Rüya Kavramına Tablolardan Bakmak

spot_img

19. yüzyıla kadar birçok toplumda ilahi bir mesaj olarak görülen rüya kavramı, psikanalitik yaklaşımın önem kazanmasıyla, bilinçaltında saklı kalan düşüncelerin büyük bir canlılıkla açığa çıkması olarak algılanmaya başlamıştır. Rüyalar, insan zihninin karmaşıklığını ve belki de ilkelliğini yansıtır. Öyle ki Freud rüyalar için “Aslında rüyada bir tımarhanede rastlayacağımız her türlü görüntüye rastlayabiliriz’’ demiştir.

Sanatta da oldukça sık kullanılan rüya teması, genel olarak hayal evreninde gezinen bir ruh olarak hayat bulmuş, gizemli ve anlaşılması güç birçok haliyle yüzyıllardır tablolarda resmedilmiştir.

Dream Vision, Albrecht Dürer (1525)Rüyalar Gerçekten Ne Anlama Geliyor? - ArtnoktaBatı sanatında öznel rüya tasvirine yönelik bilinen ilk örneklerden biri Albrecht Dürer’in Dream Vision adlı eseridir. Uyandığında aceleyle yapılmış gibi görünen bu suluboya, onu yutmak için gökten inen bir su tufanını gösterir. Dürer, bu resmin altına düştüğü notta “Uyandığım zaman bütün vücudum titriyordu ve iyileşmem uzun zaman aldı” yazmıştır. Psikoterapist Phillipa Perry, rüyalarda ‘”Bazı nesneler genellikle belirli bir şeyi temsil eder” ve “Biri su hakkında rüya görürse, bu genellikle duygularla ilgilidir” demiştir. Dolayısıyla eserde de Dürer’in ‘duygularında boğulduğu izlenimi’ verdiğini ifade etmiştir.

Jacob’s Dream, Raphaël (1518)Jacob's Dream, workshop of Raphael (Credit: Getty Images)Rönesans döneminde rüyalar ve din olgusu sıklıkla bağdaştırılan iki kavram olmuştur. Eserler ilahi bir gerçeğe ulaşma yolu olarak yansıtılmıştır. Bu anlayış üzerine gösterilebilecek önemli eserlerden biri de Jacob’s Dream eseridir. Resimde gökyüzüne uzanan canlı metaforlar ile ölümlü bir adam algısından çok daha ötesine işaret edilmiştir. Göğe yükselen merdivende daha parlak ışıklar içinde melekler Jacob’ın ruhuna eşlik etmektedirler. Merdivenler aynı zamanda ruhun yükselerek fiziksel dünyanın ötesine ulaşmayı temsil etmektedir.

The Nightmare, Johann Heinrich Füssli (1781)File:John Henry Fuseli - The Nightmare.JPG - Wikimedia CommonsRomantizm akımıyla sanatçılar, dini motiflerden sıyrılarak bireylerin öznel rüya tasvirlerine odaklanmışlardır. İlk Alman romantik sanatçıları, rüyaları “Zweite Welt” (İkinci Dünya) olarak tanımlarlar. Öznelliğin hakim olduğu bu dönemde karanlık rüyaların tasviri olarak The Nightmare eserinin önemli bir yeri vardır. Özne olarak uzanmış bir cariyeyi resmeden Füssli, uyuyan bir ruhun azaplarını tasvir etmiştir. Işık ve gölge oyunları, vücudun bükülmesi ve hayali varlıklar, işkence görmüş bir kadın ruhunu gözler önüne serer. İzleyici fantastik unsurlarla sunulan bu kabusa bizzat tanık olur.

The Reckless Sleeper, René Magritte  (1928)The reckless sleeper, 1927 - Rene Magritte - WikiArt.orgSürrealist sanatçı René Magritte tarafından resmedilen bu eserde tahtadan oyuğun içinde rüya gören bir adam gözümüze çarpar. Kafasının içinde görülen bazı semboller Freudyen kuramlara ait semboller olarak analiz edilse de Magritte psikanalitik yaklaşımı her zaman reddetmiştir. Sembollere bakacak olursak, buradaki şapka simgesi, Freud’un rüyalarda şapkaların cinsel organı temsil ettiği görüşüyle bağdaştırılmıştır. Elma ise rüyalarda güçlü bir simge olarak görülür, bilgiyle ve onunla gelen özgürlüğü temsil eder. Yanan mum, farkındalığı ve doğruyu aramayı temsil eder. Ayna, bilinç – bilinçdışı arasındaki ilişki ve hayal gücünü simgelerken kuşlar, Freudyen kurama göre cinselliği yansıtmaktadır.

The Broken Bridge, Man Ray (1937)Dreams throughout Art | Artsper MagazineGenel olarak ikonik Sürrealist fotoğraflarıyla bilinen Man Ray, çizimlerinde rüya evrenine yer vermiştir. Paul Eluard ile yaptığı Free Hands koleksiyonunda bu çizimler görülür. Man Ray ”Sabah uyandığım zaman, eğer bir rüya görmüşsem onu hemen çizerim. Koleksiyondaki çizimlerin çoğu bu rüya çizimleridir’’ diyerek düşüncelerini ifade etmiştir.

The Broken Bridge adlı eserinde, yıkılan köprünün bir uzantısı gibi onunla bütünleşen, zayıf ve çıplak bir kadın bulunur. Kadının yüzünün ve saçının suya yansıması da dikkat çeken detaylar arasındadır.

The Dream (Le Rêve), Pablo Picasso (1932)Pablo Picasso | Le Rêve (The Dream) (1932) | Artsy | Poertre resimleri, Sanatsal resimler, Sanatsal baskıPicasso, The Dream adlı eserinde genç sevgilisi Marie-Thérèse Walter’ı resmetmiştir. Renk kombinasyonlarıyla göze çarpan eser, dönemin Picasso eserlerinin basitleştirilmiş form özelliğini de yansıtmaktadır. Sanatçı eserinde soft renklere yer vermiş ve o dönemde yaygın olan şehvet temasına vurgu yapmıştır. Genç kadının duruşu ise onun kırılganlığını belirtir.

Kadının ellerinde bulunan keskin çizgiler ve arka plandaki detaylar ile bu çalışma bize Henri Matisse’nin Music ve The Dance eserlerini de anımsatır.

Rüyalar, dönemsel olarak farklı formlarda tasvir edilseler de olgunun özünde bulunan gizemli yapı tablolara her dönem yansımıştır. Bilinçaltına ve doğrusal olarak ona yönelik ilkel dürtü ve duygulara ait motifler de tablolarda yoğunlukla işlenmiştir. Rüyalar yüzyıllardır sanatçıların sadece bilinçaltını yansıtan bir olgu değil, aynı zamanda yaratıcılıklarını eserlerine yansıttıkları bir araç olmuştur.

 

Kaynak

Pound, Cath, What Our Dreams Mean?, bbc.com, web. https://www.bbc.com/culture/article/20200512-what-do-our-dreams-mean

Artsper Magazine, Dreams Throughout Art, artsper.com, web.  https://blog.artsper.com/en/a-closer-look/dreams-throughout-art/

 

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

Star Wars Sith’in İntikamı: Bir Trajedinin Epik Kapanışı

Skywalker'ın öyküsü, galaktik düzenin çöküşünü, dostlukların sonunu ve aşkın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Macbeth Sendromu: Hırsla Yoğrulan Bir Kimliğin Çöküşü

Macbeth Sendromu, bireyin hırs uğruna kimliğini ve vicdanını yitirerek psikolojik çöküşe sürüklenmesini anlatan patolojik bir durumdur.

You’ya Veda: Önceki Sezonda Neler Oldu?

You, beşinci sezonuyla son kez ekranlara gelirken, önceki sezonlarda neler oldu hatırlayalım.

Altı Çizilenlerde Bu Ay: Ahmed Arif | Hasretinden Prangalar Eskittim

Söylenti Edebiyat editörleri, Altı Çizilenler serisinde bu ay, doğum gününde, şiirin aykırı sesi, toplumcu gerçekçiliğin öncülerinden, Türk edebiyatının benzersiz şairi Ahmed Arif'e yer veriyor!

Orta Çağ Avrupası’nda Evlilik, Boşanma ve Eğlence Kültürü

"Ben senin için yaşamayı göze aldım" diyenleriniz varsa, itinayla "Sıkıysa Orta Çağ'da yaşasana" diyebilirsiniz çünkü bu çağda yaşamak sanıldığından çok daha zor.

HBO Max’te İzleyebileceğiniz Yapımlar

İşte HBO Max'te izleyebileceğiniz yapımlar.

Exulansis: Anlaşılamamanın Getirdiği Vazgeçiş

Exulansis, kişinin anlaşılamayacağını düşünerek kendini anlatmaktan vazgeçişini konu alır.

Şahane Hatalar : Kendi Maceranı Kendin Yarat

Sadece hataların sonuçlarına odaklanmak yerine, bu hataların insanları nasıl şekillendirdiğini ve nasıl birer öğrenme fırsatı sunduğunu ele alan sıra dışı kitap: Şahane Hatalar.

Yahya Kemal Şiirlerinde Yedi Farklı Tema

"İnsan âlemde hayal ettiği müddetçe yaşar." Türk edebiyatına hayalinden kelimeler armağan ve miras bırakan Yahya Kemal Beyatlı.

Kayıp Seslerden Yazının Öznelerine: Virginia Woolf’un Eserlerinde “Kadın” Teması

Woolf’un dilinde "kadın", tarihin dışına itilmiş bir sesin geri çağrılması, unutulmuş bir hakikatin dile gelmesidir.