gelmişti. Yarı bilinçli halde, odasındaki kuş kafesine baktığında, kafeste yaşayan kuşu değil, onun yerine bir yumurtayı gördü. Bu muhteşem yanlış anlama, kendi deyimiyle yeni ve şaşırtıcı bir şiirsel sırrı kavramasına olanak tanıdı.

La corde sensible  (1960) adlı eserinde Magritte, “bulut sorununu” bulutun altına boş bir bardak (genellikle sıvı tutmak için kullanılan bir kap) yerleştirerek çözdü. Su, görünüşte farklı olan bu nesneleri birleştiren “seçmeli yakınlıktır” ve onun buradaki yokluğu, Magritte’nin onları tuhaf bir şekilde imkansız bir karşılaşmada canlandırmasına olanak tanır.

Lucid Dream Araştırmalarının Sanata Etkileri

Bir rüyada bilinçli hale geldiğinizde sonsuz olasılıklar açılır. Rüya gözlemlenebilir bilinçli olarak en iyi görüntülerin kullanıldığı, hayal gücünüzün harikulade, kişisel bir filmi gibi uyandığınızda yeniden incelenmek üzere desteklenir veya eylem sanatsal bir yöne doğru itilebilir. Sigmund Freud, bilinçli rüya görenleri oyun yazarlarına benzeterek “sahip olan” insanlardan söz etti. Rüyalarını bilinçli olarak yönlendirme yeteneği; bu tür hayalperestlerin rüyayı tekrar oynayabileceğini kaydetti.Tıpkı popüler bir oyun yazarının baskı altında oyununa daha mutlu bir son vermesi gibi (1965). Lucid rüya araştırmacıları LaBerge ve Rheingold şunu tavsiye ediyor: Resim yapmayı öğrenmek istiyorsanız,Rembrandt’ı çağırın. Hemingway veya Hesse ile balığa çıkın ve okuduğunuz roman hakkında konuşun.

International Journal of Dream Research(uluslararası rüya araştırmaları dergisi) araştırmasındaki bir makaleye göre; rüya görmek çok yaratıcı bir zihin durumudur. Rüyalarında rüya gördüklerini fark edebilen bilinçli rüya görenler, rüya gören zihnin yaratıcı potansiyellerinden doğrudan yararlanma avantajına sahiptir. Bu çalışma bilinçli rüya görme ile yaratıcılık arasındaki ilişkiyi araştırdı. Yirmi bilinçli rüya sahibinden, bir kez bilinçli bir rüyada ve bir kez de uyanıkken yaratıcı bir üretim görevi gerçekleştirmeleri istendi. Performansları, görevi bir kez (yani uyanıkken) gerçekleştiren, bilinçli olmayan rüya gören 20 kişiden oluşan bir kontrol grubuyla karşılaştırıldı. Mevcut bulgulara göre, bilinçli rüya durumu yaratıcılık açısından uyanık hayal gücüne göre daha avantajlı görünmese de, bilinçli rüya görenler yaratıcı bir görevde bilinçli olmayan rüya görenlere göre daha iyi performans gösterdiler; bu da bilinçli rüya görme yeteneği ile bilinçli rüya görme yeteneği arasındaki mevcut ilişki fikrini desteklemektedir.

Lucid dreaming, rüyaları sanata dönüştürmek için bilinçli bir şekilde çalışmak binlerce farklı sanatsal ifade türü vardır. Sizin için doğru olanı bulmak sezgilerinizi takip ederseniz ve olasılığa açık kalırsanız gerçekten o kadar da karmaşık değil içinizde henüz keşfedilmemiş bir yazar, sanatçı, ressam olabilir. Üzerinde çalışacağınız bir rüya seçin, hikayeye benzer bir rüya, ve onun size yol göstermesine izin verin. Mutlu rüyalar!

Kaynakça

“The Relation-ship Between Lucid Dreaming and Creativity”International Journal of Dream Research,Vilnius University,Lithuania (2018). Web. Erişim tarihi: 26.10.2023

10 Things to Know About Rene Magritte (2023). Web. Erişim tarihi: 26.10.2023

Salvador Dali’nin Kullandığı Uyku Yöntemi, Yaratıcılığa Açılan Bir Kapı Olabilir (2022). Web. Erişim tarihi: 26.10.2023

The Color of My Dreams Joan Miro (2015). Web. Erişim tarihi: 30.10.2023

Wake Up Your Artist ! Lucid Dreaming as a Creative Tool Clare Johnson, PhD (2011). Web. Erişim tarihi: 30.10.2023

Max Richter, About. Web. Erişim tarihi: 2.11.2023

 

spot_img
Beyza Yaman
Beyza Yaman
Eat life before it eats you

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Geyik: Türk Mitolojisinin Derinliklerindeki Ruhsal Rehber

Türk mitolojisinde geyik, doğa ile insan arasındaki ilişkiyi simgeler. Ruhsal yolculuk, rehberlik ve dönüşüm figürü olarak geçmişten günümüze derin bir anlam taşır.

Alıntının Hikâyesi: Livaneli’den Aşk, Travma ve Unutabilmek Üzerine

“Aşk, bir uçurum kıyısında gözü bağlı yürümektir.”

Müziğin Kalbinin Attığı O Yer: Royal Albert Hall

1871'de açılan Royal Albert Hall yıllar boyunca birçok sanat etkinliğine tanıklık etmiştir.

İngiliz İç Savaşı: Sebepleri ve Sonuçları

17. yüzyılda İngiltere'de yaşanan iç savaş, kısa bir süreliğine de olsa Cromwell liderliğinde askeri bir yönetimi meydana getirdi.

Anadolu Turnesi: Psikedelik Bir Yolculuğun Sosyolojik Yansımaları

Alternatif rock grubu Venus Music Peace Band'in Anadolu Turnesine dair bir belgesel incelemesi.

Magnum Fotoğrafçısı Elliott Erwitt: Sıradışı Perspektif

Magnum fotoğrafçılarının yeni yazısında Elliott Erwitt'in hayatına ve eserlerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

Star Wars Sith’in İntikamı: Bir Trajedinin Epik Kapanışı

Skywalker'ın öyküsü, galaktik düzenin çöküşünü, dostlukların sonunu ve aşkın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Macbeth Sendromu: Hırsla Yoğrulan Bir Kimliğin Çöküşü

Macbeth Sendromu, bireyin hırs uğruna kimliğini ve vicdanını yitirerek psikolojik çöküşe sürüklenmesini anlatan patolojik bir durumdur.

You’ya Veda: Önceki Sezonda Neler Oldu?

You, beşinci sezonuyla son kez ekranlara gelirken, önceki sezonlarda neler oldu hatırlayalım.

Altı Çizilenlerde Bu Ay: Ahmed Arif | Hasretinden Prangalar Eskittim

Söylenti Edebiyat editörleri, Altı Çizilenler serisinde bu ay, doğum gününde, şiirin aykırı sesi, toplumcu gerçekçiliğin öncülerinden, Türk edebiyatının benzersiz şairi Ahmed Arif'e yer veriyor!