Yalnızlık Kelimesinin Etimolojisi

Editör:
Guşef Alhas
spot_img

Yalnızlık duygusunun hayatımızda nasıl bir yeri var? Bu duyguyu nasıl tanımlarız? Yalnızlık kelimesinin kökeni nedir? Sanatta ve edebiyatta yalnızlık nasıl anlatılmıştır? Bu soruların cevaplarını içeren ve okuyucuyu yalnızlık duygusu üzerine derin düşünmeye çağıracak yalnızlık kelimesinin etimolojisini sizler için inceledik.

Yalnızlık Kelimesinin Etimolojisi

Yalnızlık kelimesi, yalın, sade sözcüklerinden türemiştir. Orhun Yazıtları(735) yalŋus kelimesinin kullanıldığı ilk yazılı kaynaktır. Bu kaynakta yalŋus kelimesi yalnız ile aynı anlamda kullanılmıştır.

Yalnızlık, kimi zaman özgürce seçtiğimiz kimi zaman ise kendimizi çaresizce içine sürüklenmiş bir halde bulduğumuz duygu durumudur. Bizler yaşamımız boyunca, ortak anılar biriktirebileceğimiz, kendimizi anlatabileceğimiz ve anlaşılabileceğimiz yol arkadaşları ararız kendimize. Bulduğumuzda daha güvende hissederiz, ayrılmak istemeyiz bazen. Kimimiz, yalnızlığı, kendimizle kalmak ve kendimizi dinlemek için mola verebileceğimiz bir durak olarak görebilirken kimimiz bu molayı, kendisinin etrafındakiler tarafından soyutlaştırıldığı bir durum olarak yorumlayabilir.

Edebiyatta Yalnızlık

Mutluluğun gözü kördür,
Yalnızlık sağır.
Ondandır biri tökezleyerek yürür,
Öbürü uykusunda bile bağırır.

Mutluluk yalnız kendisini görür;
Unutur bu yüzden ilkin kendisini.
Yalnızlık kendi tutukluğunda özgür,
Boyuna bekler dönsün diye sesini.

Özdemir Asaf, Yalnızlığa Övgü şiirinde, mutluluk ve yalnızlık duygularını kişileştirme, metafor ve benzetme gibi söz sanatlarını kullanarak karşılaştırmıştır. Yazar, mutluluğun gözü kördür diyerek gelip geçici oluşundan ve bencil yapısından bahsediyor. Bu dizelerde anlatılana göre, mutluluk, sonsuza kadar süren bir duygu değildir ve her mutluluk elbet yok olacaktır. Bu dizelerde anlatılana göre, yalnızlık  sağırdır, duymaz ama duyulmak ister. Bu yüzdendir  sesinin yüksekliği. Yalnızlığı görülsün ister bazen insan. Zorlar da bu yalnızlık son bulsun diye fakat sonunda hep yine kendi ve yalnızlığı ile baş başadır. Bu duygunun insanı ikileme sürükleyen bir duygu olduğundan bahsetmiştir. Yalnızlığımız kalıcıdır ve hayatımız boyunca bizi yalnız bırakmayacak tek duygumuzdur.

Sanat Eserlerinde Yalnızlık

Van Goghs Bedroom at Arles1888 Vincent Van Gogh Van Gogh Museum

Vincent Van Gogh, yaşamı boyunca yaşadığı trajik olayları, duygularını eserlerine resmetmiş bir ressamdır. Yaşadığı yalnızlık duygusu da bu konulardan birisidir. Hayatı boyunca aidiyet duygusunu deneyimleme peşinde koşmuştur.

Bu yalnızlığında ve iniş çıkışlı hayatında eksilmeyen tek şey kardeşinin sevgisi olmuştur. Mücadele ettiği bunalımları ve yalnızlık duygusunu resim yaparak anlatmaya çalışır. Sanat eserlerinde, Vincent Van Gogh’un kendi yaşamına ait bu trajik izleri görmek mümkündür. Van Gogh’un Arles’teki Yatak Odası (1890) adlı sanat eseri bunlardan biridir. Eserde resmedilmiş olan boş sandalyelerin kendi yatağına dönük olması, odaya hakim olan düzen ve duvarındaki resimler bu ortamın yalınlığını daha da görünür kılmaktadır. Kendine ait ne varsa bu resimde yer alır. Odası, resimleri ve yalnızlığı.


Kaynakça

etimolojiturkce.com. “Yalnız Kelime Kökeni, Kelimesinin Anlamı” web

antoloji.com. “Yalnızlığa Övgü Şiiri – Özdemir Asaf” web

artfulliving.com. “Yalnızlık Sanatının Ustası Van Gogh” web

pivada.com. “Vincent Van Gogh Hayatı ve Eserleri” web

spot_img
Arşiv
Arşiv
Söylenti Dergi'de geçmiş zamanda yazar olan dostlarımızın eserleri bu hesapta arşivlenmektedir. Yazar onayı olduğu sürece kaynak göstererek kullanmak serbesttir.

Yorum Yap

Yorum girişi yapınız.
Adınızı girin

İngiliz İç Savaşı: Sebepleri ve Sonuçları

17. yüzyılda İngiltere'de yaşanan iç savaş, kısa bir süreliğine de olsa Cromwell liderliğinde askeri bir yönetimi meydana getirdi.

Anadolu Turnesi: Psikedelik Bir Yolculuğun Sosyolojik Yansımaları

Alternatif rock grubu Venus Music Peace Band'in Anadolu Turnesine dair bir belgesel incelemesi.

Magnum Fotoğrafçısı Elliott Erwitt: Sıradışı Perspektif

Magnum fotoğrafçılarının yeni yazısında Elliott Erwitt'in hayatına ve eserlerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz.

Star Wars Sith’in İntikamı: Bir Trajedinin Epik Kapanışı

Skywalker'ın öyküsü, galaktik düzenin çöküşünü, dostlukların sonunu ve aşkın trajedisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Macbeth Sendromu: Hırsla Yoğrulan Bir Kimliğin Çöküşü

Macbeth Sendromu, bireyin hırs uğruna kimliğini ve vicdanını yitirerek psikolojik çöküşe sürüklenmesini anlatan patolojik bir durumdur.

You’ya Veda: Önceki Sezonda Neler Oldu?

You, beşinci sezonuyla son kez ekranlara gelirken, önceki sezonlarda neler oldu hatırlayalım.

Altı Çizilenlerde Bu Ay: Ahmed Arif | Hasretinden Prangalar Eskittim

Söylenti Edebiyat editörleri, Altı Çizilenler serisinde bu ay, doğum gününde, şiirin aykırı sesi, toplumcu gerçekçiliğin öncülerinden, Türk edebiyatının benzersiz şairi Ahmed Arif'e yer veriyor!

Orta Çağ Avrupası’nda Evlilik, Boşanma ve Eğlence Kültürü

"Ben senin için yaşamayı göze aldım" diyenleriniz varsa, itinayla "Sıkıysa Orta Çağ'da yaşasana" diyebilirsiniz çünkü bu çağda yaşamak sanıldığından çok daha zor.

HBO Max’te İzleyebileceğiniz Yapımlar

İşte HBO Max'te izleyebileceğiniz yapımlar.

Exulansis: Anlaşılamamanın Getirdiği Vazgeçiş

Exulansis, kişinin anlaşılamayacağını düşünerek kendini anlatmaktan vazgeçişini konu alır.