Steven Spielberg ünlü bir Amerikalı film yönetmeni, yapımcı ve senaristtir. Aksiyon, bilim kurgu, korku ve tarihsel drama gibi pek çok türdeki çalışmalarıyla tanınır. Spielberg, gişe rekorları kıran Hollywood filmleriyle eş anlamlı hale gelen bir isimdir. Jaws (1975), E.T.: The Extra-Terrestrial (1982), Schindler’s List (1993), Jurassic Park (1997), Saving Private Ryan (1998) ve Lincoln (2012) gibi eserler onun başyapıtları arasında yer alır.
“Ne yaptığımı bilmiyorum, sadece çekiyorum.”
Tarihteki en başarılı ve sevilen filmlerden birkaçını çekmiş olan yönetmenin film yapım tarzı oldukça benzersizdir. Bunun nedeni Spielberg’ün izleyiciyi film izleyen sıradan bir kişi konumuna koymak yerine, izleyiciyle aksiyonun içindeymiş gibi hissetmesini sağlayacak şekilde iletişim kurabilmesidir.

Genç Yönetmenin Yükselişi
1946’da Cincinnati’de doğan Steven Spielberg’ün sinema endüstrisine karşı duyduğu sevgi ve saygı küçük yaşlardan itibaren başladı. Sinemada izlediği ilk film, Cecil B. De Mille tarafından yönetilen The Greatest Show on Earth’tü. Filmden oldukça etkilenen genç Spielberg, ailesinin ev sinema kamerasını kullanarak kamp gezilerini ve çevresindeki olayları kaydetmeye başladı. Kısa süre sonra ufak çaplı çekimlerini geliştirmeye karar veren Spielberg, anlatı filmleri çekmeye başladı. Farklı açılardan, ilkel özel efektlerle çekim denemeleri yapmaya çalıştı. On iki yaşına geldiğinde gerçek bir oyuncu kadrosu kullanarak bir senaryodan film yapmıştı. Giderek daha hırslı hale gelen genç yönetmen, sinema tarihinin en etkili yapımcılarından olma yolundaki kariyer basamaklarını tırmanmaya başladı.

Spielberg on altı yaşındayken Firelight (1964) adlı uzun metrajlı bir bilim kurgu filmi çekti. Film “uzaylılarla karşılaşma” üzerine karmaşık bir olay örgüsüne sahipti. Babası filmi göstermek için yerel bir sinema salonu kiraladı. Bir gecede, filmi çekmenin maliyeti olan 500 doları geri kazandı. Firelight, aynı zamanda Spielberg’ün 1977’de yapacağı oldukça çarpıcı ve içsel filmi Close Encounters of The Third Kind’ın temel unsurlarını içeriyordu. 1977 senesine damgasının vuran yapım, Kongre Kütüphanesi tarafından “kültürel, tarihi ve estetik olarak önemli” filmler arasına seçilerek ABD Ulusal Film Arşivi‘nde muhafaza edilmesine karar verilmiştir.

Spielberg’ün lisedeki zayıf notları Kaliforniya Üniversitesi Film bölümüne girmesini engelledi. Ancak Long Beach’teki Kaliforniya Eyalet Koleji’ne kabul edildi. 1970 yılında İngilizce lisans derecesi ile mezun oldu. Kaliforniya eyaletinin resmi bir film programı olmadığı için sık sık sinemaya gitti ve bulabildiği her filmi gördü.
Yaşadığı hayal kırıklıklarına rağmen film tutkusundan vazgeçmeyen genç yönetmen, kısıtlı imkanlar doğrultusunda çektiği Amblin’ adlı kısa filmiyle hünerlerini bütün dünyaya duyurma şansı yakaladı. 1969 Atlanta Film Festivali‘ne katılan Spielberg “En İyi Kısa Film” dalında ödül aldı. Bu, onun profesyonel sinema kariyerinin başlangıcıydı. Aynı zamanda Venedik Film Festivali‘nde bir ödül daha kazandı. 24 dakika uzunluğundaki Amblin filmi, Spielberg’ün büyük bir Hollywood film stüdyosu olan Universal Studios ile uzun vadeli bir anlaşma imzalayan gelmiş geçmiş en genç yönetmen olmasına yol açtı.
Stüdyo yöneticileri, Mojave Çölü’nden okyanusa otostopla giden bir erkek ve kız hakkında basit bir hikaye olan Amblin’den o kadar etkilenmişlerdi ki onu 1970’in büyük hiti olan Love Story (1970) ile yayınladılar. Günümüzde Spielberg, kendi film yapım şirketi için de Amblin ismini kullanıyor.

Gişe Rekorları Kıran Yapımları
Sugarland Express (1974)
Günümüz sinema tarihinin en etkili kişiliklerinden biri olan Steven Spielberg, Hollywood’un en tanınmış yönetmeni ve dünyanın en zengin film yapımcılarından biridir. İlk büyük yönetmenlik çalışması, onu yükselen bir yıldız olarak damgalayan, Goldie Hawn‘ın başrolünü üstlendiği The Sugarland Express (1974) adlı suç-drama filmidir. Gerçek hayattan uyarlanan film, kanunları çiğnemeye çalışan bir karı kocayı konu alıyor.

Jaws (Çeneler, 1975)
Spielberg’ü yönetmenler arasında uluslararası bir süper güç yapan asıl filmi Jaws (1975) uyarlamasıydı. Jaws filmini piyasaya sürdüğünden beri bir yönetmen, yapımcı ve yazar olarak ticari açıdan başarılı, eleştirmenlerce beğenilen olağanüstü bir statüye yükseldi. Üç ayrı alanda Oscar alan bu klasik köpekbalığı saldırısı hikayesi, yaz aylarının gişe rekorları kıran film serisi geleneğini başlattı. Serinin diğer yapımları Spielberg tarafından yönetilmese de sahip olduğu itibarın çoğunluğu Spielberg’e ait.

Indiana Jones: Kutsal Hazine Avcıları (1981)
Indiana Jones: Kutsal Hazine Avcıları (1981), George Lucas‘ın yapımcılığında Steven Spielberg tarafından yönetilen 1981 yapımı macera ve aksiyon filmidir. Başrolde Harrison Ford‘un yer aldığı film, yılın en yüksek hasılatını elde eden eseridir. Hikâyede arkeolog Indiana Jones‘un, Nazilerin ordularını sonsuz bir güce kavuşturabilmek için aradıkları sandığın peşine düşmesi anlatılır. (Wikipedia) Spielberg Satürn En İyi Yönetmen Ödülü ve Boston Film Eleştirmenleri En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazanmıştır.

E.T.: The Extra Terrestrial (1982)
1982’de Spielberg, şimdiye kadar yapılmış en başarılı filmlerden biri haline gelen ve dünya çapında gişede en yüksek hasılatını yapan ikinci uzun metrajlı filmi E.T.: The Extra Terrestrial‘ı yönetti. Dünyada mahsur kalan uzaylı ile genç bir çocuğun arkadaşlığını konu alan film, 80’li yıllardan günümüze popüler kültüre damgasını vurmuş bir yapımdır. Spielberg, yönetmenliğinin yanında ürün yerleştirme pratiğine de öncülük etti. Hershey gibi çikolata markalarıyla anlaştı ve filmin tanıtılması yönünde E.T. konseptli çikolatalar piyasaya sürdü. Spielberg’ün bu alışılmadık yaklaşımı modern zamanın film endüstrisinde bir çığır açmıştı.
Amblin Partners
Jurassic Park (1993)
Jurassic Park (1993) ilginç senaryosuyla çıktığı andan itibaren büyük ilgi görmüş bir bilimkurgu, macera ve aksiyon filmidir. Film, bir grup bilim insanının dinozorların klonlandığı adayı ziyaret etmesi ve dinozorların kafeslerinden kaçmasını konu alır. Jurassic Park’ın en etkileyici özelliklerinden biri gerilim sahnelerinde çalınan müzikler ve ikonik açılış tema müziğidir. Dinozorun yaklaştığını gösteren yakın çekim sahneleriyle birleşen müzik, gerilim yaratır ve seyirciye yoğun duygular yaşatır. Seyirciye yaşatılan bu etkileyici deneyimin arka planında ise Steven Spielberg’ün usta yönetmenliği yatar.

Schindler’s List (Schindler’in Listesi, 1993)
Nazi Almanyası‘nda geçen Schindler’s List (1993), yunan soykırımıyla ilgili Holokost olayını konu alıyor. Spielberg’ün ürettiği ve yönettiği bu epik tarihsel drama, onun en kişisel projelerinden birisidir. 1989’da Berlin Duvarı‘nın yıkılmasından sonra Holokost inkarcılığının ortaya çıktığını gözlemleyen Spielberg, tarihin kara lekelerinden olan bu olayı tüm gerçekliğiyle beyaz perdeye aktarmıştır.

Spielberg’ün Sinematografisi
Steven Spielberg’ün yönetmenlik tarzıyla ilgili ilk fark ettiğiniz şey, çekimlerinin çok sessiz ve yumuşak bir yol izlemesi. Filmlerindeki müzik, diğer birçok yönetmenin kullandığı gibi yüksek sesli veya hızlı değil; bunun yerine, bir gizem ve gerilim atmosferi yaratmak için yavaş ve huzurlu.
Spielberg’ün yönetmenlik tarzının bir diğer özelliği de diğer yönetmenlerden çok daha fazla yakın plan kullanması. Yakın çekimler, duyguları uzun planlara göre daha net gösterdikleri için hikayenin daha iyi anlatılmasına yardımcı oluyor.
Örneğin Saving Private Ryan (1998) filminde Tom Hanks‘in karakterini ağlarken gördüğünüzde, bu sahne, karakterin nasıl hissettiğini kelimelerle anlatmak zorunda kalmadan ve sahnenin büyüsünü bozmadan 2. Dünya Savaşı sırasında ölen oğlu için yaşadığı duygu yoğunluğunu izleyiciye hissettirir.

Steven Spielberg Hollywood tarihinde en ün ve yüksek hasılata sahip yönetmen ve yapımcıdır. Filmleri dünya çapında altı milyardan fazla hasılat yaptı ve Schindler’s List ve Saving Private Ryan gibi tarihsel dramalardaki çalışmalarıyla dört Akademi Ödülü kazandı. Bütün başarılarının yanında ona film yapım tarzını sorarsanız size bunun bir “tarz” olmadığını, sadece sinemayı kendince hayal etme yolu olduğunu söyleyecektir.