Talihsiz Sanat Eseri: Gece Devriyesi

spot_img

 

Gece Devriyesi- Rembrandt van Rijn(1642)
Gece Devriyesi Rembrandt van Rijn1642

Rembrandt Harmenszoon van Rijn, Hollanda sanat tarihinin en önemli ressamlarından biridir aynı zamanda “Işığın ve gölgelerin ressamı” olarak da anılır. Hollanda’nın Altın Çağı’nda yani ülkesinde kültürün, bilimin, ticaretin ve politikanın doruk noktasındayken yaşamıştır. Barok Dönemi’nin en önemli sanatçılarından olan ressamın 36 yaşındayken tamamladığı Gece Devriyesi” nitelikleriyle bu ilerleme döneminde resim sanatına bir mihenk taşı olmuştur. Dünyanın en ünlü tablolarından biri olan Gece Nöbeti’nin ressamı resminde aynı zamanda figürleri hareket halindeki bir grup portresinde tasvir eden ilk kişidir. Tablo 1642 yılında tamamlanarak, Yüzbaşı Frans Banning Cocq’un Teğmen Willem van Ruytenburch’u yönlendirişiyle ilerleyen şehir muhafızlarının gece devriyesini konu edinir.

Tabloda ilk dikkat çeken en önde siyah giyimli Yüzbaşı Cocq’un kendi solundaki Teğmen Ruytenburch’u yönlendirişi görülüyor. Göğsünde koyu kırmızı bir kuşakla vurgulanan resmi siyah kıyafetini giymektedir. Belinde bir mızrak ve elinde de askeri rütbesini belirleyen bir sopa taşımaktadır. Serbest elini ise emirlerini kabul etmek için dönen Teğmen Willem van Ruytenburgh’a hitap ederken uzatır ve yardımcısının üniformasına gölge düşürmektedir. Elinin hareketiyle bütün tablodaki hareketliliği başlatmaktadır. Aynı anda davulun çalmaya başlamasıyla coşkuyla köpeğin havlaması, sağ arkadaki beyaz yakalı çavuşun işaretiyle milis kuvvetlerinin hareketlenmesi ve bayraktar bayrağını kaldırmasıyla figürlere tabloda “harekete geçme” anıyla gerçekçi şekilde biçimlendirilmiştir.

 

Gece Devriyesi- Rembrandt van Rijn(1642)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Tablonun sol tarafında silahını dolduran bir asker dikkat çekmektedir, bu aynı zamanda olacakların habercisi figüründedir. Yüzbaşının hemen arkasında kısa boylu hareket halinde bir asker figürü ve Teğmenin sağında kullanılmış namludaki barutu üfleyen bir asker figürüyle hareketliliğe anlam kattığını görmekteyiz. Teğmenin sağ kolundaki silaha baktığımızda üçüncü boyutun kazandırıldığı görüntüsüyle dikkat çekiyor bu hareketlilik silah figürünü kullandıkları alanı gösteriyor.

Sanat tarihçilerinin uzun yıllar tartışmaya sürükleyen ışık ve gölge kullanımıyla güçlendirilmiş Yüzbaşı Cocq’un solunda kalan iki kız görülmektedir. Biri diğer kıza göre daha arkada dururken öndeki kız ise daha belirgin, milis kuvvetinin bayrağından da görebileceğimiz renklerden oluşan mavi, sarı renkli kostümüyle ve üzerindeki ölü tavukla simge oluşturabilecek bir figür olarak görünmektedir. Ölü tavuğun pençeleri birliğin simgesi olarak kullanılmış, bazı sanat tarihçilerine göre ise zafer kazanmanın sembolü olarak da yorumlanmaktadır.

Gece Devriyesi- Rembrandt van Rijn(1642)

Resmin sağ üstünde asılı olan kalkan bir başka dikkat çekici detaydır. 1650 yılında Rembrandt’tan habersiz yazılmış olan bu kalkanda, resimde yer alan isimleri resimdekiler öldükten sonra unutmamak için eklenmiştir.

İlk sergilenme yeri olan Kloveniersdoelen’den şehrin belediye sarayına nakledilirken sergileneceği duvara sığmadığı gerekçesiyle küçültülmüştür. Bu durum, eserin zarar görmesine yol açar çünkü duvara büyük gelen tablo, soldan iki kişinin eksik ve üst taraftan bir bölümün kesilmesine sebep oldu. Yapıldığı dönemde “Yüzbaşı Franz Banning Cocq ve Teğmen Willem van Ruytenbuch’un Birliği yürüyüşe hazırlanıyor” ismiyle bilinirdi. 18.yüzyılda kullanılan yanlış teknikler ve restorasyon yüzünde resim kararmaya başladığında günışığını resmettiği belli olmamaya başlamıştır ve yeni ismi olan “Gece Devriyesi” ne bu dönemde zamanla dönüşmüştür. Talihsiz sanat eserinin başına gelenler onu Barok dönemine göre yenilikçi özellikleri ve teknik olarak ustaca bir çalışmayla, sonsuzluğa giden hareketliliğine engel olmamış ve herkesi kendine hayran bırakmıştır.

Gece Devriyesi(1642)
KAYNAKÇA
https://www.rembrandthuis.nl/meet-rembrandt/rembrandt-the-artist/most-important-work/the-night-watch/?lang=en

https://tr.khanacademy.org/humanities/renaissance-reformation/baroque-art1/holland/v/rembrandt-nightwatch

https://resimbiterken.wordpress.com/2014/02/02/rembrandtin-the-night-watch-eseri/

spot_img
Arşiv
Arşiv
Söylenti Dergi'de geçmiş zamanda yazar olan dostlarımızın eserleri bu hesapta arşivlenmektedir. Yazar onayı olduğu sürece kaynak göstererek kullanmak serbesttir.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

İngiliz İç Savaşı: Sebepleri ve Sonuçları

17. yüzyılda İngiltere'de yaşanan iç savaş, kısa bir süreliğine de olsa Cromwell liderliğinde askeri bir yönetimi meydana getirdi.

Anadolu Turnesi: Psikedelik Bir Yolculuğun Sosyolojik Yansımaları

Alternatif rock grubu Venus Music Peace Band'in Anadolu Turnesine dair bir belgesel incelemesi.

Magnum Fotoğrafçısı Elliott Erwitt: Sıradışı Perspektif

Magnum fotoğrafçılarının yeni yazısında Elliott Erwitt'in hayatına ve eserlerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

Star Wars Sith’in İntikamı: Bir Trajedinin Epik Kapanışı

Skywalker'ın öyküsü, galaktik düzenin çöküşünü, dostlukların sonunu ve aşkın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Macbeth Sendromu: Hırsla Yoğrulan Bir Kimliğin Çöküşü

Macbeth Sendromu, bireyin hırs uğruna kimliğini ve vicdanını yitirerek psikolojik çöküşe sürüklenmesini anlatan patolojik bir durumdur.

You’ya Veda: Önceki Sezonda Neler Oldu?

You, beşinci sezonuyla son kez ekranlara gelirken, önceki sezonlarda neler oldu hatırlayalım.

Altı Çizilenlerde Bu Ay: Ahmed Arif | Hasretinden Prangalar Eskittim

Söylenti Edebiyat editörleri, Altı Çizilenler serisinde bu ay, doğum gününde, şiirin aykırı sesi, toplumcu gerçekçiliğin öncülerinden, Türk edebiyatının benzersiz şairi Ahmed Arif'e yer veriyor!

Orta Çağ Avrupası’nda Evlilik, Boşanma ve Eğlence Kültürü

"Ben senin için yaşamayı göze aldım" diyenleriniz varsa, itinayla "Sıkıysa Orta Çağ'da yaşasana" diyebilirsiniz çünkü bu çağda yaşamak sanıldığından çok daha zor.

HBO Max’te İzleyebileceğiniz Yapımlar

İşte HBO Max'te izleyebileceğiniz yapımlar.

Exulansis: Anlaşılamamanın Getirdiği Vazgeçiş

Exulansis, kişinin anlaşılamayacağını düşünerek kendini anlatmaktan vazgeçişini konu alır.