Müzik, dans ve sinema, hepsini bir kutuda çalkalayınca eşşiz bir görsel zevk çıkıyor ortaya; müzikal filmler. Geçmişten günümüze yer etmiş, unutulmazlar arasına girmiş ve şimdiden klasikleşen müzikal filmleri sizin için derledik.
The Wizard Of Oz (1939)
Klasikler arasında yerini almış, Amerikan yapımı fantastik filmin yönetmenliğini Viktor Fleming yaparken filmin baş karakteri olan Dorothy’i Judy Garland canlandırmaktadır. Teneke adamı Jack Halley, kötü cadıyı Margaret Hamilton, beyinsiz korkuluğu Ray Bolger, korkak aslanı Bert Lahr ve Oz büyücüsünü ise Frank Morgan oynamıştır.
Amcası ve halası ile Kansas’ta mutlu bir çiftlik hayatı yaşayan Dorothy köpeği Toto elinden alınmak istenince evden kaçmaya karar verir. Sonrasında bir fırtınaya kapılarak kendini Oz’un rengarenk dünyasının içerisinde bulur. Bu beklenmedik yolculukta, bir sürü arkadaş edinir ve hep beraber kötü kalpli doğu cadısından kurtulmaya çalışırlar.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Singin’ in the Rain (1952)
Yalnızca kendi döneminin değil sinema tarihinin de önemli klasikleri arasında yer alan müzikal yapıtın başrollerinde Gene Kelly, Donald O’Connor ve Debbie Reynolds bulunmaktadır. Filmin yönetmenliğini ise Gene Kelly ve Stanley Donen birlikte yapmıştır. İkonikleşmiş, yağmur altında şemsiyesiyle dans eden o adamı kim unutabilir ki?
Hollywood dünyasının sesli film teknolojisiyle buluştuğu 20’li yılların sonlarında geçen filmde ünlü bir oyuncu olan Don Lockwood, sesli filmler için güzel bir sese sahiptir. Oyuncu partneri Lina çektikleri yeni filmi kötü sesi ile fiyaskoya dönüştürür. Çözüm arayan Don, aşık olduğu Kathy’nin Lina’yı seslendirmesine karar verir ve olaylar karışır.
Filmin fragmanını buradan izleyebilirsiniz.
My Fair Lady (1964)
Amerikan sinemasının kült filmleri arasına girmiş bu klasiğin yönetmen koltuğunda Georgo Cukor otururken başrollerini ise Rex Harrison ve dönemin parlayan yıldızı Audrey Hepburn üstleniyor. Bernard Shaw’un, Pygmalion Shaw isimli oyunundan esinlenen film, En İyi Film de dahil olmak üzere sekiz Akademi ödülü kazanmıştır.
Film küfürbaz bir çiçek satıcısı olan Eliza Doolittle’ın inanılmaz kültürel gelişimini anlatmaktadır. Bir Opera sonrası dilbilimci olan Higgins ve Pickering sokakta çiçek satan Eliza’yı görürler. Bu huysuz ve küfürbaz kızın düzgün biri olacağına dair iddiaya giren Higgins, Eliza’nın muhteşem yükselişini başlatan kişi olacaktır.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Grease (1978)
John Travolta ve partneri Olivia Newton John‘un You’re The One That I Want şarkısındaki müthiş danslarıyla hafızalarımıza kazınan film, aynı isimli Broadway müzikalinden sinemaya uyarlanmıştır. Yönetmenliğini Randal Kleiser yaptığı film, 20. yıl kutlamaları için 1998 yılında dijital olarak yenilenmiş bir şekilde yeniden gösterime girmiş ve haftalarca gösterimde kalmıştır.
1950’lerde geçen film Amerika’da yaşayan bir gurup liseli gencin gündelik yaşamlarını eğlenceli ve neşeli bir şekilde ele alır. John Travolta’nın Danny’i, Olivia Newton John’ın ise Sandy’i canlandırdığı tutku dolu bir yaz aşkını anlatır.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
The Blues Brothers (1980)
Sinema tarihinin kült müzikalleri arasına ismini yazdırmış olan film hem sinema hem de müzik severleri blues türüne doyuruyor. Filmin yönetmen koltuğunda John Landis otururken, oyuncu kadrosunda John Belushi ve Dan Aykroyd’a bu müthiş müzikalde James Brown, Aretha Franklin, Ray Charles, John Candy, Carrie Fisher ve Steve Lawrence gibi sayısız ünlü isim eşlik ediyor.
Jake Blues ve kardeşi Elwood’un birlikte büyüdükleri yetimhanenin yok olmaktan kurtulması için tam 5000 dolara ihtiyaç vardır. Jake ve Elwood bunun üzerine eski müzisyen arkadaşlarını bir araya toplayarak bir konser vermeye karar verirler. Ancak bunu yaparken tüm Şikago’nun altını üstüne getirirler.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Evita (1996)
Tim Rice ve Andrew Lloyd Webber’ın aynı isimli 1978 tarihli orijinal müzikalinden uyarlanan filmin yönetmenliğini Alan Parker üstleniyor. Filmin başrolünde Madonna, Antonio Banderas ve Jonathan Pryce yer alıyor. You Must Love Me şarkısı ile En İyi Orijinal Şarkı Oscar’ı da dahil olmak üzere birçok ödül alan film Madonna’ya Altın Küre’de En İyi Kadın Oyuncu ödülünü kazandırmıştır.
Bu trajik ve duygusal hikaye, hayatını yoksulluktan Arjantinli bir aktris olmak için değiştiren Eva Perón’u anlatıyor. Film güçlü ve ilham verici bir genç kadının trajik ölümüne kadar olan yolculuğunu, büyümesini ve siyasi kariyerini mercek altına alıyor.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Dancer in the Dark (2000)
Yönetmen koltuğunda farklı tarzlarda film yapan ünlü yönetmen Lars von Trier otururken, başrolünde ise İzlandalı müzisyen Björk yer alıyor.
Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye ödülünü kazanan film, Selma Jezkova isimli bir kadının oğlu ile yaşadığı acıklı hayat hikayesini anlatmaktadır. Selma Jezkova genetik bir hastalık sonucu yavaş yavaş görme yetisini kaybetmektedir. Bir gün bu durumun oğlunun başına da geleceğini düşünerek ameliyat parası biriktirmeye çalışan kadın büyük zorluklarla karşı karşıya kalacaktır.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Moulin Rouge (2001)
Baz Luhrmann‘ın Kırmızı Perde üçlemesinin sonuncusu ve yönetmenin ustalık eseri sayılan filmin başrollerini; Christian rolünde Ewan McGregor ve Satine rolünde Nicole Kidman üstleniyor.
Anthony Veiller’in Pierre La Mure adlı romanından uyarlanan müzikal film, Paris’in ışıltılı gece hayatını ve Moulin Rouge isimli gece kulübünün en ünlü olduğu zamanları konu alıyor. Filmde, ölümcül hastalığa yakalanan Moulin Rouge’un yıldızı, kabare oyuncusu Satine’e âşık olan Christian adında şair bir İngiliz gencinin hikâyesi anlatılmaktadır.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
The Phantom of the Opera (2004)
French Opera House’da bulunan bir opera hayaletinin öyküsünü konu ediniyor. Oldukça başarılı bir koro şarkıcısı olan Christine, French Opera House’daki baş sopranonun gitmesiyle onun yerini alıyor. Fakat Christine zaman içinde hayalete karşı bir beğeni duymaya başlasa da karizmatik aşığı Raoul’a da bir şeyler hissetmeye başlıyor.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
Mamma Mia! (2008)
Ünlü oyuncu Meryl Streep’in başrolünde olduğu film, Broadway müzikalinin beyazperde uyarlamasıdır. Phyllida Lloyd’un yönettiği uyarlama 2008 ve 2018 yıllarında bir ve iki olmak üzere iki bölümde çekilmiştir.
Filmde babasının kimliğini keşfetmeye çalışan Sophie Sheridan’ın öyküsü anlatılmaktadır. Sophie’nin annesi Donna çok çapkın bir kadındır ve Abba’nın hit şarkıları eşliğinde Sophie gerçek babasının kim olduğunun peşine düşecektir.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.
La La Land (2016)
Damien Chazelle’nin yönetmenliğini yaptığı filmin oyuncu kadrosunda Ryan Gosling ve Emma Stones gibi başarılı isimler bulunuyor. Eski Hollywood müzikallerine yeni bir soluk getiren film 6 Oscar ödülünün de sahibidir.
Los Angeles’ın sıkışık trafiğinde yolları kesişen caz piyanisti olan Sebastian ile oyuncu olma hayali kuran Mia’nın ilişkisini filme konu oluyor. Sebastian jazz kulübü açma hayaliyle, Mia ise başrol kapma hayaliyle yanıp tutuşurken hayat şartları iki genci gerçeklerle yüzleşmeye zorluyor. Farklı hayatlar yaşayan iki insanının hikayesi hiç beklenmedik bir son ile izleyicilerin kafasını kurcalıyor.
Filmin fragmanına buradan ulaşabilirsiniz.