Sinema tarihindeki büyük isimler, sadece oyunculuklarıyla değil, aynı zamanda kariyerlerine attıkları ilk adımlarla da unutulmaz bir miras bırakmışlardır. İkonik oyuncuların sinema dünyasına adım attıkları ilk filmler, sadece bir başlangıç değil, aynı zamanda gelecekteki büyük başarıların da habercisidir. Bu filmler, sinemanın altın sayfalarında dikkat çekici izler bırakan ve izleyicileri derinlemesine etkileyen oyuncuların yükselişleri için unutulmaz anlara şahitlik ederler. Bu yazımızda, sinema tarihine damga vuran oyuncuların kariyerlerinin temelini atan ilk adımlara bir göz atacağız!
Sinemanın İkonu: Katherine Hepburn’un Çıkış Filmi
Kendi çağının en nadide yeteneklerinden biri olan Katharine Hepburn, aktif olduğu seneler boyunca sayısız filme imza atarak sanatseverlere büyük bir miras bırakmıştır. Hepburn, 70 yıl boyunca beyaz perdede boy gösterirken, 12 kez Oscar adaylığı kazanmış ve 4 kez bu ödülü eve götürmüştür.
Efsanevi sanatçının ilk filmi, 1932 senesinde George Cukor tarafından yönetilen A Bill of Divorcement isimli bir dram filmidir. Akıl hastanesinde 15 sene kalmış olan bir adam, akıl sağlığı yerine gelmiş olarak eve döner. Ancak hiçbir şeyin aynı olmadığını fark etmesiyle rahatsız olur; kızı büyümüştür ve evlenmek üzeredir dahası karısı kendisinden boşanmıştır. Hepburn’un ilk filmi olması ve doğal bir performans sergilemesi seyircilerden tam puan almayı da başarmıştır. Oyuncunun en beğenilen filmleri ise şöyledir; The African Queen, Bring Up Baby, The Philadelphia Story, Holiday, Little Woman ve Morning Glory’dir.
Samurayın Başlangıcı: Toshiro Mifune’nin Sinema Dünyasındaki İlk Adımı
Toshiro Mifune, Japon sinema sanatçısıdır. Yaklaşık olarak 170 filmde rol almış olan Mifune, Japon sinemasının en büyük aktörlerinden birisi olarak kabul edilmektedir. Akira Kurusawa ile yapmış olduğu birçok başarılı film sayesinde sinema tarihine adını yazdırmıştır.
Toshiro Mifune’nin ilk filmi Yojimbo isimli Akira Kurusawa imzalı bir dönem filmidir. Bir samurayın hikayesinin anlatıldığı film, kumardan kazanılmış olan para için aralarında çatışma yaşanan iki suç baronunun otoritesi altındaki küçük kasabayı ziyaret etmesiyle başlamaktadır. Samuray, bu kasabada yaşanılan karmaşıklığın içerisine düştüğünde terk etmesinin en iyi çözüm olacağı uyarılarına kulak asmayarak iki çeteyi yok etmek için zekice bir plan tasarlamıştır. Oyuncunun en sevilen filmleri ise şunlardır; Rashomon, Yojimbo, Seven Samurai, Throne of Blood, Sanjuro, Red Beard ve The Hidden Fortness’dır.
Sinemanın Özgün Işığı: Catherine Deneuve ve İlk Film Macerası
Fransız sinemasının en ünlü oyuncularından birisi olan Catherine Deneuve, hayatı boyunca birçok filme imza atmıştır. Annesi ve ablası da aktör olan Catherine Deneuve, oyunculuk hayatına 1957 senesinde Les Collégiennes (The Twilight Girls) ile başlamıştır.
Film, başrol Andre Hunebelle’in özel yatılı kız okuluna gitmesiyle başlamaktadır. Aile evindeki kişisel skandallardan kaçmak için özel okula giden genç kız, orada kendini baştan çıkarıcı bir yaşam tarzına kaptırmaktadır. Film genel anlamda lise öğrencilerine ele alması ve fazlasıyla çıplaklık içermesi sebebiyle tepki günümüzde tepki görebilmektedir. Oyuncunun en sevilen filmleri ise şöyledir; Les parapluies de Cherbourg, Repulsion, Belle de jour, The Hunger, Indochine, The Last Metro ve 8 femmes’dir.
Efsanenin Başlangıcı: Al Pacino’nun Sinema Kariyerindeki İlk Adım
20. yüzyılın en önemli aktörlerinden kabul edilen Al Pacino, genç yaşında sanat okuluna gidebilmek için evi terk etmiş ve çeşitli işlerde çalışarak geçimini sağlamıştır. Çok küçük yaşta alkol, sigara ve bağımlılık yapıcı daha birçok madde kullanmış olan Pacino, New York’ta çeşitli tiyatrolarda yer alarak oyunculuk kariyerine başlamıştır. Sık sık işsiz kalan sanatçının bazen sokaklarda bazen arkadaşlarında bazen de tiyatrolarda uyuduğu günler de olmuştur.
Annesi ve büyükbabasını kaybetmesinin ardından hayatının en kötü dönemini geçirdiğini söyleyen Pacino, yaşadığı o günleri daha sonrasında bir röportajında şöyle dile getirmiştir;
“22 yaşındaydım ve beni en çok etkileyen iki insan ölmüştü. Bu da benim hayatımı değiştirmeme sebebiyet verdi.”
Al Pacino’nun ilk filmi 1969 yılında yer aldığı Me, Natalie filmidir. Bir Amerikan dram/komedi filmi olan Me, Natalie kendini bulmak için evden ayrılan genç bir kızın öyküsünü anlatmaktadır. Bu film ile çıkış yapan Alpacino’nun başrol ile yaptığı bir dans sahnesi dışında kendine ait başka bir sahnesi bulunmamaktadır. Oyuncunun en sevilen filmleri ise şöyledir; The Godfather, Scarface, The Godfather: Part II, Heat, Serpico, Dog Day Afternoon, Scent of a Woman, Donnie Brasco ve The Devil’s Advocate’dir.
Sinemanın Ötesine Geçiş: Robert De Niro’nun İlk Adımı
Oyunculuk kariyerine tiyatro oyunları ile başlayan Robert De Niro, çok küçük yaşlarından itibaren sektör içerisinde yer almayı başarmıştır. 1968 senesinde vizyona giren ilk filmi Greetings adlı bir komedi filmidir. Robert De Niro’nun başrolünde yer almış olduğu bu film Brian De Palma tarafından yönetilmiştir. 3 arkadaşın öyküsünü konu edinen filmin IMDB puanı 5.7’dir.
Robert De Niro’nun vizyona giren ilk filmi Greetings olsa da 1963 yılında çekilmiş fakat vizyona 1969 yılında giren The Wedding Party ilk filmi sayılmaktadır. Çok uzun yıllardır sinema sektöründe aktif rol alan Niro, günümüzde de sinema projelerinde yer almaya devam etmektedir. Birçok sayısız ödülü bulunan oyuncuyu uzun yıllar boyunca sektörde görmeyi bekleyen sayısız hayranı bulunmaktadır. Oyuncunun en sevilen filmleri ise şöyledir; Taxi Driver, Raging Bull, Goodfellas, The Goodfather: Part II, Casino, Heat, The Deer Hunter, Once Upon a Time in America, Cape Fear ve Silver Linings Playbook’tur.
Yıldızın Doğuşu: Natalie Portman’ın Sinema Serüvenindeki İlk Adım
İsmini herkese ilk filmindeki karakteri ile duyuran Natalie Portman, oyunculuk kariyerine 14 yaşında başlamıştır. Aynı zamanda oyuncu bir anneye sahip Portman, birçok okulda çeşitli eğitimler almış başarılı bir kadındır.
Kariyerine mankenlik ile başlayan ünlü oyuncu, 14 yaşında canlandırmış olduğu Luc Besson imzalı bir kült film olan Leon ile beyaz perdede çıkışını gerçekleştirmiştir. Çocuk yaşlarda cinselleştirilmesine rol açan film hakkında yıllar sonra konuşan Portman, bu konu hakkındaki görüşlerinin karmaşık olduğunu belirtirken şunları da dile getirmiştir;
“Çocukken cinselleştirilmek sanırım beni korkuttuğu için kendi cinselliğimden uzaklaştırdı.”
Herkesin Leon filmindeki intikam arzusuyla yakıp kavrulan küçük Mathilda olarak tanıdığı Portman, aynı zamanda Oscar dahil birçok ödüle sahiptir. Oyuncunun en sevilen filmleri ise şöyledir; Black Swan, V for Vendetta, Leon: The Professional, The Star Wars Prequel Trilogy, Closer, Annihilation, Jackie, Garden State, Heat ve Thor.
Sessiz Sinemanın Efsanesi: Charlie Chaplin’in İlk Adımı – Making a Living
Amerika’ya gitmesiyle sinema dünyasına adım atmış olan Charlie Chaplin, 1914’te ilk filmi olan Making A Living ile çıkışını gerçekleştirmiştir. Sessiz ve kısa bir komedi filmi olan bu film, Chaplin’in kariyeri için önemli bir adım olarak sayılabilir. Daha sonra yaratacağı modern palyaço tiplemesiyle tüm dünyaya yıllar sonra bile adını duyuracak olan oyuncu, sessiz sinema tarihinin efsanesi olarak anılacaktır.
Making A Living filminde yarattığı modern palyaço tiplemesinden çok uzak bir tipleme olan işsiz bir düzenbazı canlandıran Chaplin, bir kızın kalbini çalar, rakibiyle kavga eder ve iş arayışına girişir. Bunun sonucunda da komik olaylar ardı arkasına gelişir. Film toplam 13 dakikadır. Oyuncunun en sevilen filmleri ise şöyledir; The Gold Rush, City Lights, Modern Times, The Great Dictator, Limelight, The Kid, Monsieur Verdoux, A Woman of Paris, The Circus ve A King in New York.
Kaynakça
https://tr.wikipedia.org/wiki/Al_Pacino