UNESCO Miras Listesi’nde yer alan Karabük’ün Safranbolu ilçesinde 2019 yılında açılan Çikolata Müzesi, 500 m2 alan üzerine toplamda 5.5 ton çikolata kullanılarak inşa edilmiş.
Açıldığı günden beri yoğun ilgi gören müzede sergilenen eserlerin tamamı çikolatadan yapılmıştır. Birazdan göreceğiniz eserlerin tümünün sahibi ise Mesut Kırımlı.
Aslen Safranbolulu olan Mesut Kırımlı, Belçika Çikolata Akademisi’nden birincilik ile mezun olduktan sonra memleketine dönerek Safranbolu’da bulunan çikolata müzesini yapmıştır.
Müzede sergilenen eserlerin tamamı Safranbolu’da bulunan, tarihi ve turistik mekanların 1/10 oranında küçültülmüş halidir. Karşılaşılan yoğun ilginin artması sonucunda, bu ilgiyi daha da artırmak amacıyla 2021 yılında Bodrum ve Bursa’ya da çikolata müzesinin şubeleri açılmış. Bodrum’da açılan çikolata müzesinde Muğla’nın on üç ilçesi; Bursa’da açılan müzede ise Bursa’nın öne çıkan tarihi yapıları işleniyor.
Müzenin ortasında, çeşmesinden çikolata akan ufak bir bölüm bulunsa da pandemi döneminde alınan önlemler neticesinde kaldırılmıştır. Şu anda içerisinde sadece su bulunmaktadır.
Şimdi ise hep birlikte çikolata müzelerinin ilki olan Safranbolu Çikolata Müzesini inceleyelim.
Cinci Hamamı
Safranbolu Çeşme Mahallesi’nde bulunan Çarşı’nın içinde yer almaktadır. Cinci Hamamı denilmesinin sebebi ise hamamın Cinci Hoca tarafından yaptırıldığının bilinmesindendir.
Padişah I. İbrahim zamanında Kazasker olan Safranbolulu Cinci Hoca tarafından 1645 yılında yaptırılan hamam, günümüzde hizmet vermeye devam etmektedir. Cinci Hoca’nın asıl adı ise Karabaşzade Hüseyin Efendi’dir. Görselde görmüş olduğunuz Cinci Hamam eserinde 325 kg beyaz çikolata ve 78 kg sütlü çikolata olmak üzere toplamda 403 kg çikolata kullanılmıştır.
Cinci Hanı
Cinci Hamamı ile aynı konumda bulunan Cinci Hanı, Sultan İbrahim zamanında güç kazanan Cinci Hoca’nın memleketi Safranbolu’ya yaptırdığı oldukça görkemli bir yapıdır.
Çikolata müzesindeki bu eserde ise 407 kg beyaz çikolata, 143 kg sütlü çikolata ve 22 kg bitter çikolata olmak üzere toplamda 572 kg çikolata kullanılmıştır.
Görselde, Cinci Han’ın önünde tarihi bir çeşme bulunmaktadır. Safranbolu ilçesinde yazıtlı ve yazıtsız halde toplamda 93 tane kültür varlığı olarak tescilli çeşme bulunmaktadır. Kültür bakımından Safranbolu’nun zengin bir şehir olması, zamanında bu yol üzerinde ticaretin canlı olması ile İslam ve Türk kültürünün bir araya gelmesi sayesindedir.
Gösterilen tarihi çeşme yapımında 63 kg beyaz çikolata ve 47 kg sütlü çikolata olmak üzere toplamda 110 kg. çikolata kullanılmıştır.
Bulak Mencilis Mağarası
Safranbolu ve Bulak Köyü arasında yer alan ve Karabük’ün doğal güzelliklerinden biri olan mağaranın, Türkiye’nin keşfedilen en uzun mağaralarından biri olduğu söylenmektedir. Mağaranın toplam uzunluğu 6 km olsa da sadece 400 metresi ziyaretçiler tarafından gezilebilmesi için ışıklandırılmıştır. Günümüzdeki şekline ulaşması ise yaklaşık olarak üç milyon yıl sürmüştür.
Karstik erimelere bağlı olarak mistik bir hava yaratan mağaranın o muhteşem görüntüsünü çikolatadan görmek, en az gerçeğini görmek kadar keyif vericidir.
Hıdırlık Tepesi
Safranbolu’ya tepeden bakmak için harika bir konum olan Hıdırlık Tepesi, Türklerin Safranbolu’ya geldikleri zaman ilk konumlandıkları yer olarak bilinmektedir.
Tepede Orhan Gazi döneminde yaşamış olan Şehzade Gazi Süleyman Paşa’nın kumandanlarından biri olan Hıdır Bey’in türbesi, Kurtuluş Savaşı kahramanlarımızdan Dr. Ali Yaver Ataman’ın anıt mezarı, Köstendil Kaymakamı Hasan Paşa’nın Türbesi ve iki namazgah bulunmaktadır.
Köprülü Mehmet Paşa Cami
Kitabesi bulunmayan caminin yapımını sağlayan Sadrazam Köprülü Mehmet Paşa tarafından gönderilen el yazması bir Kur’an-ı Kerim’den, 1661-62 yıllarında ibadete açıldığı anlaşılmaktadır.
Çeşme Mahallesi Safranbolu Çarşısı’nda bulunan camiye kemerli bir kapıdan girilmektedir. 17. yüzyılın özelliklerini belirgin bir şekilde gözler önüne seren camii, toplamda iki kez restore edilmiştir. Avlusunda şadırvan, güneş saati, kütüphane ve muvakkithane bulunmaktadır.
Kaymakamlar Gezi Evi
19. yüzyılın başlarında yapıldığı düşünülen Kaymakamlar Gezi Evi, Safranbolu Evlerinin herkesçe bilinen tipik özelliklerini oldukça iyi bir şekilde yansıtmaktadır. Adının aksine Kaymakamlar Gezi Evi bir kaymakama değil, Safranbolu Kışlası kumandanı Hacı Mehmet Efendi’ye aittir.
1979 yılında kamulaştırılarak restorasyon işlemlerinden geçen Gezi Evi, bir dönem eğitim merkezi olarak hizmet vermiştir. Şimdi ise müze olarak belirli bir ücret karşılığında turist ve meraklılarına açık bir haldedir.
Hükümet Konağı
Safranbolu eski çarşısına hakim bir konumda bulunan Hükümet Konağı, 1904-1906 yılları arasında içi ferah ve aydınlanmasını olabildiğince güneşten almasını sağlayacak biçimde tasarlanan, tamamen taştan yapılan bir yapıdır. Yapı, Kastamonu Valisi Enis Paşa, İlçe Kaymakamı Ahmet Bey ve ilçe halkının maddi desteği ile yapılmıştır.
İzzet Mehmet Paşa Cami
Padişah III. Selim zamanında ve 1794-1798 tarihleri arasında Sadrazam olan Safranbolulu İzzet Mehmet Paşa tarafından çarşı içerisinde yaptırılmıştır.
Yapılan bu cami, İstanbul’da bulunan Nuruosmaniye Camisinin küçük bir kopyasıdır. Tamamı kesme taştan oluşan camiye on basamaklı bir merdivenle ulaşılmaktadır.
1902-1903 ve 1990 yıllarında olmak üzere iki kere onarım gören cami içerisinde kütüphane, abdesthane, iki çeşme ve vakıf dükkanları bulunmaktadır. Cami ve avlusu altından Akçasu deresi geçmektedir. Cami, dere üzerine yapılmış kemerin üzerine oturtularak ayakta kalmaktadır.
Kakao Bitkisinin Uzun Yolculuğu
Şimdi ise kakao bitkisine ve onun uzun mu uzun yolculuğuna tanıklık edeceğiz.
Müzede özenle yapılmış eserleri inceledikten sonra sıra kakao bitkisine gelmektedir. Çikolatadan yapılan eserlerin aslında minik bir kakao bitkisi sayesinde olduğunu biliriz ancak onun hangi işlemlerden geçtiği çoğu zaman pek bilinmez.
Burada, aşağıda görmüş olduğunuz görseldeki tabloda, kakao bitkisi gösterilmektedir. Devamında ise korunaklı bir cam rafın içerisinde kakao bitkisinin, mutfaklarımıza giren kakao tozuna nasıl dönüştüğü aşama aşama gösterilmektedir. Gelin, bu aşamalar nelermiş hep birlikte görelim.
İlk olarak kakao bitkisinden elde edilen ham kakao çekirdeği, kavrularak kavrulmuş kakao çekirdeğine dönüşür. Sonrasında ise Nibs adı verilen aşamaya geçilir.
Kakao nibi, çekirdeklerin kavrulması aşamasından sonra kırılıp kabuklarından ayrılması ile elde edilmektedir. Kakao nibi bu hali ile lif, protein ve sağlıklı yağ kaynağıdır.
Kakao nibinden sonraki aşama ise kakao likörüdür. Kavurma işleminden sonra kabuklarından ayrılarak öğütülmesi sonucunda kakao likörü elde edilir. Bundan sonraki aşama olan kakao yağı ve kakao tozu ise bu likörün preslenmesi ile elde edilir.
Kakao çekirdeğinden başlayarak kakao tozuna doğru geçilen aşamaların temsillerini görebilirsiniz.
Aşağıdaki görselde ise eskiden çikolata yapımında kullanılan kalıpları görebilirsiniz. Bu kalıplardan sadece ortadaki günümüzde halen kullanılmaya devam edilmektedir.
Olur da bir gün yolunuz Safranbolu’ya düşerse Çikolata Müzesi’ne uğramayı ve ücretsiz tadım yapmayı unutmayın. Çikolata kadar tatlı bir gün geçirmeniz dileğiyle!
Kaynakça: brandlife, Kakao Değil, Kakao Nibi, 07.10.2021
Haberler.com, Karabük Safranbolu’da Çikolata Müzesi AÇıldı, 07.10.2021