Uzay Yolcuları (Passengers)

spot_img

Başrollerinde Chris Pratt ve Jennifer Lawrence’ın oynadığı Uzay Yolcuları, bilimkurgu ve romantizmi başarılı bir şekilde bir araya getirmiş. 2016 yapımı filmin yönetmenliğini ise Morten Tyldum yapmış.

Filmin ilgi çekici bir konusu var. Uzak bir gelecekte insanlar farklı gezegenlerde koloniler kurmaya başlamıştır. Kolonilere yolculuklar çok uzun sürdüğü için yolcular özel kabinlerde dondurulmuş şekilde seyahat etmektedir. Kolonilere yerleşimci götüren gemilerden bir tanesi de Avalon’dur. Beş bin kadar yolcusu ile birlikte Homestead II Gezegeni’ne doğru gitmektedir. Ancak yolculuk sırasında geminin yaptığı bir kaza arıza çıkmasına ve yolculardan birinin erken uyanmasına sebep olur.

Kolonilere yolculuk yapan bir mühendis olan Jim, birdenbire kendini umutsuz bir pozisyonda bulur. Yolculuğun bitmesine daha 90 yıl varken tek uyanan yolcu kendisidir. Böyle giderse tüm hayatını tek başına gemide geçirecek ve Homestead II’ya varamadan ölecektir. Jim yalnızlıkla boğuşurken diğer yolcuları uyandırmak ve uyandırmamak arasında gidip gelir.

Hikaye güzel olmakla birlikte boşluklar da var. İnsanlar macera için bir başka gezegene gitmeyi kabul edebilirler. Ama yüzyıldan fazla süre uyutulmaya ikna olmak çok daha zordur. Arka planda daha çok sebep olmalıydı. Filmde aşırı pahalılık ve nüfus yoğunluğu sebep gösterilse de yeterli değil. Bu tarz filmler genellikle iklim felaketi gibi sebepleri öne sürerler. Bu filmde de savaş, açlık, salgın gibi daha güçlü nedenler olmalıydı.

Filmin en büyük kusuru son bölümlerdeki aksiyon sahneleri olmuş. Sürekli kurtulan karakterler çoğu aksiyon filmi için normal olabilir. Ama bu film için bu sahneler gereksizdi. Çünkü Uzay Yolcuları, bilimkurgu atmosferinde geçmesine rağmen hikayesi itibariyle romantik bir filmdi. Aksiyon severlerin bu filmden zevk alması zaten çok zor. Bu yüzden herkesi mutlu edelim diye ile bu sahneleri eklemenin bir mantığı kalmıyor.

Uzay yolcuları, bir bilimkurgu filmi olarak değerlendirdiğimizde görsellik ve prodüksiyon açısından başarılı diyebiliriz. Az sayıda oyuncusu var ve hepsi iyi performans gösteriyor. Ama konusu itibariyle çok heyecanlı bir film değil. Bu sebeple de beğenip beğenmemek seyircinin beklentisine göre değişecektir.  Aksiyon, gerilim, gizem gibi türleri seviyorsanız muhtemelen hoşunuza gitmeyecektir. Romantik ve farklı tarzda bir film izlemek istiyorsanız seyredebilirsiniz.

spot_img

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

İngiliz İç Savaşı: Sebepleri ve Sonuçları

17. yüzyılda İngiltere'de yaşanan iç savaş, kısa bir süreliğine de olsa Cromwell liderliğinde askeri bir yönetimi meydana getirdi.

Anadolu Turnesi: Psikedelik Bir Yolculuğun Sosyolojik Yansımaları

Alternatif rock grubu Venus Music Peace Band'in Anadolu Turnesine dair bir belgesel incelemesi.

Magnum Fotoğrafçısı Elliott Erwitt: Sıradışı Perspektif

Magnum fotoğrafçılarının yeni yazısında Elliott Erwitt'in hayatına ve eserlerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

Star Wars Sith’in İntikamı: Bir Trajedinin Epik Kapanışı

Skywalker'ın öyküsü, galaktik düzenin çöküşünü, dostlukların sonunu ve aşkın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Macbeth Sendromu: Hırsla Yoğrulan Bir Kimliğin Çöküşü

Macbeth Sendromu, bireyin hırs uğruna kimliğini ve vicdanını yitirerek psikolojik çöküşe sürüklenmesini anlatan patolojik bir durumdur.

You’ya Veda: Önceki Sezonda Neler Oldu?

You, beşinci sezonuyla son kez ekranlara gelirken, önceki sezonlarda neler oldu hatırlayalım.

Altı Çizilenlerde Bu Ay: Ahmed Arif | Hasretinden Prangalar Eskittim

Söylenti Edebiyat editörleri, Altı Çizilenler serisinde bu ay, doğum gününde, şiirin aykırı sesi, toplumcu gerçekçiliğin öncülerinden, Türk edebiyatının benzersiz şairi Ahmed Arif'e yer veriyor!

Orta Çağ Avrupası’nda Evlilik, Boşanma ve Eğlence Kültürü

"Ben senin için yaşamayı göze aldım" diyenleriniz varsa, itinayla "Sıkıysa Orta Çağ'da yaşasana" diyebilirsiniz çünkü bu çağda yaşamak sanıldığından çok daha zor.

HBO Max’te İzleyebileceğiniz Yapımlar

İşte HBO Max'te izleyebileceğiniz yapımlar.

Exulansis: Anlaşılamamanın Getirdiği Vazgeçiş

Exulansis, kişinin anlaşılamayacağını düşünerek kendini anlatmaktan vazgeçişini konu alır.