Okuması Kısa, Etkisi Uzun Süren Kitaplar

Editör:
Guşef Alhas
spot_img

Bazı kitaplar vardır, üzerinden yıllar geçse de unutulmaz. Çoğu zaman çetrefilli olay örgüleri, uzun uzun betimlemeleri yoktur onların; az sözle çok şey anlatan, içimizdeki olup bitenlerle örtüşen bir yanları vardır. Yazarın anlatışı, bizim de hissedişimizin tadı hep damağımızda kalır. İşte böylesine etkili ve çarpıcı, bir çırpıda bitip uzun zaman aklınızdan çıkmayacak, farklı ülke edebiyatlarından 6 uzun hikayeyi önereceğiz bu yazıda sizlere.

Kjersti Skomsvold – Hızlandıkça Azalıyorum

Hızlandıkça Azalıyorum

Hızlandıkça Azalıyorum, Norveçli yazar Kjersti Skomsvold’un edebi çıkışını yaptığı, yayımlanmış ilk eseridir. Yazar bu eseri hasta olduğu ve iki sene yalnız yaşadığı bir dönemde kaleme almıştır. Kitabın ismini görür görmez akıllara gelmez mi Montaigne’in o meşhur sözü: “Yavaşladıkça çoğalıyorum…” Kitabın ana karakteri Mathea, sosyal fobi, ölüm fobisi, agorafobiye sahiptir. Öte yandan, takıntılı ve sisli bir zihin ile baş etmeye çalışır. Tüm bu kavramlar, yalın ve çarpıcı bir dille işlenir bu kısa romanda. Mathea’nın hissettiği görünmezlik ve yalnızlık duyguları öyle çarpıcı ifade edilir ki, bize okurken hem onun ve yaşadıklarının varlığını hem de var oluşu derinlemesine sorgulatır.

“Ben turuncuyum ve hiçbir şey turuncuyla kafiyeli değil!”

Andre Gide – Pastoral Senfoni

Pastoral Senfoni - Andre Gide Kitabı ve Fiyatı - Hepsiburada

1997 Nobel Edebiyat ödüllü Fransız yazar Andre Gide’nin kaleminden çıkmıştır Pastoral Senfoni. Eser, yazarın hayatından otobiyografik izler taşıyan hüzünlü bir kitaptır. Kitapta, ana karakterlerden olan papaz, Beethoven’ın ünlü eseri “Pastoral Senfoni” aracılığıyla, görme engelli Gertrude’a hayatın renklerini anlatır. Hikayede, aralarındaki nahif aşkın ince ince oluşumunu izleriz. Üstelik papazın oğlunun da hikayeye dahil oluşu ve Gertrude’a olan hisleri ile bir aşk üçgeni meydana gelir. Bu aşk üçgeninde; Hristiyanlıktaki mezhep tartışmaları, günah, ahlak ve aile kavramları irdelenir. Dili ve anlatımıyla bu kısacık hikayede çok sesli bir senfoni saklı sanki…

“Gerçeğin rengi gridir.”

Ronald Duncan – Abelard ve Heloise

Abelard Ve Heloise - Ronald Duncan Fiyatları

Bu kitap, 12. yüzyılda yaşanmış trajik bir aşk öyküsünün kahramanları olan Abelard ve Heloise’i konu alır. Onların birbirlerine yazmış olduğu mektupların, asıllarına sadık kalınarak yazılmış şiirsel bir oyun metnidir. Heloise, Fransız skolastik düşünürü; dil, diyalektik ve ahlak filozofu olan Abelard’ın en parlak öğrencisidir. İkili birbirine aşık olur, kavuşur ancak bir şekilde ayrılmak zorunda kalırlar. Ardından günümüze kadar ulaşan bu duygu yüklü mektupları kaleme alırlar. Kadın erkek ilişkilerini bir kere daha gözler önüne seren bu metin, etkileyici ve hüzünlüdür ancak benzersiz değildir. Çünkü okurken tüyleri diken diken eden o aşk, yüzyıllar geçse de aynı aşktır. İlmek ilmek aşk, kavuşamama, bir parça ihtiras ve yoğunluklu olarak hüzün içerir bu metin.

“İnsan aşkı hep mülkiyetçidir.”

Carlos Maria Dominguez – Kağıt Ev

Kağıt Ev | Nezih

Arjantinli yazar ve gazeteci Carlos Maria Dominguez’in Türkiye’de yayınlanan tek kitabıdır Kağıt Ev. Bu hikaye bir profesörün Soho’daki bir kitapçıdan aldığı eski bir kitabı okurken arabanın altında kalmasıyla başlar. Hikayenin asıl konusu ise ilerleyen sayfalarda kendini gösterir. Bir koleksiyoncunun kitaplarla olan ilişkisinde ve sonunda onları kendisine “ev” yapışında saklıdır. Kitaplara aşık insanları, bir koleksiyoncu ve bir başka kitapseverin hikayesini konu alır kitap. Farkları, tutkuları, bilhassa da kitap tutkusunu biraz ürkütücü bir biçimde işler. Farklı romanlardan da söz eden kitap, okuru onları keşfetmeye yönlendirişiyle de ilgi çekmektedir.

“Kitaplar, sanki asla geri dönemeyeceğimiz bir anın tanıkları gibi, bir ihtiyaç ve unutkanlık anlaşmasıyla tutunurlar insana.”

Muriel Spark – Sürücü Koltuğu

Sürücü Koltuğu

Çağdaş İskoç ve İngiliz Edebiyatı’nın özgün ve önemli yazarlarından Muriel Spark‘ın Sürücü Koltuğu kitabı, tek yöne aldığı biletle seyahate çıkan bir kadının, kendi çizdiği kaderini gerçekleştirmeye çalışmasını konu edinir. Farklı olmanın dayanılmazlığı, travma, yalnızlık ve ölüm temaları hakimdir bu uzun hikayeye. Farklı olmanın yarattığı yalnızlık, hafif bir gerilim ve polisiye tadında işlenir. Kaderin kaçınılmazlığı üzerine düşündürür okuru. Ve sorgulatır: İnsan kendi hayatının direksiyonunda olabilir mi? Peki, direksiyonda başkası olsa bile, sonu değişir mi?

“‘Sen açlık duymuyor musun?’
‘Hayır, yalnızlık duyuyorum ben.'”

Ayfer Tunç – Suzan Defter

Suzan Defter Ayfer Tunç | Can Yayınları

İki insanın birbirinin gözünden nasıl göründüğünü, iki günlük üzerinden anlatan akıcı bir uzun öykü Suzan Defter. İki günlük, paralel olarak yazıldığından dolayı uzun bir zaman yayınevine şikayette bulunulur basım hatası olduğu düşünülerek. Hatta sırf bu yüzden kitabın, günlüklerinin iki bölüm halinde basılmış versiyonu bile basılır. Halbuki orijinalinde basım hatası söz konusu değildir; kitabın sağında erkeğin, solunda ise kadının bakış açısını okuruz. Yaşanmamışlıklarının ardından bakan bu ikiliden hangisinin günlüğünde yazanlar gerçekti? İkisinin de mi? Yoksa her şey olaylara nasıl baktığımızla mı ilgiliydi? Karşımızdakinin ağzından çıkan sözler bile…

“…’Ama yandınız, kül oldunuz.’
‘Ama vardım, kül bunun kanıtı.'”

spot_img
Arşiv
Arşiv
Söylenti Dergi'de geçmiş zamanda yazar olan dostlarımızın eserleri bu hesapta arşivlenmektedir. Yazar onayı olduğu sürece kaynak göstererek kullanmak serbesttir.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Dante’nin İlahi Komedyası’nda İnsanlığın Mitolojik ve Manevi Seyahati: Kayboluşun Karanlığı ve Kurtuluşun Işığı

Dante’nin İlahi Komedyası; insanlığın ahlaki seçimlerini sorgulamasına, içsel çatışmalarını aşmasına ve evrensel sorulara yanıt bulmasına rehberlik eder.

Kırmızının Tonlarına Bürünmüş 7 Yabancı Albüm Kapağı

Temalarında kırmızı renginin ön planda olduğu ve gizli anlamlarıyla bizi farklı yolculuklara çıkaran albümleri sizler için derledik.

Marmaris’te Yaz Rüyası: 5 Günlük Keşif Rotası

Ege ve Akdeniz'in incisi Marmaris için keyifli bir yol rotası.

Feminizmin Gücü: Patriyarka’nın Sosyal Yapılara Etkisi

Patriyarkal sisteme meydan okuyan feminizm, kadını güçlendirip eşitlikçi bir toplum inşasına öncülük eder.

Söylenti Konser Takvimi: Üç Büyükşehirde Kimler Var?

Söylenti müzik ekibi tarafından hazırlanan; İstanbul, Ankara ve İzmir'e müzik coşkusunu tattıracak birbirinden farklı Mayıs ayı konserleri sizlerle!

5 Farklı Sebeple Neden Yaşlı Adam ve Deniz Okumalıyız?

Yaşlı Adam ve Deniz, mücadelenin değerini ve kaybetmenin içinde de bir başarı ve onur olduğunu dile getiren zamansız bir hikayedir.

Türk Mitolojisinde Kartal Figürü

Kartal, Türk mitolojisinde önemli bir yere sahip hayvan figürüdür. Destanlara ve efsanelere konuk olarak hükümdarlık alametine dönüşmüştür.

Geyik: Türk Mitolojisinin Derinliklerindeki Ruhsal Rehber

Türk mitolojisinde geyik, doğa ile insan arasındaki ilişkiyi simgeler. Ruhsal yolculuk, rehberlik ve dönüşüm figürü olarak geçmişten günümüze derin bir anlam taşır.

Alıntının Hikâyesi: Livaneli’den Aşk, Travma ve Unutabilmek Üzerine

“Aşk, bir uçurum kıyısında gözü bağlı yürümektir.”

Müziğin Kalbinin Attığı O Yer: Royal Albert Hall

1871'de açılan Royal Albert Hall yıllar boyunca birçok sanat etkinliğine tanıklık etmiştir.